• dünyanın ilk akıllı telefonu, 1993’te florida’da kablosuz dünya konferansı’nda bellsouth cellular tarafından sunuldu. ıbm tarafından tasarlanan simon adı verilen cihazın dokunmatik lcd ekranı vardı ve fiyatı 899$’dı. o zaman sadece 2000 tane simon yapılmıştı.

    günümüz kullanıcısı eline alsa kocaman ve ağır siyah bir kutu gibi göreceği dünyanın ilk akıllı telefonu simon o tarihte telefon özelliklerini çeşitli bilgisayar yetenekleri ile birleştiren ilk taşınabilir tasarımdı.

    yazılım içeren ilk cep telefonu olan ve abd’de 15 eyalette tam 50 bin adet satan ıbm simon’ın şarj ömrü sadece 4 saatti.

    simon
  • kapıcılar kralı ile çöpçüler kralının iki ayrı film olması.
  • neandertallerin, homo sapiens ile çiftleşmesi ve bugün bazı insanların %4 oranında neandertal geni taşıması.
  • kelimelerin etimolojik kökenlerini öğrenmeye ve araştırmaya meraklı biri olarak; "damacana" sözcüğünün hikayesi bir hayli ilgimi çekmişti.

    rivayete göre, 1347 yılında napoli'deki krallığından sürülen kraliçe jeanne, provence'a iltica etmek üzere yola çıkar. lâkin yolda şiddetli bir fırtınaya yakalanınca, günümüzde güneydoğu fransa'da côte d'azur bölgesinde yer alan saint-paul-en-forêt yakınlarındaki bir köyde camcılık işiyle uğraşan bir adamın kalesine sığınır.
    kraliçe, geceyi geçirdiği bu kalede adamın şişeleri nasıl yaptığını görmek ister. kraliçenin isteğini yerine getiren camcı, cam kamışına üflemesi ile yaklaşık 10 litre hacminde kocaman bir cam şişe meydana getirir. durum karşısında şaşkına dönen adam, şişeyi korumak için hasırla sarar ve bu şişeye kraliçenin anısına "kraliçe jeanne" (reine jeanne) adını koyar. dönemin hükümdarı ise kendisinden bu şişeye "lady jeanne" (dame-jeanne) ismini vermesini ister.

    böylece, o dönemden sonra üretilen bu büyük cam şişelerine dame-jeanne adı verilir. zamanla dame-jeanne kelimesi demijohn'a evrilir, oradan da dilimize "damacana" olarak geçer.
  • gülmek güzel bir şey değil mi? ama toplumsal olarak neyi ifade eder? toplumları etkiler, peki salgını olabilir mi? gülme salgını diye bir şey olabilir mi mesela?

    mizah ne kadar bireysel algılansa da aslında müthiş bir iletişim şeklidir. farkına vardın mı peki; yalnızken çok gülmediğin bir şeye başkalarıyla daha çok gülersin. evet aynen öyle.

    gülmek başta da dediğim gibi insanları birbirine yakınlaştırır ve iletişimini güçlendirir, genelde komik kişiler daha çok sevilir ve onunla konuşması keyif verir. çünkü onun bu yeteneğinden dolayı iletişimi güçlüdür ve kendine daha yakın görürsün.

    bazen bir insana neye güldüğünü bilmeden bile gülebilirsin, çok güçlü duygular uyandırır insanda.

    toplum içerisinde bir şeye gülünmeye başlandığında genelde bulaşıcı bir etkisi vardır. bunu da fark etmişsindir. bir duruma/olaya gülünür ve yayılarak bulunduğun grup gülmeye başlar. gülmek bulaşıcıdır.

    hatta başta söylediğim gülme salgını adında bir vaka vardır. 1962'de afrika'da bir katolik lisesinde kızlar arasında bir gülme salgını başlıyor, salgın eve döndüklerinde anne ve kız kardeşlerine geçer. hıçkırık ve ağlamaya karışan bu gülme krizleri insanları yemek yemekten bile alıkoymuş ve çoğu insan tükendiği için bitmek durumunda kalmış. sıkı durun bu salgın yaklaşık 18 ay sürmüş.

    (bkz: taganyika gülme salgını)
    ayrıca bir başka ilginç vaka (bkz: 1518 yılındaki dans salgını)
  • bbc earth'de yayınlanan horizon end of the solar system - güneş sisteminin sonu isimli yapımda öğrendiğime göre amerika'da bazı yerlerde ölçekli güneş sistemi modelleri bulunuyormuş.

    güneş sisteminin sonu yapımında bahsedilen model ıllinois'deki peoria riverfront museum bünyesinde yer alan ve eris gibi cüce gezegenlerle beraber çapı yaklaşık 100 kilometreyi bulan bir model:

    https://www.peoriariverfrontmuseum.org/…olar-system

    model güneşi temsil eden ve yaklaşık 11 metre çapındaki bir mozaik ile başlıyor. yanlış duymadıysam bu güneş mozaiği güneşten yaklaşık 99 milyon kat küçük. (1)

    güneşi temsil eden bu mozaikten güneş sisteminindeki gezegenlerin güneşten gerçek uzaklıkları ölçeklendirilerek oluşturulmuş rotalara doğru yola çıkarsanız sırasıyla güneş sistemindeki gezegenlerin, merkezdeki güneş mozaiğine oranlanmış üç boyutlu modellerine ulaşıyorsunuz.

    park ve havalimanı gibi alanlara yerleştirilen modeller yukarıda yazdığım gibi güneş'i temsil eden mozaik ile oranlanılarak konulmuş ki insanlar sadece güneş sistemini büyüklüğünü değil aynı zamanda gezegenlerin de büyüklüklerini rahatlıkla kavrayabilsin.

    örneğin dünya bir voleybol topu büyüklüğünde(2) modellenmiş iken mars bir tenis topu kadar(3), plüton ise bir lolipop şekerinin büyüklüğünde(4) modellenmiş.

    modelin başlangıç bölümü yani güneş mozaiğinin havadan görüntüsü: video

    internette görsellere bakarken ıllinois'deki bu modelin yanı sıra bir tane de wisconsin'de böyle bir ölçekli güneş sistemi modeli buldum:

    http://www.spaceplace.wisc.edu/planettrek.shtml

    wisconsin'deki modelde ıllinois'dekinin aksine üç boyutlu modeller değil şu tip bilgi panoları kullanılmış(5).

    bu arada tuzla ile cevizlibağ arası sefer yapan meşhur 500t otobüs hattının uzunluğu 73 kilometre olarak geçiyor ve doğrusal olmasa da wisconsin'deki gibi doğu batı ekseninde uzanıyor(6).

    yani güneş'den plüton'a kadar uzanacak bir ölçekli güneş sistemi modelini istanbul'da da kurmak mümkün gibi.
  • fenerbahçenin şampiyon olduğuna şahit olmak
  • aşkın acıttığı gerçeği
  • cd den pc ye oyun atabildiğin o an
  • b12 tahlil sonucudur efendim.

    2 yıl önce eklemlerimin yumusak olduğunu söylemişti bir doktor , kanımda b12 normal seviyede olsada verdi eklemlerin sertleşir dedi.

    bunu söledikten 1 yıl sonra verdiği ama ecza dolabında duran b12 hapını (bkz: benexol) 9 ay boyunca düzenli kullandım.

    aslında sabah alarmımdan önce uykumu tamamen almış şekilde uyanmama ek olarak ufkumda bir genişleme olmuştur. zihnim açılmıştır .

    sonrasında saç dökümmem için verdiğim tahlil sonucunda b12 seviyemin 890 a kadar vurduğunu gördüm.

    daha da ufkum açıldı.
hesabın var mı? giriş yap