• hiç kimseye benzemeyen, hayatımda apayrı bir yere sahip olup daima orada kalacak olan, insan şeklini aldığı için beni kandırabileceğini sanan melek. işbu melek öyle bir güce sahiptir ki, eğer bir kere çekim alanına girerseniz sonsuza kadar oradan çıkamazsınız. bu çekim alanı da iyi ve kötü olmak üzere iki kısma ayrılır. ben şanslılardan olup iyi kısımda ikamet etmekteyim. kötü kısımda olanlara ne olduğu konusunda bir fikrim yok çünkü oraya girenlerden bir daha haber alamadım. umarım iyilerdir. neyse zaten beni pek de ilgilendirmiyor. onlar beni konuşsun zengin olan benim. ben size iyi kısmı anlatayım...

    burası kendinizi güvende hissedebileceğiniz nadir yerlerden biridir. burada hayat öyle huzurludur ki... hani çizgi filmlerde olur ya; yemyeşil bir kırda çimlere uzanmış, ağzında kürdan niyetine bir ot, gökyüzündeki bulutları seyreder biri. ya da milka reklamındaki mor ineği düşünün. yenmek için bekleyen bilmem kaç dönüm ot ile başbaşa. işte o ineksinizdir iyi kısımda. sonsuz mutluluk... ama tabii insanoğlu bu çiğ süt emmiş. parazit yapmadan olmaz. öyle bir an geliyor ki bu inek bir bakarsın eşek olmuş bildiğin anırıyor. başlıyor tepinmeye. tabii üzülüyor melek bu duruma. tatlı dille anlatıyor önce. "bak" diyor, "böyle böyle" diyor. ama yok... eşek hoşaftan ne anlar? tepiniyor, anırıyor... iyi kısma zarar veriyor. e melek artık ne yapsın alıyor eline kırbacı. sonrası malum eşek pişman, melek üzgün. başlıyor yağmur yağmaya, şimşek çakmaya. iyi kısmın güneşli, huzurlu doğası gidiyor yerini sisli, kasvetli bir hava alıyor. ortalığı sel götürüyor, hortumlar çıkıyor! eşek bulmuş bir ağaç dalı altında korunmaya çalışıyor. eh melek bu ya kıyamıyor. alıyor yine kanatlarının altına. güneş doğuyor, çimler uzuyor... ama selin, hortumun bıraktığı izler duruyor. eşek elinden geldiğince düzeltmeye çalışıyor ama nafile. eskisi gibi olmuyor...

    böyle işte burası. bir yağmur bir güneş. aslında doğanın da kuralı bu değil mi? yağmur her seferinde ardında izler bırakmıyor mu? sonrası eskisi gibi olmasa da yine de buranın bir parçasıyız. seviyoruz... zaten ineksiz, eşeksiz bir doğa düşünülemez değil mi? neyse anlatacaklarım bu kadar. bu arada dün geceden beri feci yağmur yağıyor burada, sırılsıklam oldum. umarım yakında güneş doğar. yoksa üşütüp hasta olacağım.
  • an itibariyle çalmaya başladığında arkamdan birinin yaklaştığı hissine kapılmama sebebiyet veren moonspell şarkısı.
    (bkz: midnight ride)
  • #24552159
    bu akşam itibari ile sevgilime ayrılmak istediğimi söyleyip yarın evlenme teklifi yollayacağım yazar.
    o değil de teklifi de sen yolla bekliyor olacağım.*
  • kendisi, sözlükteki hemcinslerine nazaran göte göt diyebilmeleriyle* birlikte okunaklı ve yerinde tespitlerde bulunarak yazan, nadir denk geldiğim kişilerden olması nedeniyle dikkatlerimi üzerine çekmiş yazar arkadaştır. bütün dikkatlerimi istiyorum zira dikkatimi toplayamıyorum eh hehheh diyerek hoş bir sada ile bitireyim entryceğizimi.
  • sadece bir entry ile onuncu nesil yazar olmayı hak etmiş, sabırtaşı bile olmayan yazar. o tek entry si ise kesinle okunmaya değerdir.

    #14818332

    edit: artık sadece bir entry si yoktur.
  • (bkz: moonspell) ankara konserini beklerken hazırlık yapma amaçlı dinlediğim şarkı.

    ama aklıma takılan şey şarkının başında ki vokal acayip bir şekilde bir (bkz: rammstein) şarkısına benziyor ama bir türlü çıkaramadım.

    edit: evet şimdi rammstein diskografisi üzerinden giderken hatırladım. bence başlangıçta ki vokal direkt olarak (bkz: rosenrot) benzeri. tabi benim yeteneksiz kulağım da benzetiyor olabilir.
hesabın var mı? giriş yap