21071 entry daha
  • (bkz: korpus kallosum)
    (bkz: #81402495)

    dünyanın ilk iki beyinli insanı

    ikinci dünya savaşı'nda asker olan w. j. savaş sırasında düşman hatlarının arkasına paraşütle indirilen askerler arasındaydı. indirmeden sonra çıkan çatışmada birçok arkadaşı ölmüş, kendisi de esir düşmüştü. ama çatışma sırasında kafasından yara almış ve yara beyninin bir lobuna da isabet etmişti. doğal olarak vücudunun diğer tarafına da felç gelmişti.

    w.j.'i iyileştirme çabaları savaştan sonra da devam etmiş, fakat hiçbir tıbbi tedavi olumlu sonuç vermemişti. aksine felç vücudunun diğer tarafına da sirayet etmeye başlamıştı.

    bu sonuç bilim adamlarını oldukça şaşırtmıştı. beynin yara aldığı kısma göre vücudunun diğer tarafına felç gelmesi normaldi. fakat beynin diğer tarafında yaralanma olmadığına göre, felç neden vücudun diğer tarafına da sirayet ediyordu.

    bu sonuç beynin bir lobundaki yaranın, diğer lobunu da etkilemeye başlamasından olabilirdi. eğer durum böyle ise, yaranın diğer lobu etkilememesi için son çare olarak ameliyatla iki lobun birbirinden ayrılması gerekiyordu.

    böylece w.j. ameliyatla beyninin sağ ve sol lobu ayrılan ilk hasta oldu.

    plana göre beynin sağ ve sol lobunu birbirine bağlayan "korpus kallosum" adındaki yoğun sinir liflerinden oluşan bağ kesilecekti. böylece beynin bir lobundaki yaranın, beynin diğer lobunu etkilemesi önlenecekti. sonuç olarak vücudun bir yanında bulunan felç diğer tarafa sirayet etmeyecek ve w.j. kısmen normal bir hayat yaşayacaktı.

    ameliyat başarılıydı ve diğer ameliyatlar bunu izledi. artık w.j.'in her iki lobu arasında iletişimi sağlayacak hiçbir bağ yoktu. ancak w.j.'in hayatında beklenmeyen birçok değişiklikler olmaya başladı.

    örneğin yapılan deneylerden birinde w.j.’e bir ekranın ortasına dikatlice bakması söylendi. bu sırada aynı anda slayt filmiyle ekranın solunda bir "tavuk" resmi, sağında ise bir "kardan adam" resmi hızla gösterildi. bilim adamları gösterilen bu resimlerin beyinde çapraz olarak algılandığını biliyorlardı. yani ekranın solundaki tavuk resmi sağ lop tarafından, ekranın sağındaki kardan adam ise sol lop tarafından algılanıyordu.

    w.j.’e ne resmi gördüğünü söylemesi istendiğinde "kardan adam" diyordu. ama gördüğü şeyin resmini sol eliyle göstermesi istendiğinde örnekler arasında bulunan "tavuk" resmini gösteriyordu.

    testler devam etti ve gerçekler ortaya çıkmaya başladı. konuşma merkezi beynin sol lobu üzerindeydi. w.j.'e "ne gördün" dendiği zaman cevap veren sol loptu ve sol lob ne gördüğünü yani "kardan adam"ı söylüyordu. gördüğünü sol eliyle göstermesi istendiğinde durum farklılaşıyordu. sol eli çapraz olarak beynin sağ lobu idare ediyordu. sağ lobun gördüğü ise "tavuk" resmiydi. sonuç olarak sol eli kontrol ederek cevap veren sağ loptu. o da kendi gördüğünü sol eli kontrol ederek söylüyordu, "tavuk".

    w.j. artık iki tane ayrı insan olmuştu. her iki beyin birbiriyle haberleşemediği için ayrı ayrı bağımsız çalışıyordu. beyin loplarının bu şekilde bağımsız çalışması şüphesiz w.j.’in hayatında beklenmeyen değişiklikler yapmıştı. ancak bu tesadüfi olay ve yapılan testler hangi lobun hangi fonksiyonlarda uzman olduğunu öğrenmemizi sağlamıştır.

    bu ilginç buluş 1981 yılında bilim adamı roger sperry'ye nobel tıp ödülü kazandırdı.
  • beyaz beyaz köpek balıkları neden hiç akvaryumlarda olmaz merak ettiniz mi ? ben ettim işsiz olduğumdan değil bu hayvanlara karşı duyduğum büyük sevgi saygıdan ötürü. araştırdıkça daha çok saygı duymaya başladım, daha çok sevmeye başladım.

    boyları ortalama 4.5 metre olan bu arkadaşların bazıları 6 metre boyunda olabiliyor. tabi bu arkadaşların akvaryumlarda olmamasının sebebi boyutları değil, çünkü dünya üzerinde onların yaşayabileceği büyüklükte bir çok akvaryum var. bu arkadaşların insanlara saldırmasından dolayı insan yemeyi sevdikleri düşünülse bile işin aslı bu değil. aslında tam tersi büyük beyazlar insan etinden hiç hoşlanmazlar çünkü bizim etimiz onların istediği yağ oranını karşılamaz. şimdiye kadar çoğu saldırı insanı yemek için değil, sadece bir ısırık alıp ne olduğunu merak ettikleri için yapılmıştır. biz nasıl ilk defa gördüğümüz bir şeyi elimize alıp çevire çevire inceliyorsak onlarda bunu elleri olmadıkları için ısırarak yapıyorlar.

    şimdi ulan bu hayvanlar insanlar için tehdit oluşturmuyorsa neden akvaryumda tutulmuyoe diye soracaksınız biliyorum. cevabı tam olarak depresyon. büyük beyazlar esaret altında kalmaya dayanamayacak kadar özgürlüklerine düşkünlerdir. özgürlükleri ellerinden alındığı zaman yemek yemeyi ve yüzmeyi bırakarak intihar ederler. (yüzmezlerse ölüyor bu arkadaşlar)

    1955 yılında los angeles marineland bölgesinde yakalanan bir büyük beyaz oşinaryum'da 1 gün dayanabilmiş.

    1992 yılında genç bir büyük beyaz california'da bulunan steinhart akvaryumuna getirildi ve 400.000 litrelik bir havuza koyuldu.yine bu kardeşimiz gün içerisinde intihar etmiş.

    2003 yılında san diego'da bulunan the sea world akvaryumuna yine bir büyük beyaz getirildi ve bu arkadaş burada 16 gün yaşadı. 16 gün sonra bu arkadaşı okyanusa geri bırakmak zorunda kaldılar çünkü diğer bütün köpek balıklarını avlayıp yemeye başladı.

    2004 yılında monterey koyu akvaryumuna bu sefer dişi bir büyük beyaz getirildi. bu arkadaş burada 4.5 milyon litrelik açık deniz sergisinde 6 ay yaşadı. (rekor 6 ay zaten) 6 ay içerisinde hanım kızımı 1 metre daha büyüdü. akabinde psikolojisi bozulduğu için sağında solunda ne kadar köpek balığı varsa hepsine saldırıp öldürmeye başladı. bilim insanları baktılar olacak gibi değil bu hanım kızımızı da serbest bıraktılar.

    yine monterey akvaryumuna sonradan yine büyük beyazlar getirdiler. bu arkadaşların bazıları 10 gün bazıları 4-5 ay sonra kafayı cozurttukları için serbest bırakıldılar. hepsinde görülen semptomların ortak noktası yemek yemeyi ve yüzmeyi bırakıyorlardı.

    2016 yılında çekik gözlü kardeşlerimiz okinawa bilmem ne akvaryumu (telafuz edemiyorum) için yine bir büyük beyaz getirdiler. buraya gelen büyük beyaz'da 3 gün içerisinde yemeyi ve yüzmeyi bıraktığı için öldü.

    peki diğer köpek balıkları akvaryumlarda paşa paşa takılırken bu kardeşlerimizin derdi neydi ? neden psikolojileri bozuluyordu direk yemeden içmeden kesilip kendilerini öldürmeye çalışıyorlardı ? büyük beyazlar hakkında kimsenin tam olarak bilgisi yok, çözülemeyen arkadaşlar bunlar belki de onları böyle kabul edip saygı duymak lazım. şaka şaka bilim insanlarının bu konuyla alakalı bir kaç fikri var tabi.

    1. depresyon

    aynı bizim ömrümüz kadar ömür sürdükleri düşünülürse bu arkadaşlar esaret altına girdiklerini anladıkları zaman depresyona girip ölebiliyorlar.

    2. alan darlığı

    bu arkadaşların boyutları ve vücutlarının şekli düşünülürse sıkıntıya girmeleri olağan görünüyor. köpek balıklarının vücudu torpido gibidir, bu sayede salına salına fazla enerji harcamadan çok uzaklara gidebilirler. canları isterse 11.000 km mesafeyi 99 gün gibi bir sürede yüzebilen bu arkadaşlar canları isterse havaya 8 metre zıplayabilirler (özgürlük bu işte) e bunları yapamadığım yerde ben de köpek balığı olmak istemem, düşünsene kanadın var ama uçamıyorsun sikerler böyle işi diyip ölmek istiyor olabilirler.

    3.açlık

    taa yazının en başında söylediğim gibi bu arkadaşların yemek seçme olayı var. avlarını kovalayıp yakaladıkları için bir akvaryumda bunların önüne en kral yemeği koysan kendileri avlayamadıkları için yemiyorlar. yani bu arkadaşlar insanlar tarafından beslenmeyi kabul etmiyorlar bunun yerine kendi avlarını kendileri kovalayıp yakalamak istiyorlar. he bunu yapamadıkları için mecburen verileni yemek durumunda kalıyorlar ama bu da mutsuzluk ve depresyon getiriyor.

    4. en önemli etken av heyecanı

    yukarıda belirttiğim gibi köpek balıklarının doğasında avlanmak vardır, armut piş ağzıma düş olayından nefret ederler. pusu kuracak, kovalayacak av ihtiyacı duyarlar. öyle akşama kadar televizyon seyredeyim akşam önüme yemek koyulsun bunların tarzı değil. bu heyecanı yitirdikleri zaman batsın bu dünya diyip yüzmeyi bırakıyorlar ve allah rahmet eylesin.

    not: bunu okuyup yakın zamanda asya tarafına gidecek arkadaşlar elbet vardır. lütfen bu asya ülkelerine gittiğiniz zaman köpek balıklarıyla ilgili bir şey tüketmeyin. her sene bu balıkların yüzgeçlerini kesip çorba yapıyorlar. yüzgeçleri kesilen balıklarda doğal olarak ölüyorlar. yine asya tarafında büyük beyazın dişlerini kolye yapıp satan şerefsizler var. almayın amına koim şu kolyeleri yazık günah. belki farkında değilsiniz ama büyük beyazlar okyanus eko sisteminde en büyük role sahip hayvandır ve tahmini şu an dünya üzerinde 3.500 tane kalmış durumda. bu hayvanların nesli tükenirse ebemizin amını tersinden görürüz yapmayın etmeyin.
  • kısırlaştırılan sokak kedilerinin kulağına minik bir çentik atılıyormuş. bunu bugün öğrendim! ben de kulağı o hâldeki canları gördükçe içimden, kim bilir hangi insafsız el yaraladı seni ya da hangi mahalle kavgasında eski kulağı kesiklere dönüştün diyerek veryansın ediyordum. o kadar hatırlarını sorup konuşuyorum da demiyorlar şapşikler! işin aslını öğrenince çok mutlu oldum ve laflarımı geri aldım tabii!*
  • kakanızı yapmanızın psikolojik bir saati olduğu. tabi saati değiştirmek sizin elinizde. biz ailecek iki haftalık bir serüvenin ardından hergün kakamızın saatini bir saat kaydırarak mesai saatlerine denk getirdik. böylece 50tl'lik tuvalet kağıtlarından almaktan kurtulduk. stokta 15 adet var, sene sonuna kadar yeteceğini düşünüyoruz.
  • eren derdiyok frikikten gol atabiliyor
20534 entry daha
hesabın var mı? giriş yap