• bir şeyi çözüme kavuşturmadan rahat edemeyen, bu durumu uyku yüzü görmemeye kadar ilerleten, gamsız olamayan kişidir. misal bir kişinin adı aklına gelmezse saatlerce hatta günlerce bunu düşünebilir ve bulmadan rahat edemez, zaman aşımı gibi bir şey söz konusu değildir. bu kişiler içlerinde biriktirdikleri ile hayatlarını mahvedebilirler. ayrıca kafaları çok ender boş olur ve odak sorunu çekerler. beyinleri bu takıntılarla dolu olduğundan başka bir şey düşünemeyecek ya da bu başka şeyler üzerinde tam mantıklı şeyler üretemeyecek hale gelebilirler. bir de bunlar agresif ve kötümser olduklarında tatlarından yenmez.
  • belirli bir konuya gerektiğinden fazla kitlenme durumu.takıntılı kişi.
  • kitap okurken okumasına ara vereceği zaman kalacağı yeri cümle sonuna denk getirmeye dikkat eder.
    tutunamayanların 15. bölümünde ayarı alacak haberi yok.
  • cüzdanda paraların duruş şekli konusunda takıntı sahibi kişi.
    bugün alışveriş yaparken kasiyer hanım cüzdanımı kurcalayışımı gözlemlemiş olacak ki, "paralarınızı hep böyle düz mü koyuyorsunuz?" diye sordu.
    "evet" dedim. "katlanmış olmasına tahammül edemiyorum. hatta değerlerine göre büyükten küçüğe sıralıyorum. sıra bozulmuş da onu düzenledim" dedim.
    yüz ifadesini görmeliydiniz.
  • (bkz: basak burcu)
  • doktorla aramda ilginç diyaloğa sebep olan psikolojik hede.
    -doktorum ben obsesif olmayı bırakıyorum
    -ne tarafa bırakıyorsun?!
  • dört sene önce gördüğü ve hiç tanımadığı bir insanla evleneceğine kanaat getirip, bunun için en azından 2 yıl daha beklemeyi planlayan insan..
    ya da (bkz: hayalperest)*
  • şimdi okuyunca bende de bundan biraz olduğunu fark ettim bu durumun.

    bende de espri ya da şakaları illa anlama takıntısı vardır. bir filmin içinde geçen ve anlayamadığım bir şakayı kafama takar taa yıllar sonra yaptığı göndermeyi yakaladığımda "haaa demek ki bundan böyle demiş" der ve o an gülebilirim.

    bu kafada olmam normal mi başkalarında da böyle olaylar oluyor mu merak içindeyim.
  • aşık olan insanların genel ruh halidir, zira aşk denen bir şey de yoktur aslında. sadece takıntılı bir şekilde belli bir kişiyle ilgilenme vardır. zamana bırakıldığında etkisinin azalacağı kesindir, telaş etmeye gerek yoktur.
  • bir bardak suyu gönül rahatlığıyla içemeyendir. bardağın, suyun, damacanın bütün geçmiş ilişkilerini sorgular, erikli diye, paşabahçe diye, domestos diye ağlar.
    bir de bunların üzerine, "ben normal insanım, düz insanım yea" der. bunu duyunca ağzına vurun çat diye, "neyin normal kızım, saçma sapansın işte" deyin.
    *
hesabın var mı? giriş yap