• en sevdiğim pastane ürünü olan domatesli kaşarlı boyozumun bi adının olduğunu, adının da 'acar' olduğunu daha bu sabah öğrendim.izmir'de birsürü şubesi olan acarlar unlu mamullerinin akıl edip piyasaya sunduğu ürün olmasından mütevellit adı böyleymiş.
  • ketçap pas çözücü olarak kullanılabilir
  • ingilizce "in", "on" kullanım farkını yazan şu an itibariyle 650 favori almış. bu bilgiyle ufkunu katlayanların, ingilizce bilmediğini gösterir ama yazanı tebrik ederim bize bir kez daha ne kadar çok kişinin cv'lerinde ingilizce biliyorum diye yazıp bilmedikleri gösterdiği için.

    "ingilizce öğretmenlerinin ingilizce bilmemesi" başlığına dahi yazılabilirmiş bu ingilizceye giriş (fundamental level) bilgisi.
  • öncesinde yılda binlerce mağaza açan starbucks, 2008'de 600 mağaza kapatmak, 12.000 çalışanı işten çıkarmak zorunda kaldı ve hisse değeri %73 düştü. aşırı büyüme geri tepti ve müşteri memnuniyeti azaldı.

    howard schultz 2008 yılında ceo'nun işini devraldı ve “starbucks bir bankadır” klişesine yol açan bir program başlattı. bugün, bu “banka”nın 24 milyondan fazla üyesi ve "mevduat" olarak 1,6 milyar dolar var.

    starbucks tarafından tasarlanan ön ödemeli hediye kartların, para yatırılan mobil uygulamanın, hediyelerin ve avantajların dahil olduğu sadakat programı alışkanlık yarattı ve müşterileri mutlu ederek kendine çekti. starbucks bu program sayesinde denetlenmeyen bir banka gibi çalışmaktadır. tabii yasal olarak bir banka değildir, çünkü yatırdığınız para sonrasında tekrar para olarak değil, yalnız kahve ve diğer ürünler olarak geri alınabilir.

    starbucks için, karta yatırılan miktar, etkin bir şekilde bir "banka mevduatıdır". bir yükümlülük olarak kaydedilir ve bu fonlar iş amaçlı hemen kullanabilir.

    starbucks, sadakat programı hesabında toplu olarak 1,6 milyar dolarlık bakiyeye sahip. bu herkese çok büyük gelmese de, abd genelindeki bankaların %85'inin varlıklarından fazladır. ayrıca starbucks kendisinde tuttuğu bu para için hiçbir faiz ödemesi yapmaz ve bankalar gibi bu mevduatı sigortalamaz.

    bir müşteri starbucks hesabına yatırdığı parayı unutursa veya herhangi bir nedenle hiç kullanmazsa, buna breakage denir. starbucks'ın yıllık raporuna göre, 2019, 2018 ve 2017 mali yıllarında sırasıyla 125 milyon dolar, 155.9 milyon dolar ve 104,6 milyon dolar breakage geliri elde edildi.

    bu açılardan bakıldığında starbucks neredeyse yeni nesil bir banka ya da fintech olarak değerlendirilebilir.

    kaynak:
    https://www.indiatimes.com/…ulated-bank-563957.html

    https://www.finextra.com/…-grew-its-deposits-to-16b
  • ufkunuzu açacak minik bilgiler:

    #139600988: 6.992 km'lik amazon nehri üzerinde tek bir köprü bulunmamaktadır.

    #139600640: vücudumuzda en çok enerji tüketen organımız beyindir. enerjimizin %20'sini tek başına kullanır.

    #139600944: mussolini, ingiltere kralı beşinci george tarafından şövalye ilan edilmiştir. birleşik krallık'a savaş ilan ettiğinde şövalyeliği geri alınmıştır.

    #139600890: kevlar, arabalar için daha hafif lastikler üretmek ve sürüş maliyetini düşürmek amacıyla tasarlanmıştır. sonrasında zırh olarak kullanımı yaygınlaşmıştır.

    #139600869: volvo kelimesi latince "yuvarlanıyorum" anlamına gelmektedir. firma ticarete bilyalı rulman üretimi ile başlamıştır.

    #139600796: jessica isminin bilinen ilk kullanımı shakespeare'in "the merchant of venice" (venedik taciri) oyunundadır.

    #139600736: atlar maksimum eforda 15 "beygir gücü" (hp) üretebilir.

    #139600612: mona lisa, louvre müzesi'den çalınıp, iki yıl boyunca kayıplara karıştığı 1911 yılına kadar ünlü değildir. bugün ise dünyanın en bilinen ve en popüler sanat eserlerinden biridir.

    #139600585: miguel de cervantes'in don kişot eseri, tüm zamanların açık ara en çok satan romanıdır. 500 milyondan fazla kopyasının satıldığı tahmin edilmektedir.

    #139600439: adolf hitler, benito mussolini, napoleon bonaparte ve büyük iskender'in kedilerden korktuğu iddia edilir.

    #139600688: antarktika'nın etrafını çeviren ve beşinci okyanus olan güney okyanusu, national geographic tarafından resmi olarak 2021 yılında tanınmıştır.
  • zaman diye somut bir kavram yoktur.

    tamamen insanoğulunun kıyas yapabilmesi için yaratılmış soyut bir kavramdır.

    geçmiş veya gelecek yoktur. sadece an vardır.

    an dediğimiz de fiziksel varlığın durumudur.
  • bangkok’un gerçek adının
    ‘krung thep mahanakhon amon rattanakosin mahinthara ayuthaya mahadilok phop noppharat ratchathani burirom udomratchaniwet mahasathan amon piman awatan sathit sakkathattiya witsanukam prasit’ olduğunu öğrendim. yani bangkok aslında kısaltmaymış, bugün thai iki arkadaşım söyledi uzuun uzuuuun. bana biraz fırtınada doğan, zincir kıran, anasının bi denesi, babasının göz bebeği khaleesiyi hatırlattı ama bilemedim. kızlara ‘siz tr’nin tüm illerini çok rahat ezberlersiniz’ dedim. sırf kibarlıktan ezberlerler mi diye düşünmedim değil.
  • halk arasında jako ya da gri papağan olarak bilinen papağanlardan olan alex'in hikayesi oldukça ilginç.

    ismi, "avian learning experiment"ın (kuşların öğrenimi deneyi) kısaltması olan alex, dünyada bir soru soran ilk ve tek hayvan olarak tarihe geçmiştir. bunun ne denli sıra dışı olduğunu anlamak için yıllardır bilimsel araştırmaların konusu olan şempanze, orangutan gibi zeki kabul edilen primatların dahi asla insanlara soru sormamış olduğunu anımsamak yeterli.

    üstelik alex'in sorduğu soru özünde basit bir soru da değil ve varoluşsal kabul edilebilecek bir soru. ona bazı renklerin öğretildiği bir seanstan sonra aynada kendini gördüğünde "what color?" (hangi renk) diye soruyor çünkü gri az önceki seansta ona öğretilen renklerden biri değil.

    alex, 100'den fazla kelime biliyordu ve kendisine gösterilen bir objenin rengini, şeklini ve materyalinin ne olduğunu tarif edebiliyordu. örneğin bir anahtarı rengi ve tipi farketmeksizin anahtar olarak tanımlayabiliyordu. sözdizim ve sırayla konuşma konseptlerine de hakimdi.

    bir defasında kendisine bir elma verilen alex, kendi kelimesini üreterek buna "banerry" der. bunun alex'in daha alışık olduğu muz ve kiraz (banana, cherry) kelimelerinin bir karışımı olduğu düşünülüyor. yani alex bir şeyleri yaratıcı şekilde, kendince yorumlayabilme kabiliyetine de sahipti. bunun bir başka örneği de bir doğum gününde kendisine pastası ikram edildiğinde bunu "sweet bread" (tatlı ekmek) diye tanımlaması.

    eğer "wanna banana" (muz istiyorum) dediğinde kendisine fındık verilirse ya sükunet içinde araştırmacılara bakarak muzun gelmesini bekliyor, ya da isteğini tekrar ederek fındığı araştırmacılara fırlatmak suretiyle veya başka şekilde memnuniyetsizliğini belli ediyor.

    araştırmacıların uzun süren testlerinden, soru maratonlarından sıkıldığında "wanna go back" (geri dönmek istiyorum) diyor ve kafesine gitmek istediğini belirtiyor. genel olarak gitmek istediği yerleri "wanna go .." kalıbını kullanarak tarif ediyor. eğer istediği yere götürülmezse bunu açıkça protesto ederken, istediği yere götürüldüğünde sorunsuz şekilde takılıyor. araştırmacılar kızgın gözüktüğünde onlara "i'm sorry" (özür dilerim) diyerek durumu yumuşatmaya çalışıyor.

    2007'de, daha 31 yaşındayken beklenmedik şekilde hayata veda ediyor alex; beklenmedik olmasının sebebi bu papağanların ortalama ömrünün genelde 45 yıl civarı olması. onu daha bir yaşındayken kuşların öğrenim kabiliyetleri üzerine yaptığı araştırmalar için bir pet shop'tan satın alan irene pepperberg, alex'in ölümüne o kadar üzülüyor ki neredeyse tüm araştırmalarını yarıda bırakıp inzivaya çekilecek oluyor. sonrasında ise "alex and me" (alex ve ben) adında harika bir kitap yazıyor ikisinin hayatlarının kesişiminin hem kendi, hem de bilim dünyasını nasıl değiştirdiğine dair.

    alex'in ölmeden önceki son sözleri, sahibi irene'e söylediği "you be good, i love you. see you tomorrow." (iyi ol, seni seviyorum. yarın görüşürüz.) olmuş. bu sözler, irene her gece laboratuvarı terkederken alex'in ona söylediği sözlerin aynısıymış.

    alex'in sorulan sorular ve irene'le olan etkileşiminin bir kesitini şu videoda izleyebilirsiniz.
  • ücret ödemeden yabancı dil öğrenmenizi sağlayacak bazı siteler (bkz: #139605795)
  • bir maymunu ölümden sonra gideceği maymun cennetindeki sınırsız muzla elindeki muzu vermeye asla ikna edemezsiniz.
hesabın var mı? giriş yap