• -şiddeti, ölümü, öldürmeyi ve ölmeyi kutsar.

    -sakinliği, galeyana gelmemeyi ayıplar, hamasi duyguları, şoven ve populist söylemleri besler.

    -tevazuyu, hoşgörüyü, özür dilemeyi zayıflık olarak görür.

    -namus mefhumu kadınlar üzerinden hayat bulur, kadına bir mal olarak bakar.

    -empati kurmaz, kendisi ile aynı yoldan geçenleri anlamaz.

    -insanları ezebileceği ilk fırsatta ezer.

    -mağduriyeti, vicdan sömürüsünü çok sever. hep en mağdur olmak ister.

    -gündelik yaşantısının önemli bir kısmını el ne der'e ayırır.
  • üzerimize yapışmış pis yapışkan ahlak örüntüsü. ortadoğululuk içinde kıskançlık, haset, kötülük, samimiyetsizlik, arkadan iş çevirme gibi birçok insani hem de insani olmayan duyguyu barındırır. bu ahlak sisteminin en önemli unsuru ise sadece eleştirip eyleme dökememektir. hepimiz, ülkemiz ve diğer ortadoğu ülkeleri boğazımıza kadar bu ahlak çamuruna batmışız. insanları yaftalar, kendimizi mükemmelleştiririz. çözüm için eyleme geçmeyiz. işte bu yüzden eski dünyanın merkezi bu topraklar hala karışıklık ve kaos içindeler.
  • dönem itibarı ile, bir homo sapiens sapiensin başına gelebilecek en kötü şey.
  • arap sevici yöneticiler sayesinde, üzerimize yapışan yafta.
  • - ölümü yüceltip güzel yaşamayı aşağılamak ortadoğululuktur.
    - dini yüceltip bilime kayıtsız kalmak ortadoğululuktur.
    - lideri yüceltip, iyi sistem kurmayı aşağılamak ortadoğululuktur.
    - imanı yüceltip aklı aşağılamak ortadoğululuktur.
    - duyguları yüceltip mantığı küçümsemek ortadoğululuktur.
    - müteahhitti yüceltip, mühendisi aşağılamak ortadoğululuktur.
    - üniversiteleriyle değil, camileriyle gurur duymak ortadoğululuktur.
    - “alnı secde görüyor” diye, zorba ve hırsız politikacılara oy vermek ortadoğululuktur.
    - imamları yüceltip, filozofları aşağılamak ortadoğululuktur.
    - ev kadınlığını yüceltip, kariyer yapan kadını aşağılamak ortadoğululuktur.
    - kendi çocuklarını amerika’da okutup, halk çocuklarını imam hatiplere zorlamak ortadoğululuktur.
    - sözü yüksek olanı değil, sesi yüksek olanı iyi lider sanmak ortadoğululuktur.
    - kurumsal çözümler üretmek yerine, karizmatik lidere tapmak ortadoğululuktur.
    - hatasından ders alıp öğrenmek yerine, hatasıyla duygusal bağ kurup hayatını bataklığa çevirmek ortadoğululuktur.
    - standart sahibi olmak yerine, düştükçe “beterin beteri var” diye kendini avutmak ortadoğululuktur.
    - başına gelende katkısı olduğunu görmek yerine, hep dış güçleri suçlamak ortadoğululuk.
    - şeytan taşlamaktan ibadet etmeye zaman bulamamak ortadoğululuktur.
    - kendi hayatında hiçbir başarısı yokken, sürekli atalarıyla övünmek ortadoğululuktur.
    - sıkılmış bir yumruğun, açık bir elden daha güçlü olduğuna inanmak ortadoğululuktur.
    yukarıdaki maddelerin birçoğunun dinle ilgili olduğunu görüyorsunuz, neden?
    çünkü ortalama bir ortadoğulunun beyninin %75'i dinle kaplıdır. bu yüzden diğer şeylere çok az yer kalır. onun zihniyetiyle ilgili söylediğiniz her şeyi, dinine saldırı sayar.
    dinle ilgili olmayan konularda pek fikri olmadığı için, dinini ilgilendirmeyen hiçbir eleştiri yapma şansınız da yoktur! üstünüzü ıslatmadan, elinizle balık yakalamanın imkansızlığı gibi bir şey.
    ironik bir şekilde, ortadoğulular ülkelerinin sıkıcılığından kaçıp, nefes almak için turist olarak türkiye’ye geliyor.
    birkaç yıldır, yılın yarısını yurt dışında geçiriyorum. yurt dışında, gittiğim en iyi restoranların en iyi yerlerinde hep arap şeyhlerinin çocukları, yanlarında rus sevgilileriyle oturduğunu görüyorum.
    “kendi ülkelerini modernleştirmek yerine, modern ülkelerde hayatlarını yaşıyor, kendi halklarına da din pazarlıyorlar. ama kendileri son derece dünyevi yaşıyor”
    desem, beni o diktatörlerin polislerinden önce, o yoksul insanlar linç eder. celladına aşık zihniyetteki insanlar için ne yapılabilir ki?
    bu açıklamayı kimseyi ikna etmek için yazmadım. mantığa inanmayan insanların mantıklı argümanlarla değiştirilemeyeceğini bilecek kadar tecrübeliyim. bu hayatta, bazıları akılla öğreniyor, bazıları acıyla. maalesef bu coğrafya, acıyla öğrenenlerin coğrafyası.
    benimki, sadece geleceğe dönük bir “ben dememiş miydim” notu.
    bu topraklarda, her şeyin bir gün anlaşıldığını ama hep geç anlaşıldığını biliyorum. hepsi bir gün neyin ne olduğunu anlarlar, ama hep geç anlarlar!
    az gelişmişlerin kaderi iki kelimede saklıdır: idrak gecikmesi!
    matbaanın 300 yıl geç geldiği bir topluma, mantık da olması gerekenden 30 yıl sonra geliyor. neyin en mantıklı çözüm olduğuna karar vermeden önce 30 yıl kavga ediliyor!
    "coğrafya kaderdir" der, ibni haldun, bizim kaderimiz de idrak gecikmesi!
    mümin sekman
  • hazımsızlık, kindarlık ve düşmanlıktır. batı düşmanlığıdır. aslında batı denen bir şeyin olmadığını, batı diye nitelediği değerlerin evrensel değerler, kurallar, kurumlar haline geldiğini idrak edememek, daha doğrusu eziklik-kindarlık duygusuyla kabul etmemektir.

    ortadoğulunun modern dünyaya kattığı ve bu gidişle de katacağı hiçbir şey yoktur.
    bilimde yoktur, teknolojide yoktur, felsefede, ahlak anlayışında, insan haklarında, hayvan haklarında, doğa haklarında yoktur.

    masaya koyabildiği hiçbir yeni yöntem, anlayış, üretim sistemi, düşünüş şekli, barış önerisi yoktur.

    ortadoğulu kendi varlığını batıya karşıtlıkla tanımlar.
    boşver "kahrolsun batı"yı, sen ne söylüyorsun dendiğinde ortaya koyabildiği bir argümanı yoktur. batıya karşı olmak dışında söylediği hiçbir şey yoktur.
    karşıt olarak yaslandıkları batıyı denklemden çektiğin anda, bir hiç olacaklarının; leş üzerinde birbirini yiyen kurt sürüsü gibi yiyişip sonunda yok olacaklarının da idrakinde değillerdir.

    milliyetçidirler; milletini, tarihini, sosyolojisini, milliyetçilik kavramının tarihsel sürecini bilmezler.

    dindardırlar; kutsal kitaplarını açıp bir kere gerçekten anlamak için okumaz, kendi dinlerinin tarihini bilmez, din felsefesi nedir zerre beyin çalıştırmazlar.

    ama her iki konuda da linç etmeyi iyi bilir ortadoğulu.

    barış önerisiyle ilgili söylediği tek şey içi boş ve yalandan ibaret olan "kardeşlik" kavramıdır. türk-kürt kardeştir. kürt -arap kardeştir. türk-arap-kürt-alevi-türkmen-iranlı-mısırlı-suudi-yemenli-suriyeli, ıraklı-filistinli... hepsi kardeştir.
    zaten sorun da budur. bu topraklarda kardeşlik düşmanlık demektir. anadoludan arap topraklarına kadar her yerde neredeyse tüm ailelerde kardeşler arası küslükler, kavgalar vardır. sorun olmayanların bu sorunsuzluğu da miras paylaşımına kadardır.
    toplumun yapı taşı ailede henüz kardeş kardeşle geçinemez, sevmezken.. toplumlar arası kardeşlik de ancak bu kadar olur. kafalar kesilir, insanlar yakılır, kadınlar dövülür, çocuklar satılır.

    ortadoğulu şunu bir türlü anlamaz;
    kardeş olmak zorunda değilsiniz, insan olmak yeter.

    batı değerlerinin üzerine oturduğu yunan felsefesi ve roma kamu yönetiminin yüzyıllarca müslümanlar tarafından kabul edilmiş üstün değerler olduğunu da bilmez, bilmek istemez ortadoğulu. ecdadım der ama ecdadının e'sinden haberi yoktur. çünkü okumaz, izlemez, araştırmaz, öğrenmez. ama bilir ortadoğulu.

    hazımsız ve kindar ortadoğulu için evrensel değerleri (batılı değerleri) kabullenmek ve insan gibi yaşamak demek, batıya yenilmek demekle aynı şeydir. müslüman olmayan batıya yenilmektense, bataklıkta yaşar ve ölüp öldürür daha iyidir.
    çünkü o katıksız bir ortadoğuludur.
  • amin maalouf ortadoğuluğu, her şeye üzülen ama hiçbir şey ile ilgilenmeyen olarak tanımlamış.
  • sebep değil sonuçtur.
  • türkiye'deki en büyük şemsiye. şucu bucu diye gezen herrrkezzz ortadoğulu.
    şemsiye açılıyor, kimse de tınmıyor.

    kıyafetler aynılaşacak, ne içiyorsak içeceğiz, bardağın dibindeki o aynı tortuyu göreceğiz.
hesabın var mı? giriş yap