• 2013'te bir ara sakatlık saçmalaması yüzünden takımın yarısını yedek takımdan oluşturup şampiyonlar ligi çeyrek finali maçına çıkmıştım. karşıda bayern vardı. daha fazla konuşmak istemiyorum...
  • başlığı görmemle birlikte aklıma yaşadığım bu olay geldi. sezon sonu istifa edip oyunu sildim diye hatırlıyorum.
  • 36 yaşındaki ronaldo'nun alınması ve adamın 12 maçta 22 gol atması. bu adam sürekli en iyi oyuncu ödülü alır veyahut 2. olurdu bende bug var herhalde imkansız herif yaşlı diyip dururdum. haklılarmış...
  • fm 2009 olacak sanırım. yeni oyun açıp bu sefer büyük takım alarak bir sezon oynar bırakırım mantığıyla juventusu seçmiştim. ilk sezonda lig şampiyonluğu, italya kupası şampiyonlar ligi ve süper kupayı almıştım.

    fakat en enteresan olan olay şu, ligin bitmesi ile birlikte süper kupayı almadan önce brezilya milli takımından teklif gelmişti. kabul ettim ben de. kabul etmemle birlikte dumur olmam aynı anda oldu. çünkü brezilyanın bir sonraki maçı 3 gün sonra dünya kupası çeyrek final maçıydı.

    dünya kupasını da kazanınca bir sonraki fm çıkana kadar bir daha oynamamıştım.
  • samsunsporla chelsea'ye brathen'le çakıp şampiyonlar ligi kupasını kaldırdığım an.

    hey gidi daniel brathen, koca şehrin çehresini değiştirdiydi.
  • 22 gûnde yapilan 6 maçın 5 tanesinin ayni takima karsi olmasi.

    http://i.hizliresim.com/kenmjm.jpg

    (bkz: why so hibernians)
  • brezilya'ya uzun yıllar sonra dünya kupası sevinci yaşattıktan sonra artık iyice yaşlanan takımda revizyona gittim.ışler yolunda devam ederken ve bana duyulan güven %60 lar seviyesindeyken superclasico gibi gereksiz bir maçta revize ettiğim ve zamana ihtiyacı olan milli takımla arjantin'e 5-1 yenildim diye görevime son verildi.

    şu an ingiltere milli takımı bana hak ettiğim saygıyı ve değeri gösteriyor. bende buna karşılık ingiltere'yi başarıdan başarıya koşturuyorum. brezilya ise benden sonra dünya sıralamasında 1. likten 8. liğe kadar düştü.
  • nuri sahin amk.
    basli basina nuri sahin oha dedirten bir fm olayidir.

    once kontrat bitimine yaklasir, adamla imzalamak istersiniz.
    yok, der.
    bulundugu takimla sozlesme yeniler.
    ardindan yaza dogru bulundugu takim nuri'yi satilik listesine koyar. 6 mio civari bir bonservisle alirsiniz. (4'e kadar dusuyor, acele etmezseniz.)
    nuri'nin keyfi yerindedir, takima katildigi icin cok mutlu oldugunu soyler. (samimiyetsiz gotveren)
    ardindan bir iki sakatlik derken, zaten rotasyon oyuncusu olarak aldiginiz nuri ilk 11'deki yerini kaybeder. 3 mac ust uste oynayamazsa, ilk 11 oynamak istiyorum ben diye gelir dert yanar.
    kupa macinda oynatayim dersin, olmaz.
    koyarsin ilk 11'e, ortalamasi 6.70'tir.
    sikerler diyip kestigin ikinci macta transfer listesine konulmak ister.
    gonderirsin, bu sefer gitmek bilmez, maasini begenmez.
    sonunda watford mi ne almisti bunu, taraftar da bana trip atmisti, nuri'yi niye gonderdin diye. kendimi sikecektim sinirden.

    (bkz: ac milan)
  • psg teknik direktörü iken sezon sonunda başkanın transfer bütçesini 450 milyon euro olarak açıklaması.
  • fm 2009 mu 2010 mu ne oynuyorum, beşiktaş'ın başındayım. ilk sezon öyle böyle geçiyor, hatırlamıyorum kaçıncı oldum ettim. neyse ertesi sezon başlıyor ve ana ekranda beliren haber. fenerbahçe teknik direktörü luis aragones öldü.

    adam yaşlıydı, dede diyorduk ediyorduk da fm direkt gömdü adamı :)
hesabın var mı? giriş yap