• boş işlerle uğraşmayı bırakıp insan yetiştirmeye önem vermek. torpili bırakmadan kaliteli öğretmen değil kaliteli insan dahi yetiştirmek zor. türkiye de mevcut şartlarda kaliteyi arttırmak çok zor. ama eğitim alanında yapılacak bir kaç tane kanunla mükemmel bir eğitim seviyesine ulaşılır. eğitimde önde gelen ülkelerin eğitim seviyesi araştırılabilir. bununla ilgili ülkenin önde gelen eğitimci-öğretmen-akademisyenleriye görüşmeler yapılarak fikirleri sorulabilir.en önemlisi de bir kere eğitimin özerk bir yapıya kavuşturulması gerekir. siyasetin eline bırakılmış bir eğitim sisteminin biryere varması söz konusu olamaz. öğretmen konusu çok önemlidir. bir bireyin ne olduğundan çok nasıl olduğuna bakılması gerekir.buda onun alacağı eğitime bağlı tabiki. buda kaliteli öğretmenlerin vereceği eğitimle mümkündür.
  • bir öğretmen olarak üniversite puanlarının arttırılarak,eğitim fakültelerinin kontenjanlarının düşürülerek öğretmen kalitesinin arttırılacağına kesinlikle katılmıyorum,katılmakta istemiyorum. öğretmeyi sevmek,yararlı olmaya aşık olmak ygs ya da lys den aldığımız puana bağlı değil maalesef.nice bölüm birincileri ne öğretmen demeye bin şahit isterken,bölüme çok zor girmiş öğrencilerin harika işler çıkardığını ve aydın öğretmenler olduğunu görüyoruz.herkes çok biliyor çünkü ülkenin tek derdi öğretmenin tatili,maaşı.nefes nasıl alsınlar siz nasıl istersiniz??
  • öğretmene ve öğrenciye uygulanacak mantıklı bir disiplin kesinlikle işe yarayacaktır. dayanamayan hiç zorlamadan sistemin öngördüğü başka alanlarda faaliyetine devam edebilir. hiç kimse istemediği yerde hayatını sürdürmek zorunda değil neticede.
  • başta öğretmenlere sahip çıkmamız gerekiyor. her gelen geçenin öğretmenleri itibarsızlaştırmasına izin verilmemeli.

    ikinci olarak standart bir sisteminin oturtulması gerekiyor artık. iki senede bir sistem değişikliği yapmak sadece öğrenciyi değil, öğretmenin eğitim kalitesini de etkiliyor.

    müfredatlar, politikanın reklam aracı olmaktan çıkarılmalı. belli bir müfredat olmalı. gelişmeler oldukça sadece küçük eklemelerle denge bozulmadan müdahale edilmeli.

    öğretmenler motive edilmeli. onları yaptıkları işin ne kadar değerli olduğunu hissetmeleri sağlanmalı. bunu sadece maaşlarında hafif bir zamla sağlamaya çalışılmaktan vazgeçilmeli.

    eğitim fakülteleri, üniversiteyi sadece üniversite mezunu olmak için okuyanların tercih edebileceği bir bölüm olmaktan çıkarılmalı. işin ciddiyetinin farkında ve bu işi gerçekten yapmak isteyenlerin tercih edebilecekleri bir bölüm haline getirilmeli.

    mulakatlar ve sınavlar olmalı. ama bunlar gerçekten hakkıyla ve adam kayırma olmadan uygulanmalı.

    seminerler ve eğitim programları artmalı. ama bu programlar gösteriş amaçlı değil, daha iyi bir kalite için yapılmalı.

    en önemlisi ise başta dediğim gibi öğretmenlere sahip çıkılmalı. geleceğimizi şekillendiren bu insanlara karşı çok acımasız davranılıyor. bunlar bu tür muamelelerin çoğunu hakketmiyor.
  • ogretmenlik okuyanlara sadece gerekli teknik dersler degil bunun yaninda biraz daha genel kultur, sanat dersleri de verilmesi.
  • senelerdir, öğretmen olabilmek üzere at gibi koşmayı bilen öğretmenlerimize rate puanı verip aldıkları başarıyı öğrencilerinin başarısına göre hesaplayıp o puana göre maaşlarını puan çarpanlarına göre yatırmak ile mümkün. 200 lira daha fazla alabilmek için yardıracaklardır.

    not: ortaokulda benim türkçe dersine matematikçi girdi, valla!
    ek not: milli eğitim bakanlığı ilgililerse yeşillendirsinler detaylarını şıkır şıkır yazarım....
  • işi uzmanları ele alsın, diğer her b.ku bildiğini sanarak konuşanlar sussun...
  • öncelikle nitelikli öğrencileri fakültelere almak. ardından yapılandırmacı eğitimi bu ogrencilere vermek iyice öğretmek ancak bunu öğretmene geleneksel egitim vererek yapmamak lazim. yaparak yaşayarak öğrenmeyi yaparak yaşayarak öğretmek daha gerçekçi olmaz mı?
  • muhtemelen bir “kacis” meslegi olarak gorulmemesi kaliteyi bir nebze olsun arttirabilir..
hesabın var mı? giriş yap