nymphomaniac

• nymphomaniac - itiraf: bölüm 1
  
  "tam o sırada içimde dramatik bi değişiklik oldu. bir anda tüm o dağınıklığın içinde bir düzen görebiliyordum. çok ama çok yanlıştı. jerome'un eşyalarından biri olmak istiyordum. beni bir yerden kaldırsın, sonra geri koysun istiyordum. anlamadığım bir sofistike prensibe bağlı kalarak elleri üzerimde gezsin istiyordum. "
  
  "aşk bozulmuştur. hatta daha kötüsü aşk asla istemediğin bir şeydir. benim istediğim erotizmdi, erkeklerden beklediğim buydu. ama bu aptal sevgi.. bu sevgi ve ardından gelen onca yalanın altında ezildim. erotizm evet demekten ibarettir. aşk ise yalanlarla sarılı en aşağılık içgüdülere hitap eder."
  
  dahil olamadığı her şeyi inkar eden biri olduğu halde, en hırçın biçimde inkar ettiği aşktan kaçamamıştır joe. bir sürü yorum yapılmış porno, entel mastürbasyonu vs. oysa bana sadece hüzünlü bir film gibi geldi. sanırım joe'ya üzülmek ve oradaki pipi ve kukuların ardında başka bişey görebilmek için kadın olmak ya da abaza olmamak gerekiyor, ya da üçüncü başka bir şey, tam olarak bilemiyorum. ama izlediğim tüm filmler içinde, yalnızlığı hastanedeki sevişme sahnesi kadar iyi hissettirebilen çok az sahne var aklımda. porno olarak yorumlanan o sahnelerin çoğunda seksten çok daha başka bir şey var.
• bir daha ekşi sözlük yazarlarının yazdıklarını dinlememem gerektiğini bana gösteren film. zannettim ki adamlar porno çekmişler. ya gerçekten bu kadar uzak mısınız kadınlara? hani ciddi soruyorum. öyleyse üzüldüm valla. geçmiş olsun.
• (bkz: nymphomaniac'da lars beni anlatıyor diyen bayan/#42282303)
• afisler, trailerlar, reklam vs estirilen tum sinirlari zorlayan film havasi isin asli biraz hikayeymis. ozellikle o sinirlar daha bu sene, la vie d'adele ile epey bir zorlanmisken.
  
  iskandinav sinemasinin settar tanriogen'i stellan skarsgard ve charlotte gainsbourg disinda oyuncu secimleri ayri bir falso. piyasa filmlerin ergeni denyo shia labeouf'e niye sinif atlatirsin be adam? (burada trier'e sesleniyorum) hadi memesiz joe'yu erkek empatisi kazanmak adina sey yaptin...
• iki yuzlu insanlar ile bagimli ama bunu bir kusur olarak gormeyen, cunku bu bagimliligindan kurtulup "iyilesmek" icin hicbir duygusal gerekcesi bulunmayan bir kadin ekseninde gelisen olaylar. bir yandan "why don't you hate me for all that ı have done?" diye soruyor, bir yandan da kendisi bile kendine acimiyor, gurur da duymuyor, hicbir sey hissetmiyor. her iki kareden biri seks sahnesi olan fakat hic erotik olmayan, uzucu film(ler).
• öncelikle filmi porno diye izleyenler beklediklerini bulamamışlardır herhalde, zaten yorumların arasında sinirlenenler vardı, normal... bu adamın sineması o kadar farklı ki, eğer birşey anlatacaksa, onu hiçbir şey durduramaz, ne yasaklar, ne sansürler. o anlatır, izleyen izler. müstehcenlik de onun için normal bir kavramdır bu yüzden, üzerinde konuşmaya bile değmez...
  
  --- spoiler ---
  
  bunu da geçtikten sonra geleyim tek olumsuz yorumuma, diğer filmlerine nazaran biraz daha sönüktü, bazı kısımlarda çelişkiler yaşandı. bunu bilerek de yapmış olabilir trier, bilemiyorum ancak göze çarptı.
  
  iyi kısımlarına gelecek olursak, öncelikle müzikten başlamam gerek sanırım... hem geniş yer ayırmış, özellikle tarihine, hem de filmin içinde bol bol kullanmış, sahnelere de cuk oturmuş.
  
  filmin en iyi kısımları uma thurman ve jean-marc barr'ın oynadığı bölümler bana göre. uma thurman'lı bölümde resmen ahlaki çöküntünün son noktasını size gösteriyor, çocuklarını da yanında getirmesi yetmezmiş gibi, ilişkiye girecek genci de tartışmaya sokması acımasızlık olmuş. thurman da konuk oyuncu olarak başarılıydı.
  
  ama asıl kısım jean-marc barr kısmıydı. freud da burada devreye girdi, çocukluğa inildi, bütün sapkınlıkların insana bahşedildiği söylendi. ancak burada asıl söylenmek istenilen şey, bir insanda zarar verici ve insanlar tarafından kabul görmeyen sapkınlık varsa ve o kişi bunu içinde bastırabilirse o insan yücedir dendi. izleyenlerin özellikle dikkat etmesi gereken kısım bu bence, filmin de ana noktalarından biridir. üzerinde düşünülmeyecek bir düşünceyi o kadar farklı bir bakış açısından (vajinanın göze benzemesi gibi) ele almış ki trier, bize bravo demek düşer.
  
  --- spoiler ---.
  
  işte yukarıda da yazdığım gibi, bu adamın farkı, farklılığında... melancholia için de dedim, bunun için de diyorum, filmi çektiği kitle farklı. burada da birçok kişi araştırman gereken şeyler yazmış, ot gibi izleme demiş. sadece müziği anlattığı sekanslar bile bunun nedenidir. sırf porno bu deyip geçmek de senin elinde, yapılan analizlerin diyaloglardaki yansımalarını görmek için sahneleri geri almak da...
• erotizmin aksine, ağır derecede mide bulandırıcı cinsellik içeren, yine ''allah belanı versin'' seviyesinde vicdan, tabu ne varsa dibini dinamitleyen trier filmi.
  
  kimi bölümleri gerçekten hayat dersi veren, kimi bölümlere neye hizmet eder, ne anlatır anlaşılamayan bir film olmuş. ne olu ne olmaz...
  
  --- spoiler ---
  
  aralara serpiştirilen altın oran, pruznik düğümü, ortodoks mezhebi vb. genel kültür bilgileri olmasa fena sıkıcı geçecek bir film olmuş. film ancak ikinci bölümden itibaren izleyiciyi kadının dramının içine çekebiliyor. sıkıcılığı da zaten buradan geliyor.
  
  ailesini terkeden adamın karısının ajitasyonunu çok sıkıcı, gereksiz ve fazla uzun bulduğumu belirtmeliyim. bu arada uma thurman ne kadar yaşlanmış, ne kadar değişmiş öyle. tanıyamadım kadını.
  
  hatunun jerome'a olan ölümüne aşkının nereden geldiğini bir türlü anlayamadım.
  
  yanına aldığı kız çocuğu ile birbirlerine ne aşık olmalarını anlayabildim. ne de finale yakın sahnede kızın joe'ya olan nefretini, üstüne işemesini anlayabildim.
  
  evine konuk olduğu adamın, joe'nun bir antitezi olarak aseksüel olmasını klişe buldum. ama yönetmenin başka çaresi de yoktu. hetero kim olsa hatuna abanmasını beklerdi izleyici yoksa. hatta aseksüel olmasına rağmen final sahnesinde hatuna salça olması ''yuh artık allah belanı versin'' dedirtti yönetmene. sen dört saat boyunca efendi gibi dinle hatunu. empati kur. anlamaya çalış. sonra hiç beklenmedik bir şekilde arkadan salça ol... yuhh.
  
  final parçası çok güzel bu arada. kim olduğunu biri söyleyebilirse sevinirim.
  
  --- spoiler ---
• filmdeki sevişme sahneleri tahrik etmekten ziyade rahatsız ediyor. bu sebeple filmde harbiden hasta birini ve onun hastalığını izliyorsunuz.
• cdyi aldıgımız yerin önce "biz öyle filmler çekmiyoruz" diye reddetmek istediği, sonrasında çekip üzerine mymphomaniac yazması üzerine, "kesin film yerine porno cıkacak" paranoyası yaşattıgı filmdir. ilk bölümü izledik memnunuz.
• --- spoiler ---
  
  ilk bölümünü oldukça beğendiğim film, hatta açık sahnelerinden hiç rahatsız olmadım ki ben the wolf of wall street'den acayip rahatsız olmuş biri olarak diyorum bunu. shia labeouf ve uma thurmanın karakterlerini ve oyunculuklarını beğendim.
  iyi kötü birçok yoruma katıldım aslında filmle ilgili. bir kadının cinsellikteki yeri ve önemini yüzümüze vurmuş.
  aslında bu kadar sahne gösterilmeden de oldukça çarpıcı olabilirdi belki de fikir daha iyi verilebilirdi.
  yine de beğendiğimi söyleyebilirim.
  
  --- spoiler ---