• kuzey kore hapishanelerinde gördüğü işkence nedeniyle öldüğü bildirilen amerikalı genç.

    garip olansa, bu başlık altında, tutuklandığı tarihlerde kendisi hakkında "gittiğin ülkenin kurallarına uymazsan başına bunlar gelir, oh olsun sana" mealinde, şaklaban, saftirik, zombi gibi acımasızlığın ötesinde nitelemeler sarf edilmiş olmasıdır. kuzey kore rejimini, diktasını, acımasızlığını savunabilmek adına şu söylenen sözler kan donduruyor. lanet olsun öyle devlete de kuralına da diktatörüne de.
  • amerika-kore gerilimi üzerine hatırladığım genç.

    kore'de sırf otelin duvarındaki posteri aldığı için 15 yıl köleliğe mahkum edilmesinin nedeni, muhtemelen sadece amerikan vatandaşı olmasıydı.

    mahkemede ifade verirken, kameraların önünde ağlayarak "posteri çalmaktaki amacım, kuzey kore halkının çalışma şevkini ve iş ahlakını bozmaktı" demiş/dedirtilmiş; yerinden indirilen bir posterle koca bir halkın iş ahlakı bozulacak ve adamın amacı da bu; yedik.

    netice itibarıyla gencecik bir hayat, belki bir siyasi gösteri, belki de bir gözdağı uğruna söndü.

    bu başlığın altında "zombi gibi yürümesine güldüm ahaha amerikalı ergen, gittiğin yerin kurallarına uysaydın salak" diyenlerin, kanunun işlemediği, neyin suç-neyin yasal olduğunu bilmedikleri bir kaos ortamında kaç gün bir boka bulaşmadan yaşayabileceklerini merak ediyorum.
    muhtemelen çeşitli ilaçlarla uyuşturulduğu için zombi gibi yürüyordu. gördüğü fiziksel ve psikolojik işkenceleri kimse bilmiyor; ona ne gibi ilaçlar veya zehirler verildiğini de...

    ben de kore'yi çok merak ediyorum. ama sanırım hayatımı tehlikeye atıp gitmem; neyle suçlanacağımı, ne yaşayacağımı bilmeden...
  • az önce ailesinin twitterdaki mesajından öldüğünü öğrendim. olayı araştırınca arkasından büyük bir trajedi çıktı. 14 ay ağır çalışma kampında kalmış. koma halinde kuzey kore tarafından serbest bırakılıyor. ülkeye getiriliyor. ailesi çocuklarına kavuşuyor, ama bir daha ne sesini duyuyorlar, ne de çocuk onların yüzünü görebiliyor. nedeni belli değil ama beyin hasarından söz ediliyor. olayların başlangıcı kaldığı otelden çaldığı bir propoganda posteri. amerikalıların ailesinin mesajına yazdığı şeyleri okudum. sonra geldim burayı okudum. vikings dizisinde şu sonradan fransız olan adam eski arkadaşlarına "artık biz kavramı değişiyor" diyor ya, gerçekten öyle. yaklaşım, duygular, düşünceler, beyinlerimizdeki nöronların izlediği patikalar çok farklılaşmış abi. benimki standart tanımıyla içinde yaşadığım topluma yabancılaşma hali de değil. öyle olsa kolay, yine bir mutabakat zemini bulursun iyi kötü. bu daha farklı bir şey. resmen aynı mekanda, ama farklı boyutlarda, alemlerde yaşıyoruz gibi hissediyorum. cinler alemine öyle derler ya, yanımızda, çevremizdedirler, kendi düzenleri vardır ama birbirimizi göremeyiz, dokunamayız falan. bundan farkı yok yemin ederim şu toplum dediğiniz şeyin. diyelim cin geldi "iyi oldu gerizekalıya. başka kültürlere saygı göstermezsen sonun böyle olur" dedi. ne denir bu cine? ayıptır kardeş, yazıktır kardeş, böyle basit bir cürum için insan beyin hasarına uğratılır mı diyip açıklama mı yaparsınız? kar eder mi? etmez. neden, çünkü başka bir alemin yaratığı o da. farkı yok yemin ederim. böyle bir yıkıntı çağı, böyle bir alt üst olma çağı olamaz arkadaş, bir insan bu kadar bitik, paçavra hale gelemez. paralel alem canlısı olsa gerek bunlar.
  • dünyanın en boktan ülkelerinden birine turist olarak giden, koma halinde geri dönen amerikalı turist. o kadar gezecek yer var ne diye bu bok çukuruna gidersin sen arkadaş? oraya sabah akşam o pis rejimi övenler bile gitmiyor.
  • ölmüş.

    senin gibi rejimin mk.
  • kuzey kore'deki bir bucuk senelik tutukluluk suresince ne gibi iskenceler gordugu, nasil komaya girdigi hep muamma kalacak, vefatindan bir hafta once apar topar amerika birlesik devletleri'ne gonderilen amerikali universite ogrencisi. beyninde oksijen yetmezliginden kaynakli hasarlar olusmus ve bir senedir de komadaymis.
  • ölüm haberini okuduğumda gerçekten üzüldüm. ya kardeşim senin ne işin var o ülkede? insanlar kaçmak için ölümü göze alıyor sen gidip turistik gezi yapıyorsun, tabi ajan değilsen..

    muhtemelen konuşturmak için ağır işkenlere maruz bırakmıştır, beyin hasarını açıklayabilecek en basit yöntem kafasını suya sokup sokup işkence yapmak.
  • öldüğü haberini alınca çok üzüldüm doğrusu. mahkemeye çıkarıldığı ilk günden beri takip ediyorum, bu şekilde sonuçlanacağını hiç düşünmedim. obama'nın zamanında hiçbir aksiyon almaması utanç. abd tarihinde leke.

    otto'nun babası, obama yönetiminin olay karşısında kendilerine sessiz kalmalarını söylediğini, trump yönetiminin ise otto'yu geri getirdiğini söylüyor. tabi komada geldiği için kısa bir süre sonra yaşamını yitiyor.

    geri getirilme trump'ın öncülüğünde gizli diplomatik bağlantılarla olmuştu. gönderilen delege joseph yun, kore başkenti pyongyang'a giderek insan hakları gerekçesiyle otto'nun alınması için taleplerde bulunmuş ve otto komadayken tahliye edilmişti.

    ayrıca trump'ın, ölüm haberi sonucundaki açıklamaları için: independent
  • kendi halkına zulmeden korkunç bir rejim tarafından öldürülmüştür.

    (bkz: kuzey kore)
    (bkz: diktatörlük)
    (bkz: monarji)
hesabın var mı? giriş yap