• "1760'lı yıllarda fransız bir aşçı louvre müzesi yakınlarındaki dükkanında et suyuna çorbalar hazırlamaktadır. "boulanger" adını verdiği dükkanındaki özel baharatlarla zenginleştirildiği bu çorbalar öyle lezzetlidir ki, aşçının da yemeklerinin de ünü yavaş yavaş yayılır. aşçı, bir gün dükkanının camına latince şu cümleyi yazar;
    "venite ad me omnes qui stomacho laboratis et ego vos restaurabo."
    bu yazı şu anlama gelmektedir; midesi mutsuz olanlar bana gelsin, ben onları iyileştiririm.
    işte aşçının kullandığı latincedeki "eski haline getirmek, güçlendirmek" anlamına gelen "restaurare" fiili zaman içinde yemek mekanlarını ifade eden "restaurant" kelimesinin doğusuna neden olur."
    alıntıdır.
    bana mantıklı geldi..
  • aslında çok basit bir bilgiymiş ama bugüne kadar hiç fark etmemiştim dinlerken. belki dikkatinizi çekebilir diye yazmak istedim.

    şarkılarda müziğe söz yazılırken, operada ise tam tersi sözlere müzik yapılıyomuş.

    bu bilgiden sonra opera gözümde bi anda değerlendi.
  • (bkz: sait faik abasıyanık)'ın (bkz: lüzumsuz adam) kitabında (bkz: mürüvvet) adlı hikayesinde bir detay var. öyle ince bir şekilde hikaye içinde hikaye anlatıyor ki siz bunu hikayenin sonundaki ''dedi.'' kelimesinden anlıyorsunuz.

    kitaptaki en tatlı alıntı: "bir sene kahvemi içerken onu seyrettim. her gün bir zariflik, bir güzellik, bir buluş, bir başkalık gelip ona, kuş gibi yuva yaptı." (bkz: ayten)
    insan sevdiği insanı mutlu mutlu kahve içerken izlediğinde, kuşlar gelir kalbine yuva yapar zaten.
  • şerit metrelerin başındaki kancanın çok az (1.5mm kadar) sallanmasının nedeni, o kancanin 1.5mm kalınlığında olması ve bu kalınlığın bir kutuyu içinden ya da dışından ölçerken neden olduğu hatayı telafi etmesiymiş.

    #mindblow

    https://youtube.com/shorts/m9kmam7niks
  • diğer primat akrabalarımızdan daha güçlü bir ısırma kuvvetine sahip olsak da ortalama insan ısırma kuvveti sadece 162 psi'dır. bir nil timsahı ise insandan 30 kattan daha güçlü bir ısırığa sahiptir.

    en güçlü insan ısırması rekoru ise 1986 yılında florida üniversitesi diş hekimliği fükültesi'nde gnatodinamometre ile yapılan test sırasında ortalama bir insandan 6 kat daha güçlü ısıran richard hoffman'a aittir. (guinness world records)

    en güçlü ısırığa sahip olan 10 hayvan:

    10) sırtlan: 1100 psi
    9) boz ayı: 1160 psi
    8) kutup ayısı: 1200 psi
    7) goril: 1300 psi
    6) kaplan köpekbalığı: 1350 psi
    5) jaguar: 1500 psi
    4) hipopotam: 1800 psi
    3) amerika aligatoru: 2125 psi
    2) tuzlu su timsahı: 3700 psi
    1) nil timsahı: 5000 psi

    psi: ingiliz tartı sistemindeki birimler kullanılarak oluşturulan basınç ya da gerilim birimidir. inçkare başına düşen libre.
    gnatodinamometre: çiğneme gücünün ölçülmesinde kullanılan aygıt.

    kaynak: science focus
  • "ilk kez cinsel ilişkiye girmiş kadınlarda %80 oranında kanama görülmez."

    bu bilgiyi sırf bu olaydan dolayı cinayetler işlendiği için yazdım yoksa bilenler çoktur belki de bu bilgi ile 1 kadının cinayetini önlemişimdir kim bilebilir :) onları saçma sapan şeylerle yaftalamayın anatomi öğrenin
  • türk kahvesi haricinde ülkedeki tüm kahvelerin aşırı miktarda tüketilmesi sonucunda kişide ilerleyen zamanlarda lokalize vitiligo oluşabilir. bu entryi de an itibariyle ders için nescafe ice içerek yazdım :p
  • eski mısırlılar bazı hastaları küflü ekmek yedirerek tedavi ettiler . beş bin yıl sonra, 1928 yılında bilim adamı alexander fleming, penisilinin bakterilerde antibiyotik olarak büyük bir etkisi olduğunu keşfetti. o zaman ekmeğin konuyla ilişkisi neydi? ekmek çürüdüğünde, bir salgı salgılamaktaydı. 5.000 yıl önce mısırlılar tarafından bilinen bazı bakteri türlerini tedavi etmek için kullanılan en ünlü antibiyotik olan penisilinin türetildiği penicillium adlı mantarın gizemine mısır medeniyeti ulaşmıştı. fleming’in çalışmalarını inceleyen ingiliz bilim insanları howard florey ve ernst chain 1939 yılında penisilini laboratuvar ortamında saflaştırmayı başarır. 1940 yılında farelerle yaptıkları deneyde penisilin ilacının enfeksiyon kapmış fareleri iyileştirdiği sonucuna ulaşırlar. 1941 yılında ise ilaç ilk defa bir insan üzerinde kullanılır. bahçesinde çiçekleri budarken vücuduna diken batan ve bu yüzden enfeksiyon kapan bir polis memuru, florey ve chain tarafından tedavi edilir ve hastada iyileşme gözlemlenir, ancak yeteri kadar penisilin üretilemediği için hastalık yeniden nükseder ve polis memuru hayatını kaybeder. daha sonra yapılan çalışmalarda araştırmacılar birden fazla insanı tedavi etmeye yetecek kadar penisilin üretmeyi başarır ve bu şekilde benzer özellikteki hastaları iyileştirirler.

    not: günümüzde sakın küflü ekmek yemeyin, ölebilirsiniz. buradaki paylaşım öneri veya tavsiye değildir, sadece bilgilendirme amaçlıdır. küf dediğimiz şey bildiğiniz mantardır. yararlı mantarlar gibi zararlı mantarlar da vardır. bazıları aflatoksin denilen bir madde üretirler ve bu karaciğer hasarına neden olur ve hayatta kalırsanız karaciğer nakli olmak zorunda kalırsınız. aman dikkat…
    görsel
  • olası bir kıyamet senaryosunda, karantina halinde evde depolayabileceğimiz yıllarca bozulmayan gıdalar;

    bal:
    eski mısır mezarlarını kazan modern arkeologlar, 2015 yılında mezarların içinde bulunan eşyaların arasında tazeliğini yitirmemiş 3 bin yıllık bal kapları bulmuştur.
    bal, düşük bir ph değerine sahiptir ve neredeyse içeriğinde hiç su yoktur ancak şeker yüklüdür. balın bu özellikleri, arı kovanını bakterilerden uzak tutmaktadır. ayrıca, bal doğal olarak asidiktir. yaklaşık olarak 3 ila 4.5 arasında bir ph değerine sahiptir. balın asidik olması, içinde büyümek isteyen hemen hemen her organizmayı öldürecektir.
    balınız kristalleşirse, kolayca yeniden sıvılaştırabilirsiniz. cam kavanoz içinde bulunan balı sıcak suyun üzerine yerleştirerek (ama kesinlikle kaynatmadan) ilk günkü görünümünü elde edebilirsiniz.

    şeker:
    bakteriler çoğalmak için suya ihtiyaç duyar. doğru saklandığında su içermeyen şeker de bu yüzden bakterilere yaşam alanı sunmaz. yani gıdaların bozulmasına yol açan bakteriler şekerde barınamazlar. sonuç olarak şekerde doğru saklandığı taktirde tıpkı bal gibi hiç bozulmaz.

    tuz:
    tuz kuru saklandığı takdirde on yıllar boyunca kalitesini korur. tuzun muhafaza edici nitelikleri diğer bazı gıdaları da saklanabilir kılar. örneğin, tuzlanmış et ya da salamura zeytin bu gıdalardandır.
    sonradan iyot eklenmiş tuzlar 5 yılda bozulabilir.

    akçaağaç şurubu:
    açılmamış bir şişe akçaağaç şurubu süresiz olarak saklanabilir. ve açtıktan sonra bile, buzdolabında tutarsanız 1-2 yıl kullanabilirsiniz.

    mısır nişastası:
    serin ve kuru bir yerde saklandığında, on yıllarca yemek için güvenlidir.

    sirke:
    beyaz sirke yüksek oranda asit içerdiği için bozulmaz. ancak bu, katkı maddesi içeren normal sirkeler (örneğin koyu balsamik) için geçerli değil. zira sirke, uzun süre saklandığında fermantasyona uğrayabilecek şırayı ihtiva eder.

    pirinç:
    sıkıca paketlendiğinde aralarında böcek yumurtası olmadığı sürece uzun süre bozulmaz
    pirinç saklamak için en uygun sıcaklık 4,5 ° c veya daha düşük sıcaklıktır. pirinçleri cam kavanozlar içinde 20-30 yıl saklayabilirsiniz ve aroma veya besin değerini kaybetmez.
    kutuyu veya poşeti açtığınızda, taneleri taze tutmak için pirinci hava geçirmez bir kapta veya bir dondurucu poşette saklayın. (bu kuralların uygulanmadığı tek pirinç türü, lif açısından zengin kahverengi pirinçtir. yaklaşık 6 ay sonra sertleşmesine neden olan yağlar içerir.)

    süt tozu:
    kapağı açılmadan kavanozda 10 yıla kadar dayanabilir.

    zeytin:
    uygun koşullarda saklanan zeytinler 3 ile 5 yıla kadar dayanabilir.

    sızma hindistan cevizi yağı:
    yüksek doymuş yağ içeriği nedeniyle, sızma hindistan cevizi yağı uzun süre kullanılabilir.

    konserve ton balığı:
    uygun şekilde saklandığında et ve balık gibi düşük asitli konserve ürünler 5-7 yıla kadar taze kalıyor. bunun nedeni, steril olmaları ve bakterilerin oraya girip zarar vermesini imkansız hale getirmesidir. lakin konserve ne kadar yeni olursa olsun, bir kutu şişiyor veya sızdırıyorsa içindekileri asla yemeyin.

    hardal:
    açılmamış hardal 3 yıla kadar dayanabilir.

    patlamış mısır:
    patlamış mısır taneleri açılmadan hava geçirmez bir kapta saklanırsa çok uzun süre bozulmadan dayanabilir.

    kuruyemiş:
    kurutulmuş meyvelerin kullanım süresinin dolması yaklaşık 2 yıl sürer. çok daha uzun süre dayanmalarını sağlamak için dondurucuya atın. (yemekten önce onları oda sıcaklığında çözdürdüğünüzden emin olun.)

    çikolata:
    genel olarak sütlü çikolata 1 yıl, bitter çikolata 2 yıl, yüksek oranlarda kakao yoğunluğuna sahip dark çikolatalar ise 5 yıla kadar dayanabilir.

    yüksek alkollü içkiler:
    rakı, votka, cin, rom ya da viski gibi 40 derece ve üzeri yüksek alkollü içkiler güneş altında veya sıcak ortamda kalmadıkça, kapaklarından alkolleri ve aromaları buharlaşmadıkça bozulmazlar. ancak yıllar içinde sıcak ortamlarda kapaktan bazı aromatik maddeler uçabilir. öte yandan içkilerin "dinlenmesi" fıçı içinde olur, cam şişeye girdikten sonra sert içkilerin özelliklerinde olumlu bir değişme olmaz. kapakları bir kez açıldıktan sonra bozulma işlemi başlayacaktır.

    https://www.eatthis.com/food-that-doesnt-go-bad/
    https://www.smithsonianmag.com/…shelf-life-1218690/
hesabın var mı? giriş yap