• insandır.

    sorunun sorulduğu anda açıkça bilmediğini söyler; akabinde araştırır, okur, bir bilene danışır ve soruya bir cevap bulur. sorunun cevabı hakkında öğrenciye döndüğünde ise öğrencinin gözünde soruyu bilemeyen öğretmen değil, öğrencisinin ciddiye alan bir öğretmen olmuştur artık.

    sürekliliği olan bir durumsa bu, öğretmenin yeterliliğini sorgulaması gerekir tabi ki ama zaman zaman başa gelebilir, normaldir.
  • ziraat fakültesi mezunudur. ya da baytarlıktan gelmedir.
  • cevabı bilmediğini ve bir dahaki derse araştırıp geleceğini, söylemektense o konuya başka derste geleceğiz, ya da şimdi anlatsam da anlamazsınız üniversitede gösterirler gibi kıytırık cevaplar vererek kaçmaya çalışıyorsa itici hale gelen öğretmendir. babalar gibi bilmiyorum de, özür dile. sen de insansın, neden bilmiyorsun demeyeceğiz zaten, niye çamura yatıp kendini küçültüyorsun ki.
  • tipik bir göt olma durumudur. öğrenciler üzerinde otoriteyi sıfıra indirir
  • liseden beri gormekten sadistce mutluluk duydugum ogretmen tipidir. hele bir de bilgisiz ve cahil oldugunu bu cahilligine ragmen gotu kalkik, egosu tavan yapmis biri oldugunu ogrendikten sonra iyice uzerine gitmek inanilmaz zevk veriyor insana.

    tabii herkes her seyi bilemez. yanilabiliriz. bunu kabul edip bir ogretmenin ogrencisinden de bir seyler ogrenebilecegi gercegini kafamiza yerlestirmeliyiz. yoksa universite ya da lisede hic tanimadiginiz ogrenci sizi itin gotune sokar cikarir sonra toparlayamazsiniz.

    her seyin bilinemeyecegini ve ogrenmenin yasam boyu oldugunu kabul etmek burada en temel kuraldir.
  • ezik öğretmen falan değildir. saçmalamayın. öğretmen sıfatı var diye her otu çöpü bilemez. şimdi sana pi sayısının sonunu söyle desem bana rakamsal değer verirsin de hala çözülemediğini bilmezsin.
    kendimden örnek vereyim. lise yıllarım, deli divane beyin çalışmakta coğrafya dersi. hocayı bile dinlemiyorum. konuya kel alaka sorum şu:
    - hocam neden gezegenler daire, kare, dikdörtgen ya da başka bir geometrik şekilde dönmüyorda hep elips şeklinde dönüyor?
    öğretmenim uzun uzun düşündü.
    - ben nerden bileyim, dedi.
    nerden bilsin adam şunun cevabını. adam uzay bilimleri okumadı akademik düzeyde coğrafya gördü o kadar.
    senin o aşağıladığın öğretmen istanbul, ankaradaki tüm üniversiteleri, tübitakı, uzay bilimleriyle ilgili ne kadar kurum kuruluş varsa gezip bana daha sonrasında 3 ders saati boyunca gezegenlerin neden elips döndüğünü anlattı.
    şu sıra meslek aşağılama döngüsünün tekrar öğretmenlere gelmesinden mütevellit beyniniz her şeye bir kulp buluyor. yakındır sıra doktorlara gelir.
  • benim 7.sınıf fen bilgisi öğretmenimdir.henüz yeni modifikasyon-adaptasyon ve farklarını öğretmeye başlayan öğretmenimize ''peki öğretmenim bakterilerin endospor oluşturması modifikasyona mı örnektir?''demiştim.aldığım cevapsa ''bakterilerin endospor oluşturması ne demek?'' olmuştu.hey gidi günler.
  • üniversite sınavına hazırlandığımız ,teneffüslerde herkesin harıl harıl test çözdüğü dönemlerde edebiyat hocamıza yapamadığımız bir soruyu soralım dedik. neyse efendim gittik yanına sorumuzu sorduk, hoca soruya bakıp içinden çıkamadı.kitabı evirdi çevirdi, kitabı yazan yayınevine kadar baktı*sonra bize döndü ''bu yayınevinin soruları iyi değil'' diyip kitabı uzattı.
  • lisede sıklıkla karşılaştığım öğretmen tipidir . 40 dakika uğraşıp ben ikinci katta nöbetçiyim yazayım bu soruyu bir kağıda çözerim deyip kayıplara karışanı da mevcuttur.
  • bir öğretmene cevabını bilmediği soruyu sormak kabalıktır. (kelebeğin rüyası)
hesabın var mı? giriş yap