• sürekli ağzın işler halde, bir şeyle meşgul olmasına ihtiyaç duyma. ayrıca bu türkçe karşılığı kim bulmuşsa cidden çok yaratıcıymış, tebrik etmek lazım; (bkz: oral fixation).
  • bazılarına göre oral kavitenin* fonksiyonları çok önemlidir. özellikle freud ve takipçilerinin üzerinde durduğu temel konu, psikolojik gelişimdeki oral aşamanın durumudur. bebeğin gelişmesinde oral aşamanın rolünden büyük olduğunu iddia etmektedirler. bir çok nevrotik problemin ve kişilik yapısının bu erken çocukluk döneminde ortaya çıktığını iddia etmektedirler. bu dönemde meydana gelen sapmalar, saplantılar ve fiksasyonlar, bir çok patolojik bireyi doğurmaktadır. buna bağlı olarakta oral kavitenin hassasiyetleri ortaya çıkmaktadır.

    bir çok alışkanlık oral karakter eğilimlerinin yansımasına bağlıdır. fazla yemek yemek, sigara içmek, alkol almak bunlara bağlıdır. oral fiksasyon bazı homoseksüel fantazilerin gelişmesine ve bazı depressif formların ortaya çıkmasına da neden olabilir.
    kaynak: http://www.hipnoz.com/
  • meselâ yeterince meme alamamış bir bebek (hem maddi ve hem de manevi manada) ileride yetişkin insan olduğunda halâ ağız bölgesini aşırı tatmin etme arayışındadır (aynı zamanda merkezi sinir sistemindeki doyum merkezlerini de...) şeklinde açıklanabilecek durumun literatürdeki adıdır.
  • bebeklere 2 yaşına kadar anne sütü verilmesindeki nedenlerden sadece biri.
  • oral saplanma. freud'un tanımladığı psikoseksüel gelişim süreçlerinden biri ve ilki olan oral dönemdeki (0-18 aya tekabül eder) bir aksaklığı temsil eder.

    freud’un kişilik kuramı, yaşam boyunca cinsel dürtünün doyurulma biçimini temel alır. oral dönemde, libido (cinsel dürtünün yarattığı enerji), ağız, dil ve dudaklardadır. libido, ilerleyen yaşla birlikte başka bölgelere geçer. ki freud, bunun için 4 dönem daha tanımlamış malum. libido, yer değiştirmeyip saplanırsa, ilerleyen yaşlarda az önce saydığım bölgelerde patlak verir.

    not: freud'un askeri değilim, hiç olmadım.
  • parmak emme, dudak ısırma, çok konuşma, dedikodu yapma ve çok yemek yeme gibi davranışların nedeni olabilecek durum.
  • ömrünün 6. ayından sonra emmemiş bir birey olarak canlı kanıtı olduğum aksaklık. ayrıca oral evrem boyunca evde hakim olan bir huzursuzluk da söz konusu.

    bu yüzden herkes depresyonda iğne ipliğe dönerken ben içimden iki ben daha çıkardım, üçümüzü yan yana dizdim. bu yüzden kendimi bildim bileli elimi kolumu koparıyorum/dişliyorum. bu yüzden nevrozun sözlük anlamıyım.

    kim ne derse desin. ben freud'u biraz fazla seviyorum.
  • oral bağımlılık. bebekken uzun süre emen, ya da hiç emmeyen kişilerin ilerleyen yaşlarında bu ihtiyacı duymaya devam etmesi. tırnak yeme, kalemlerin kafasını ısırıp, parça pincik etme, hep bundan.
  • bazı insanlar sigara içme bahanesi olarak kullanırlar bunu.
hesabın var mı? giriş yap