• gamze özçelik videosu kurulu halde geliyordu.
  • son 5 yıldır bu yavşağı kullanıyorum. kimi gülüyor kimisi "ohaa kaldı mı bundan yaa" diyor, kimisi ilk telefonum buydu zamanında şu kadar paraya aldım falan diyor, kimisi de "ayy çok şeker ya" falan diyor. utanarak söylüyorum ki ortalık yerde pek bakmıyorum. milletin tepkilerinden bıktım, hayır altı üstü telefon len. ama geceleri kendisi ile iyi vakit geçiririm. kitap okumak için kullanıyorum.

    edit: 6 senelik kullanımdan sonra nokia n8'e geçmiştim. şu an da asus zenfone 6. kendine iyi bak akıllı telefonların atası!
  • 2005 yılında o zamana göre baya kallavi bir para ödeyerek sahip olduğum telefon. internetten indirdiğim polifonik melodilerle ve mp3'lerle manyak etmiştim cihazı. bir arkadaşımın 'insan bir telefondan daha fazla ne bekleyebilir ki, bence telefonda gelinen son nokta budur, daha başka bir şey ekleyemezler' demesiyle koltuklarımı kabartmıştı vakti zamanında. dönemine göre büyük bir ekranı, son derece kullanışlı bir joysticki vardı. o joystickle ne oyunlar oynamış ne işler başarmıştık. çevredeki birinde aynı telefondan görünce hemen temaydı, duvar kağıdıydı, melodiydi, videoydu elinde ne varsa bluetooth aracılığıyla toplardık. güzel aletti vesselam.
  • bu alet oyle zamaninin otesindedir ki buna yuklenecek ekstra birkac programla internete bir bluetooth aygitina sahip bilgisayar uzerinden erisebilir (google aramasi kafidir bluetooth internet gnubox diye aratabilirsiniz). gerci bu ozellik sadece bu telefona ozgu degil (uzerinde symbian olan cogu telefonda var) ama olsun. muadillerine bakarak ciktigi zamanlarda ne kadar ilerideydiyse hala oyledir gozumde. yeni cikan telefonlarin sozde hizli yapisina, hantallastirici ozelliklerden oturu erisilemediginden, piyasaya baktigimda bir suru bosa giden paradan baska bir sey gormuyorum. sifiri hala cikiyor olsa hala satilacagindan da eminim.

    bu aletin en buyuk yamugu, o zamanlar idare eder olsa da, vga kamerasidir. bunun disinda ustune yuklenecek cok guzel programlar ihtiva eder.
    symbian s60v2 (aslen symbian 7.0) olan bu alet, api genisligi ile de goz doldurmaktadir. seneler boyu cikan oyunlarin ve uygulamalarin haddi hesabi yoktur. gtalk'undan, opera mini'sine, emulatorleriyle gameboy/nes gibi zamaninin asmis seylerini calistirabilmesi, uzaktan kumandasi, msn messenger ve turevi messengerlari, flash lite sayesinde flash uygulamalarini direkt calistirabilmesi, divx/xvid/ogg calistirabilmesi ve n-gage oyunlarini bile oynatabilmesine kadar bircok artisi vardir.

    artilari ve eksileri soyle siralanabilir;
    + s60v2 uzerinde cok fazla api olmasi ve neredeyse hepsinin sorunsuz calismasi (v3 ve v5 lerin cogu calismaz dogal olarak)
    + uzerindeki modemin oldukca kaliteli olup, sebekenin tum olanaklarini kullanabilmesi
    + ergonomik olmasi
    - vga kamerasi
    - mono cikislari olusu
    - agirligi
    bana gore - ama piyasadaki cogu telefona gore + sinirli sarj suresi (yuksek kullanimda 2 gun)
    - usb girisi olmamasi (artik her yerde bluetooth oldugundan sorun olmuyor ama olsun)
    - radyosunun olmamasi (hic eksikligini hissetmedim acikcasi) ayrica mono hoparlorden ne gibi bir ses bekleniyor onu da bilemiyorum.
    - kulaklik ve hoparlor sesinin kisik cikmasi (delikleri eritip genisletme yoluyla asilabiliyor gerci ama sekli semali bozuluyor)

    uzerinde olmazsa olmaz uygulamalari sunlardir;
    · fexplorer - dosya gezgini ve dahasi
    · blzinstapp - n-gage oyunlarini kurmaya yarayan program (bazilari kurulum gerektirmez klasor olarak atmaniz yeterlidir)
    · sbirthday - dogum gunu hatirlatici (turevleri oldukca fazla var)
    · appman - bir tur system tray
    · flash / flash lite - flash uygulamalari/oyunlari calistirmak icin gerekli
    · ultramp3 - mp3 calmak icin guzel arayuzlu bir program
    · psiloc total ir - infraredi uzerinden uzaktan kumanda
    · smssuite - mesajlari yedekleme
    · zipman - zip dosyalari olusturmak icin
    · dvdplayer - divx izlemek icin (turevleri oldukca fazla)
    · autolock - otomatik tus kilidi icin
    · callrecorder - konusmalari kaydedebilmek icin
    · smartmovie - bir dvd player cesidi daha

    oyunlar;
    · chessgenius - satranc
    · bounce - kirmizi topu hop hop hoplatmaya dayali bir oyun (hareket algilayicisi olmadigindan tus takimi veya joystick ile oynaniyor)
    · r. thunder - araba yarisi (oldukca kaliteli ama biraz kastiriyor)
    · dotf / dawn of the fly - bir flash oyunu, 3 yonlu haraketsiz bocek yemece
    · volleyball - sag/sol ve ziplamadan olusan teketek oynanan voleybol (voleybol gibi degil de eglenceli)
    · snowboard - en kaliteli oyunlarindan birisi adi ustunde kayak (gameloft yapiyor abi)
    · cellmill - board oyunu
    · skyforce ve skyforce reloaded - muhtesem bir shoot'em up
    · motogear - motorsiklet ama biraz garip sevemedim
    · pandora - cok daha guzel olabilecek bir tps (persondan ziyade uzay gemisi)
    · bia3d-eib (brothers in arms 3d - earned in blood) - oldukca guzel ama kisa bir fps
    · xyanide - 3d bir uzay macerasi
    · galatron - basit ama gicik edici bir shoot'em up
    · jek (fathammer rainbow jek) - eglenceli bir platform oyunu
    · another world! - bunu aciklamaya bile gerek duymuyorum, nokia 6600'imin onunde saygiyla egiliyorum
    · tennis - basit ve bir sure sonra sikici bir tenis oyunu
    · rally pro - oldukca eglenceli bir gameloft oyunu daha
    · mosquitos - sozlukte bilgi mevcut
    · lock'n load 1 - 2 - guzel bir fps
    · meltdown - basit bir fps
    · midtown madness - oha dedirtecek guzellikte bildigin midtown madness
    · sensible soccer - eksik kalmasin diye bir futbol oyunu (fifa cok kastirdigindan ve tam randimanli calismadigindan)
    · mi snooker - snooker
    · explode arena - eglenceli bir bomber turevi
    · tomb raider - n-gage versiyonu ve normali var. n-gage'i de normali de illet ediyor.
    · westline - grafikleri biraz yamuk olsa da bir savas oyunu
    · asphalt2 - bu oyunu cok seven var ama ben sevmiyorum, java uygulamasi bir araba yarisi
    · carmageddon 3d - zorluyor ve eglenceli degil
    · agile fighter - bir dovus oyunu (daha once yazmadim hic ama bu da yamuk sayilir)
    · boxer 3d - boks oyunu bu agile fighter'a nazaran cok daha guzel
    ...

    camera'yi nispeten cekilebilir hale getirenler;
    · flexicam - nispeten kaliteli 640x480
    · cam pro - (video cekimi icin)
    · lenses - eglenceli bir uygulama
    · photoacute - 1024x768 cekmeyi sagliyor donanimsal olarak ama biraz uzun suruyor

    emulatorler;
    · sonicboy - olmazsa olmaz bir emulator atari salonuna ceviriyor aleti resmen.
    · vsun
    · escummvm
    · picodrive
    · yewnes - nes emulatoru biraz zorluyor

    diger;
    · opera mini
    · gnubox - bluetooth uzerinden internet icin gerekli bir yazilim
    · oggplay - ogg calabilmek icin
    · office suite - o ekranda ne kadar office olursa
    · agile messenger - messenger programi cogu protokolu destekliyor
    · gmaps - google haritalar
    · frodo
    · mygirls - ahaha matrak bir java uygulamasi. ayrinti sozlukte
    · mp3plugin - mp3leri zil sesi yapmak icin
    · nimbuzz
    · spmark - telefon performansini olcmek icin (batarya durumu dahil) bir 3dmark turevi :)
    · nokia security code resetter - guvenlik kodunu unutup basi sikisanlar icin
    · tomtom5 - kullanmadim gmaps varken gerek duymadim
    · sim city4 - denemedim ama calisiyordur muhtemelen. bildigin simcity 4.

    daha once oyunlarin resimli incelemesini yaptigim bir yazi icin;
    http://birhelkedolusubilgi.blogspot.com/…-oyun.html

    series 40 telefonlara bir dunya para verenleri gordukce icim gidiyor. diyorum niye aliyorlar o telefonlari. sekil desen sekillerine koyayim. program cesitliligi desen burada sebil. nokia artik bunun gibisini maalesef uretmiyor ve muhtemelen hicbir zaman da uretmeyecek (slide i bilmem nesi faso fiso).

    sonuc itibariyle 6 sene once 2. el olarak 500 liraya alip hala kullanmakta oldugum canim telefonumdur. verdigim parayi sonuna kadar hak etmistir. kac defa dustugunu, ne gibi sartlara maruz kaldigini anlatmama gerek bile yok. bu olumsuzluklara ragmen tas gibi calismaktadir, nazardan koru yarappim, dinimiz amin.

    edit: k-rally var bi de, super otesi. nasil unutmusum onu bilmiyorum.
  • duygusal bağım olan birkaç elektronik cihazdan biri. aldatamadığım sevgilim.

    eskiden benim de vardı "elektronik eşyalarda yenisi çıktıkça alma" bağımlılığım. çıktıkça yenisini al, çıktıkça yenisini al.

    bazı insanları görüp şaşırıyordum onlara o zamanlar. eniştem mesela. kameralı telefonlar çıkmış, renkli ekranlar boy gösteriyor o zamanlar. adam bar tipi telefonda ısrar ediyor, "alışamıyorum öbürlerine, bunu kendime göre zor ayarladım" dedikçe garip garip bakıyordum adama. tek o da değildi. "telefon" dediğimde fabrikasını alabilecek adamlar elinde 80 model* telefonlarla dolaşıyordu. anlam veremiyordum.

    aradan onyıllar geçti*. şimdi "telefon" deseler nokia'nın yanına eşantiyon niyetine sony ericsson'un hisse senetlerinin tamamını alacak kadar ufak bir servetim var. ama elimde de 6600. ne zamandır yenilemeyi düşünüyordum. bir türlü yapamamıştım. 2. bir telefon almak lazım oldu, onu da 6600'dan daha düşük bir telefonla geçiştirdim.

    geçen gün son teknoloji ürünü piksel piksel kameralı, dokunmatik ekranlı, touch pad'li bir telefon aldım. artık değişimin zamanı gelmişti. hemen opera mini yükledim, sözlüğe girdim. ancak yazıları okurken birden telefonun ışığı kapandı. elim bglighton programını aradı. neyse bi msn yapayım dedim, baktım ebuddy mobile messenger yok. sonra aklıma 6600'daki office programım, mp3 player'ım, winrar'ım vs geldi.

    direkt bıraktım öyle telefonu. kartı değiştirdim, 6600'ımı öptüm, cebime koydum. şimdi babam kurcalıyor yeni telefonu, pek beceremese de.

    sanırım artık yaşlanıyorum.
  • 2005 yılının 12. ayının 10.gününde fiyatı 513 lira olan efsane telefon. (bkz: gereksiz bilgiler)
    faturasını ve kendisini hala saklıyorum.
  • önce görsel bırakayım: görsel

    sayesinde çok şey öğrendiğim, tek öğrenemedim şey python programlama diliydi. o telefonla yapılamayacak bir şey yoktu.

    ilk elime aldığımda 8. sınıf bitiyor ve yaz tatiline giriyordum. haliyle üzerinde duracak vaktim çoktu. yanlış hatırlamıyorsam telefonda sim kart olmadan bir şey yapılmıyordu. bu yüzden iptal olmuş bir sim kart bulup takmıştım. gelelim bu telefonla neler yaptığıma.

    ilk aldığımda 32mb hafıza kartı vardı içinde, üzerine 256mb hafıza kartı alıp o zaman telefonun anasını ağlatmaya başladım.

    photoacute diye bir uygulama vardı, normalde 240*480 fotoğraf çekebilirdik. bu uygulama sayesinde 5mp fotoğraf çekiliyordu. evet bu inanılmaz ama gerçekti. üstüne bir de otomatik düzeltme yapıp o tatlı kelebek filigranını ekliyordu.

    ismini tam olarak hatırlayamadığım "camcorder" diye bildiğim bu uygulayla normalde 10 sn sınırıyla çekebildiğimiz videoları hafıza kartı dolana kadar çekebilmemizi sağlıyordu.

    ultramp3 ise pc'deki winamptan daha başarılı ve görsel açıdan şimdikilerden bile daha güzel bir mp3 çalma uygulamasıydı. audio spectrum özelliği bile vardı. telefon normalde mp3 desteklemezdi, bu uygulama ile çalabiliyorduk. ayrıca küçük bir sistem dosyası ile de mp3'ü tanır hale getirebiliyorduk.

    sınırlarını o kadar zorlıyordum ki avi, mp4 bilmem daha sayamadığım sayısız video uzantısını yine sistem codec dosyalarıyla telefona tanıtıp oynatıyorduk. ilk +18 videoyu da o zaman telefona atıp izlediğimi hatırlıyorum.

    telefon değil tam bir bilgisayardı. öyle ki virüs bile çıkmıştı. bulaşınca kendi kendine bluetooth açıp kendini başka telefonlara klonlardı. sms atardı. neyse ki kaspersky mobile taa o zamandan beri vardı. uygulamayı yüklerdim. hatta arkaplanda çalışınca, tarama yapınca sağ üst köşede ortalara doğru biraz simgesi kendini hafiften gösterip gösterip giderdi. bu bana güven veriyordu. ulan antivirüs programım bile var diyordum.

    telefona sayısız türde tema yükleyip telefonu şekilden şekile koyardım.
    uygulama kısmı henüz bitmedi ama biraz da oyun kısmına gelelim

    telefonun bluetooth ile eşleşme özelliği vardı ve oyun geliştiriciler bunu çok iyi kullanıyordu.

    lock n load ve lock n load 2 oyunları vardı. ikisi zamanın çok önünde oyunlarıydı. tek kişiyle oynayınca 1 ile oynardım. inanılmaz zevkliydi. kapıları aç, canavarları yok et, can bul, şarjör bul. çok zevkliydi.
    hele bir de bunun 2'si vardı ki... arkadaşı alırdım yanıma bluetooth ile eşleşirdik. karşı karşıya oynardık. inanın nasıl güzel olduğunu anlatmak için şunu diyeyim, şuanki counter strike oyununa 100 tam puan verirsek buna eşit şartlarda olsa 90 puan verilirdi. biliyorsunuz ki şartlar tabii ki eşit değil. bu yüzden zamanın çok üstünde kaliteli oyundu. müziği haala aklımda bu oyunun.

    oyun çeşitleri sayısızdı. rpg oyunları vardı. isimlerini pek hatırlamıyorum. aklımda kalan bir isim 'barakel' idi. haritaları bitmeyen oyunlardı.

    invasion oyunu vardı. osmanlı olurdum hep, dünya haritasını ele geçirirdim. osmanlı müziği eşliğinde, fillerle, atlılarla.

    carmageddon ve carmageddon 2 vardı. bildiğimiz oyunların aynı kalitede mobil versiyonları.

    kimse bilmez ama bir virüs oyunu vardı. adamlar kamerayla oyunu taa o zaman birleştirmeye başlamışlardı. günümüzdeki pokemongo gibi düşünün. kamerayı kullanıp sağa sola oynatıp virüs bulup yok ediyorduk.

    oyunların grafik açısından en kalitelileri genellikle n-gage oyunlarıydı ve .sis uzantılıydılar. telefon .jar uzantılı oyunları da çalıştırıyordu. en zevklisi yogi bear idi.

    oyun kısmında daha çok anlatılacak şey vardı ama tekrar uygulama kısmına gelelim. bunların hiçbiri bana fayda sağlamıyordu aslında. oyunlar efsaneydi, uygulamalar harikaydı. ama dış dünyada bana fayda sağlamıyordu. hatta liseye geçerken daha tembel olmamı sağlayacaktı. çocuktum, bu şekilde düşünmedim tabi ama sürekli bir şeylerle uğraşan, sınırları zorlayan biri olduğum için telefonla daha ne yapabilirim bunun üstündeydim.

    oyun ve uygulama olarak o kadar geniş imkanlar veriyordu ki bunların içinde oyun ve uygulama paket dosyalarını açıp imzalamayı, içerisindeki dosyalarla oynamayı, tekrar paketlemeyi sağlayan python ile yazılmış telefon uygulamaları bile yapılmıştı. o kadar çok haşır neşir oldum, sevdim ki kendimi bir yerden sonra gerçekten takdir ettim. nedenini aşağıda yazacağım.

    bu paket düzenleyici uygulamalar elim ayağım olmuştu. bütün gerekli uygulamaların paket dosyalarını açardım, çoğu ingilizce dilindeydi. bunların dil dosyalarını bulur, bir güzel türkçeye çevirirdim. bir de hakkında kısmında reklamımı mutlaka koyardım. "türkçe çeviri, by asdetu" diye. daha sonra tekrar paketlerden de yine reklamımı koyardım. yükleyen kişi örneğin x plore uygulamasını yüklerken ekranda "x plore v5.57 tr by asdetu" uygulaması yüklensin mi? yazardı. bunları yapmak çok hoşuma giderdi. bazen birkaç uygulamayı tek paket haline getirdiğim de oluyordu. sürekli dil dosyaları üzerinde oynaya oynaya hiç olmayan ingilizce bilgimin liseye geçince arkadaşlarımın çok ilerisinde olduğunu gördüm. zaten çalışarak öğrenemezdim ingilizceyi. bu şekilde kelime bilgimin inanılmaz geliştiğini fark ettim. hiç çalışmadan üniversitede bile ingilizce sınavlarında sınıf birincisi olurdum sayesinde. etkisi o kadar uzun sürdü.

    bir de python ile kodlanmış yılan oyunu vardı. visual studio gibi bir uygulama da vardı. kodlarına bakar bakar bir şey anlamazdım. o zaman python diye bir yazılım dili olduğunu yeni yeni idrak edebilmiştim. bu dili öğrenmem lazım dedim. yılan oyununun kodları üzerinde oynama yapardım ama daha ilerisini hiç yapamadım. o zamanlar öğrenmek için hiçbir materyal veya devamlı internet erişimim yoktu.

    yazı çok uzun oldu okuyan çıkmaz herhalde. ben yine de burda dursun da yıllar sonra belki okurum diye bırakayım. aklıma gelen bir şey olursa editlerim.
  • 2003 yılından 2007 yılına kadar üretilmiş telefondur. zamanın iphone'uydu.
  • zamanında 500-600 lira arası bir para verip kimsede yokken almanın marifet olduğu inancı ile sahip olduğum ve döneminin öncüsü olan alettir. aslında pek de bir özelliği yoktur ancak o dönem bize mucize yaratmış gibi geliyordu işte. zaten bu telefondan sonra da piyasa kaptırdı gitti, takip edemedim hiç.

    1 yıl kadar sonra i-mate jam almıştım. onu da uzun yıllar kullandıktan sonra baktım artık ölmek üzere. yeni telefon almaya niyet ettim ki ucuz telefonlar sahiden çok dandik, pahalı telefonlar sahiden çok pahalı. iyi özelliklere sahip bir telefon en az 500 lira istiyor. bense cimrilik yapıyorum şimdi, wi-fi, 3-5 mp kamera, gps, vs. özelliklerine rağmen.

    ulan kaç yıl önce o dandik 6600'a 500 lira para vermiş adamsın, al işte taksitle bir şey desem de ikna edemiyorum kendimi.

    özetle sonuç, evde bir köşede kapağı değiştirilmiş ve yeni gibi duran 6600'a dönüş yaşamaktayım. şimdilik tuşlara alışmak zorlasa da, nokia'nın yeni modellerindeki klasör mantığının ve sıralamasının hemen hemen aynı şekilde devam ettiğini, mesaj yazma bölümünün ve genel olarak daha pek çok özelliğinin benzer olduğunu görmekteyim. demek ki 6600 şimdiki telefonların atasıymış sözünü doğrulayarak yaşamaktayım. tabi bundan önce başka takozlar vardı ama 6600 bir devrimdir. o kadar!

    edit: her şeye rağmen yine 1 ay kullanıldı, hakkını yememek lazım.
  • cektigi fotograflardaki goruntu kalitesiyle (640x480) gonlumu fethetmis cihaz..
hesabın var mı? giriş yap