• sticker muhabbetini yıllardır anlayamayan eski bir bilkentli olarak odtü öğrencilerine misliyle geçirilmesine şaşırdığımdır. bilkent'teki sticker denen nane bildiğin yapışkanlı kağıt. içerisinde herhangi bir düzenek yok ki kapıyı güvenlik görevlisi açmak zorunda kalmasın, otomatik okunsun ve açılsın. muhtemelen maliyeti 1 lira olmayan bu kağıdın satış fiyatı 100 liraydı, 150 olmuş. ben bugüne kadar fiyatı yüzünden sticker almayan insan tanımadım. hayır caydırıcılık da yoksa bu fiyatın anlamı nedir? okula 10.30'da giren insan park yeri bulamaz, o kadar dolu, bir de üstüne 150 lira alıyor ki özel okul bu, hayırdır? sinekten yağ çıkarmak bu. odtülü'lere ayrı geçmiş olsun tabi, onlara apayrı giriyormuş.
  • ek bilgi:akdeniz üniversitesinde sticker parasız mesela
    bir an önce öğrenciler lehine sonuçlanır umarım
  • basligin asil amaci:

    1) odtü'de okuyorum.
    2) araba alacak param var, ama park yerine para vermeyecek kadar cimriyim (yada daha büyük ihtimal, araba babamin ve harçligimi sticker a degil, içkiye harcamak istiyorum).

    ara edit: yukaridaki 2 madde, basligin belirttigi sorunun tartisma yerinin bu baslik olmadigini belirtmek amaciyla yazilmistir. cok acik olmasina ragmen cogu zeki arkadas anlamakta gucluk cekmis. cunku odtu otopark sorunu eksisozlukte bu baslik altinda tartisilmasi gereken bir konu degildir, hali hazirda basligi mevcuttur.
    ama baslik acildigi icin olaya kaldigim yerden devam ediyorum.

    sari ve kahverengi sticker, odtü kampüsüne park edebilme özgürlügünün diger adidir (ögrenciler için geçerli).

    ortada bir haksizlik var mi? kesinlikle var. ama bu uygulama bitmeli mi? kesinlikle hayir. çünkü bu uygulama akli basinda araç kullanan ögrencilerin önünü açtigindan daha çok bir çok hanzo sürücünün odtü trafigine musallat olmasi demektir. ki hepimiz biliyoruz, yaya önceligi olan bir kampüste bir insan trafik kazasi yüzünden bacaklarini kaybetti. araç sayisi artarsa (eger ki stickerlari ucuzlatirlarsa artar) bu tür olaylar da artacaktir. o yüzden bu haksizligi önlemenin en iyi yolu, kahve sticker i kaldirip bütün stickerlari 1000 tl yapmak. madem araban var aylik 400 tl benzin parasi veriyorsun, 80 lira da çok koymaz heralde.

    simdi kimse bana 'ben eryamandan geliyorum, araba sart' demesin lütfen. bir ögrenciye hiçbir zaman araba sart degildir. sahsen okudugum 8 sene boyunca hiç araba ihtiyaci hissetmedim, ki ebesinin dininden geliyordum okula. neyse. o güzel kampüsü, o metal yiginlariyla kirletmeye hiç gerek yok. en iyisimi biz yapilan baska haksizliklara odaklanalim. sticker'in rengi sariymis kahveymis...
  • stickera 600 değil 1000 lira verebileceklerin daha güvenli sürücüler olduğunu iddia edenleri göstermiş adaletsizlik. bu nasıl mantık? ayrıca az araba daha yüksek sürat anlamına da gelir zorlarsak. yayaya çarpacak adam 10.000 tl olsa bile alır, yollarda tek başına da olsa çarpar...
  • sticker dediğimiz şey bu üniversitenin arabayla gelen öğrenciden kestiği haraçtır. üstte de belirtildiği gibi araban varsa 600 tl de ver canımcılık gibi bir anlayış olamaz.

    bu üniversiteye neden insanlar arabayla gelme ihtiyacı hissediyor? ne ankara'da ne odtü kampüsünde yeterli ulaşım sağlanabiliyor da ondan. yurtlardan ring koyuyorsunuz da insanların en çok giriş yaptığı a1 kapısından içeriye ne var? kocaman bir hiç.

    benim gibi bir çok insan bölümünde sabahlıyor, kaçta girip çıktığı belli olmuyor. köpeklerle dolu insanların saldırıya uğradığı kampüste, kış gecelerinin donduran soğuğunda ulaşım için ne var da arabasız bu kampüste duralım? herkesin arabası mı var demeyin, arabası olmayanın arabalı arkadaşı var, otostop kültürü var. bu kampüste araba sokmak istemiyoruz gibi bir anlayış olmaz, olamaz.

    bugün herkes gibi ücretleri duyunca şaşıp kalan kesimdenim. almak zorunda olduğumuzu bildikleri için her yıl artırıyorlar. karşılığında neye harcanıyor bu haraçlar? okulda tuvalet kağıdı bile yok be, kimler yiyor bu paraları en azından adam gibi dökümünü gösterin şerefsizler. akademisyenden 15-20 tl alırken ailesinin arabasıyla okula gelmek zorunda kalan öğrenciden 600 tl alanlara başka tabirler de uygundur ama o kadarı bende kalsın.
  • odtü öğrencisinin de giderek vizyonsuzlaştığını gösteren isyandır. öncelikle şunu kabul edelim, odtü adı üstünde bir üniversite avm değil.

    1) "durumu olan öğrencilerin okula arabayla gelmesinden daha doğal bir şey yok" hayır hocam, bundan daha doğal olan şey öğrencinin okula toplu taşıma ile gelebilmesidir, burada asıl isyan edilmesi gereken nokta budur.

    2) "kahverengi sticker kkm, camii, ve uydu diye bilinen otoparklar dışında bir yere park edememektedir ki yine bilen bilir buralar lokasyon açısından bölümlere ters yerlerdir. okula arabayla gelmenin avantajı kalmamaktadır."
    kampüse arabayla gelen öğrencinin sebebi evine ulaşımın zorluğu olabilir bunu anlarım ama zaten kampüs içinde o bahsedilen otoparklardan ringler bölümlere gitmektedir. burada yapılması gereken kampüse 10-15 dk erken gelip o ringlerle bölümlere gitmek ve böylelikle kampüs içindeki trafiği ve park yeri zorluğunu aza indirmektir. bu trafik sorunu yüzünden son yıl içinde kampüsteki kaç canlı öldü artık hatırlayamıyorum.

    3) "trafiği yaratan mesai saatleri içerisinde her zaman okulda olması gereken personele bu fiyat politikası uygulanmıyor." çünkü üniversiteler araştırma merkezidir, lise değildir. herhangi bir öğrencinin normal şartlarda kolay kolay gece bölümde kalması gerekmezken, bir asistan yada hoca gözetmenlik, yada aratırma yapma gibi sebeplerle kampüse ulaşım konusunda öğrenciye kıyasla bence önceliğe sahiptir.

    4) "her konuda özgürlüğü adaleti eşitliği savunan ülkemizin güzide okullarından odtüdeki sticker fiyatları aslında öğrenciyi ne kadar düşündüğünü göstermektedir." eğer amacımız özgürlük, adalet, eşitlik ise lütfen bunu kampüsteki her öğrenci için savunun yalnız parası olan öğrencinin okula arabayla gelip rafik sorununu daha da arttırması ile değil. madem özgürlük ve eşitlik istiyoruz, lütfen bu kampüsteki her öğrenci için olsun. daha nitelikli, daha iyi toplu taşıma imkanları, ringler, barınma vb. konuşulsun eğer amaç gerçekten öğrenciler arasında eşitlik sağlamaksa.

    not: şu anda amerika'da iyi bir üniversitedeyim, herhalde kişi başına araç sahibi olma oranının en yüksek olduğu eyaletlerden biri burası. kampüste anayollar trafiğe kapalı, stickerlar oldukça pahalı ve stickerla yalnızca kampüsün çevresindeki otoparklara park edilebiliyor. ama öğrenciye toplu taşıma ücretsiz ve herkes kendi arabası olmasına rağmen okula toplu taşıma ile gayet rahat ulaşıyor. biz neden daha eşitlikçi, mantıklı çözümlerle uğraşmak yerine, herkes o daracık yolları olan kampüse arabasıyla gelsin diye şikayet ediyoruz hala?

    debe editi: bu benim debe'ye giren ilk entry'm, teşekkür ederim. "entry'nin de atfı mı olur" diyebilirsiniz; ama bu entry'yi bebekliğinden itibaren kendi yavrumuz gibi baktığımız ve kampüsteki dikkatsiz bir sürücünün çarpması sonucu hayatını kaybeden fizik bölümü köpeği latte'ye ve yine kampüste araba çarpması sonucu yaralanan kardeşi mars'a adıyorum.
  • asil adaletsizlik mezun stickeri ucretidir.
    ben hep kapidan kartla girdigim icin beni cok uzmez :)
  • akdeniz üniversitesinde sticker (araç giriş pulu) ücreti alınmaması ile daha da üzücü olan adaletsizlik.
  • odtü tartışma forumunda hali hazırda tartışılmakta olan konu ekşisözlüğe taşınmıştır, ve tartışılacak mecra burası değildir.
    değildir, çünkü odtü öğrencilerini ve akademik personelini ilgilendiren bir konu hakkında başkasından fikir almaya gerek yok. yeterince demokratik insanlarız.

    mesele taşıt pulunun fiyatı değildir, olmamalıdır. mesele semt servislerinin olmayışıdır. bu konuda da muhatap ankara belediyesi olmalı, rektörlük değil.
    sık sık dile getirilen, "bu kadar çevrecilerse o zaman onlar da 1500lerden kalma ringleri kullanmasınlar." demeyin. bununla okul içerisinde araç girişi doğrudan bağlantılı değil.

    okulun içerisinde trafiğe kapalı yürüyüş yolları var. en uzak mesafe 20 dk yürüyerek. kasmayın, yürüyün. bu kadar da tembel olmayın.
hesabın var mı? giriş yap