• cenazesini adana'nın da mersin'in de kabul etmediği suphi altındöken'in annesinin hastane önündeki feryadı.

    ruhun artık özgür kalabilir güzel melek... daha dur, onu toprak ta kabul etmeyecek.

    haberi

    edit: belki küçük bir ayrıntı ama, "oğlumu çöpe mi atayım" değil de "çocuğumu çöpe mi atayım" demiş olsa belki bir damla içim acıyabilirdi... özgecan'ın saatlerce işkenceye maruz kalıp elleri kesilip yakılarak öldüğünü düşündükçe, bu annenin "oğul" yetiştirmeye çalışırken "insan" yetiştirmeyi ıskalamış olduğunu düşünebiliyorum sadece. hümanist gözlerimin musluğundan bir damla yaş akacak kadar bile duyar kasmaya vicdanım yetmiyor.
  • yatacak yerin yok dedikleri tam da budur
  • "bir üniversite hastanesine kadavra olarak bağışla" diye cevap verilmesi gereken serzeniş.
  • valla çöpe atsan çöp kirlenir öyle bir pislikti malum şahıs...her ne olursa olsun annelik içgüdüsünün farklı bir şey olduğunu tahmin edebiliyorum, eşi ve oğlunun yaptıklarının faturasının kendisine kesilmesini doğru bulmuyorum ama toplumda o kadar büyük bir nefret oluştu ki bu şahıslara karşı anne ne açıklama yaparsa yapsın insanların içini soğutmayacaktır...ölen şimdilik kurtuldu gitti ama bu kadın sırf onu doğurduğu için her gün günah keçisi ilan edilmeye devam edilecek...hiç bir anne böyle bir muameleyi hak etmiyor, çok yazık....
  • allah kimseyi evladı ile sınamasın, kimse de o yetiştirdi, onun da kabahati var filan demesin, dünyanın binbir türlü hali var.
  • yazık kadına, başka bir şey diyemiyorum.
  • bir toplumun vicdansızlığına maruz kalmış bir annenin feryadı.

    hani suç şahsiydi lan. kadına neden acı çektiriyorsunuz. tamam duygusalsınız filanda ayıp yahu. ne demek mezar vermemek.

    adam cani zaten bu işi yapmış cezasını almış,çekemeden cinayete maruz kalmış. şimdi de gömmüyorsunuz.

    en az suphi kadar hastasınız.sapla samanı birbirine karıştırmakta üstünüze yok.

    kadının yaşadığı acı için gerçekten üzüldüm.

    ezikler,başkasının hatalarından orgazm olan yaşam formları sizi.adaletinizide,linç kültürünüzüde sevsinler.

    ertesi gün edit: diyelim ki debe olmadı 800 favori de olumlu.

    hakaretler ve küfür mesajlarının arasından sıyrılıp da geldim. bana yapılan küfürlerin ortak paydası olan "kendini özgecan'ın ailesinin yerine koy." ifadesinin birde tersini düşünmek gerek diye düşünüyorum. kendinizi bir de suhpi'nin ailesinin yerine koyun bakalım.

    üç çocuk babasıyım inanın onları en doğru şekilde yetiştirmek için inanılmaz bir gayret gösteriyorum ama yıllar sonra karşıma nasıl çıkacaklar bunu şimdiden bilmiyor veya kimlerle nasıl iletişim kuracaklar bilemiyorum. sonuçta norveç eğitim sisteminde eğitmiyoruz çocuklarımızı.

    aslında suhpi'ye kızmıyor aynı olayın başınıza geleceği ihtimali sizi zıvanadan çıkartıyor. şöyle düşünün olay günü suhpi ile özgecan sevgili olmuş olsalardı ve bir noktadan sonra suhpi aynı cinayeti gene işlemiş olsaydı tepkiniz ne olurdu. burada önemli oranda "orada ne işi varmış o kızın " ," su testisi su yolunda kırılır" gibi entryler döşenmeyecekmiydi.bir diğer konu linç kültürünüze uygun olan şey özgecan'ın ailesi toplum tarafından yaraları sarılıyor. ama suhpi'nin çocuğu ,annesi,eski eşi filan dişlerimizin arasına atılmış durumda. gözyaşı ve kan kokusu iştahımıza sunuluyor.

    bu duyguduğunuz nefret aslında toplumsal refleksinziden başka bir şey değil. başınzıa bir an böyle bir şey gelebiceğinden korkuyorsunuz kadını düşündüğünüz filan yok.

    ben sonsuz değişim döngüsüne inanıyorum. özgecan geri gelmeyecek ama belki ceza aldığı 24 yıl sonra ortaya düzgün bir insan çıkacaktı. ceza sisteminin gayesi budur. ama siz bekleyemediniz önce linç sonra öldürdünüz ve tekrar cesedine linç başlattınız. ve rahatladınız.

    akşamdan beridir düşünüyorum özgecan'ın yerinde olmak isterdim suhpi'nin değil. zira suphi 1 senedir toplum tarafından onlarca kez üst üste öldürüldü ,işkence yapıldı. açıkçası bu psikolojik işkenceye dayanamazdım.

    geçenlerde bir kıza önce tecavüz edilmiş sonra yakılmıştı bu tepkinizin onda biri yoktu veya başka bir kız tecavüz korkusu ile camdan atlamıştı tepki neredeyse oh olsun olmuştu. bir diğer kızın boğazı kesilmişti sevgilisi tarafından. gene toplumsal tepki çıkmamıştı.kadını filan umursadığınız yok tek umursadığınız korkunuz. nasıl bir şehit haberinde bayrağı alıp sokağa çıkıyorsanız ya aynı durum burada da var. kendinize ait bir yer olsun istiyorsunuz ama güçlüden yana daha güvenli bir liman. başınıza bir iş gelmemesi için.adalet madalet aradığınız yok.

    yaptığınız şey toplumsal refleksten başka bir şey değil.
  • hayatın gençekten tuhaf olduğunun kanıtıdır kadının yakarışı. gerçekten pislik olan söz konusu kişinin cesedini leş olarak tanımlar yok olmasını dileyebiliriz. annesi ise oğlunun bir pislik olduğunun utancı ile yaşar ancak sonuçta evladı olduğu için atamaz, üzülür. canavarlara bile değer veren vardır, anasıdır, yakınıdır. bununla beraber o canavarın canavar olmasında annesinin, ebeveyinlerinin etkisi yüzde kaçtır, ne kadar suçlanmaları gerekir? hayat ne yazık ki garipliklerle ve acılarla dolu.
  • bir kızla aynı odada 10 dk kalsa kızın ırzına geçecek milyonlarca erkeğin olduğu ülkede gücünüz anca bu ölünün cenazesini gömmemeye yeter.. iki yüzlülüğünüz her yerde...
  • o şerefsiz hayvan ne yapmış olursa olsun anne yüreği işte, ne kadaf nefret de etse oğlu sonuçta...allah kimseye yaşatmasın böyle şeyleri..
hesabın var mı? giriş yap