• otomobilseverler bilir bazı modeller vardır böyle çok zarif, kuğu gibi görünür hemen herkese. mesela mercedes 300sl böyle bir araçtır. ne kadar bakarsanız bakın eksiklikleri, olumsuz yönlerini bir anda görmez olur, yalnızca siz ve o makine arasındaki enteresan ilişkiyi, çekimi hissedersiniz.

    işte panther tankı da böyledir. 2.dünya savaşı'nda üretilen en zarif tanktır. insan öldürmek için tasarlandığını düşünmezseniz o süspansiyonlarındaki harika işçiliğe, neredeyse bir spor araba gibi tasarlanmış aerodinamik gövdesine, işçiliğindeki harika detaylara hayranlıkla saatlerce bakabilirsiniz.

    kendisinin hikayesi almanların sovyetleri işgali ile başlar. sovyetlerin bir şekilde üretmeyi başardığı t-34 tankı alman piyadesi ile tank gücü üzerinde deprem etkisi yarattığından almanlar hemen bir tane ele geçirir bu tanktan ve inceleme için albert speer'in ellerine teslim ederler. speer oturur, tankın incelenip zayıf yönlerinin tespit edilerek kendisine karşı daha etkili mücadele edilebilmesi için çalışmalar başlatır. bu arada farklı bir ekibi de " lan oğlum fritz, acaba biz bu tankın bir benzerini yapabilir miyiz?" diye çalışmaktadır.

    elbette almanları en fazla şaşırtan şey t-34'ün eğimli ön zırhı ile basit, kaba üretilmiş ama şaşırtıcı derecede başarılı genel tasarımıdır. eksiklikleri vardır; mesela tank komutanı hem nişancı hem de komutan rolünde olduğundan pratikte tank etkisizleşmiştir, telsizi berbattır, palet tasarımı kötüdür, yol tutuşu berbattır, mürettebat konforu yoktur, topu gayet isabetsizdir, cephane ve yakıt yerleşimi nedeniyle tam bir saatli bomba gibi dolanmaktadır ama yine de rusya şartları ve kızılordu'nun karman çorman milletlerden oluşan cahil asker kesimi düşünüldüğünde tasarım enteresan bir şekilde tam da rusya için uygun bir ürün haline gelmiştir. şimdilerde çinlilerin yaptığını yapan almanlar tankı komple söker, toplar, kullanır ve özelliklerinden bazılarını kendi prototiplerine eklemeye karar verir.

    prototipleri dedik kısaca anlatalım orasını da. almanlar t-34'ü kopyalamaya başladığında iki farklı şirkete bu görevi verdi. man ve daimler-benz bu işe girişti. şimdi her ne kadar nazi almanya'sı bir diktatörlük de olsa kapitalist koşullar ideolojinin önünde olduğundan silah işinden para kazanmak savaş ortamında en geçerli metoddu ve 3.reich'da gayet iyi bir müşteriydi. o nedenle alman silah şirketleri devletten ihale kapabilmek adına tüm gayretleri ile silah geliştirme işine giriyordu. t-34'ün kopyalanmasında da bu yaşandı ve man ile daimler-benz ciddi ciddi kapıştı.

    panther'in prototip versiyonunun adı vk 3002'dir ve doğrudan kopyalandığı tank t-34/76'dır. daimler-benz versiyonu vk 3002 (db), man versiyonu ise vk 3002 (man) olarak geçer literatürde. t-34 ile görsel kıyaslamasına baktığınızda vk 3002 (db), vk 3002 (man) versiyonuna göre t-34'e daha çok benzer. daimler-benz kendi prototipinde t-34'de olduğu gibi arka dişliden çekişli, dizel bir motor kullanmışken man ise klasik önden çekişli ve benzinli motoru tercih etmiştir. daimler'in tasarımında şanzıman mekanizması arkada, motorun orada olduğundan öndeki sürücü ile makineli tüfekçinin kullanabildiği alan büyümüş, bu mekanizmalardan doğan sıcaklık ve gürültü ortadan kalkmıştır ve tank rus muadili gibi fazla büyük ve yüksek olmamıştır ancak şanzıman arkaya taşındığından vites değiştirme mekanizması daha karmaşık ve zor bir hale gelmiştir. man versiyonu ise almanların daha alışık olduğu bir türdür ama yarattığı sıkışıklık nedeniyle sürücü ve makineli tüfekçi çok daha sıkışık bir ortamda kalmıştır. ihaleye göre seçilecek tankın tam yüklü haliyle 5 saatlik bir muharebeye hem yakıt hem de mermi adedi olarak yetişebilmesi gerekmektedir ve man tasarımı bu sürede 750 litrelik yakıt tanklarıyla 195 km'lik bir menzilde (arazi elbette yol değil) bu koşulu karşılarken daimler tasarımı 550 litrelik dizel yakıtıyla sadece 140 km'lik bir harekat yarıçapı sağlar. man tasarımı önden çekişli olduğundan paletlerin kendini temizleme özelliği vardır ama daimler'de bu yoktur. daimler'in içi daha ferahken man'ın içi sıkışıktır ama iş vurulmuş bir aracın içinden personel kurtarmaya geldiğinde man'ın içindeki adamlar daimler'dekilere göre daha hızlı tahliye edilebilirler. man tasarımının bir kötü tarafı da (ki bu aslında ciddi bir kötü taraftır) şanzıman mekanizması öndeki eğimli zırh altında olduğundan tankın yüksekliği daimler'in tasarımına göre daha fazladır.

    raporlar gider gelir, hitler düşünür taşınır. daimler tasarımı aslında kazanmaya çok yakındır ama gelecekte yaklaşan citadel harekatı herşeyi değiştiren bir etken olur. hitler rusya'da kaybettiği saldırı inisiyatifini eline almak için bu harekata güvenmektedir ve en yeni silahları harekatta görmek ister. burada man tasarımı birkaç adım öne geçer çünkü üretim imkanları bakımından man tasarımı daimler tasarımına göre daha hızlı ve kolay üretilebilir durumdadır ve ayrıca daimler'in dizel motorunun daha yapılacak çok işi vardır. bu durumda hitler kararını man tasarımı lehine verir ve vk3002 (man), pzkpfw panther (sd.kfz.171) olarak üretim hattına girer.

    almanların t-34'ten esinlendikleri en önemli özellik eğimli ön zırhtır. panther öncesindeki tanklara baktığınızda (panzer iii, panzer iv)almanların eğimli ön zırh yerine kalın, eğimi çok az ama nerdeyse 90 derece dik ön plakalar ile tankı tasarladıklarını görürsünüz. bunun böyle yapılmasının en önemli nedeni sovyetlere gelinceye kadar almanların en önemli düşmanları olan ingilizler ve fransızların elindeki tanklar ile tanksavar tüfekler ve topların kapasiteleridir. yanlış bilinen bir noktayı düzeltmekte fayda var, almanlar tankları çok etkin kullanmıştır ancak alman doktrinlerine göre tank hala yanında destek kuvvetleri olmadan asla ve asla düşman önüne atılmayacak bir makinedir ve blitzkrieg gereği düşman hattındaki zayıf yerlerin tespit edilmesinden sonra asıl penetrasyon öncesinde uzun menzilli topçu ve hava kuvvetleri ile bu zayıf yerler daha da zayıflatılıp nispeten uygun noktalardan tanklar, piyade ile hücum edecek ve nihai penetrasyon bundan sonra yapılacaktır. uzun menzilli topçu ile uçakların bu zayıflatma harekatında tankları zorlayacak tanksavar mevzileri de muhtemelen yokedileceğinden eldeki tankların dik ama kalın ön zırhları kendilerine açılan nispeten zayıf ateşe dayanabilecektir. bu noktada bir de şunu düşünmelisiniz, 1939-40'lı yıllarda daha tank kavramı yeni yeni yayıldığından tanksavar teknolojisi de ona göre yavaştı. ilk tanksavar silahı olan tanksavar tüfekleri 1. dünya savaşında ortaya çıkmıştı ve iki savaş arası dönemde asıl tanksavar silahları bunlardı. tanksavar topları henüz emekleme çağındaydı ve genelde küçük kalibreliydiler. bu nedenle almanların bu tip bir tank tasarımı seçmeleri normal. ayrıca mürettebat yerleşimi ve konforu ile şanzıman mekanizmasının yerleşimi açısından eğimli zırhın tercih edilmemesi durumu da var. alman tankları ön dişlilerden tahrikli olduğundan şanzıman mekanizması önde ve bu kocaman mekanizmayı eğimli bir zırh altına sokmak olanaksız. o nedenle de kutu gibi bir tasarım tercih edilmiş.

    panther'in en önemli özelliklerinden biri de isabet oranı çok iyi olan gayet etkili 75 mm'lik topudur. bu arada işin ihalesi sürerken bir ara (tasarım ekipleri) yürür aksam detaylarınaa çok fazla takıldıklarına farkeder ve bir süre sonra aralarında "yahu tankın işi diğer tankları yoketmektir, bunu yapan da toptur. o zaman gövde sadece bu işi yapan topa destek olan bir yapıdır." görüşü hakim olup tasarımı o şekilde ilerletirler. silah açısından bakarsak aslında hitler panther'e 88 mm'lik tanksavar topu takılmasını istemiş (tiger'da olan topun aynısı, bir de uçaksavar olan değil kwk olan, karışmasın) ancak 88'mm'lik kwk topunun takıldığı test taretlerinde top hem tarete zorlukla sığmış hem de ateşlendikten sonra geri tepmeden ötürü taret yüzüğü, tank gövdesi vs yerlerde de kırık ve çatlaklara neden olduğundan tercih edilememiştir. taretin büyütülmesi de zaten silüeti yüksek olan panther'i iyice kocaman bir hale sokacağından uzunca bir süre yapılmamıştır.

    alman tankları için bizim tarih meraklılarının çok söylediği bir laf vardır, burada da yazılmış zaten; çok karmaşık olduklarından çok sık arıza yapıyorlar ve savaşamadan terkedilmek zorunda kalınıyorlardı. bu laf kısmen doğrudur ama alman tank gücünün gerçek kabiliyetini de küçümser ve sürece yönelik çok kolay bir bahane oluşturur. halbuki cephe raporlarına bakarsanız mesela 1942 ve 1943 yılı sovyet tank üretiminin neredeyse %80-90'nı almanlarca yok edilmiştir. sovyetleri ayakta tutan müttefiklerin yardımlarıdır. bu başarılı skorun büyük çoğunluğu da aktif çatışan tank gücüne aittir. gelgelelim almanların hammaddeye ulaşmadaki zorlukları, sanayi kuruluşlarının bombalanması sonucu bu tesislerin yeniden yeraltında inşası nedeniyle kaybedilen vakit gibi gibi yan etkenler var. bu üretim sayısını kısıtılıyor. bir de almanların başında hitler diye bir adam var sürekli her naneye maydanoz. bakın stalin'e, o da karışır üretime ama belli tasarımların bozulmadan geliştirilerek devam etmesi ruslar için başarılı olmuştur ve stalin'in üretimi sekteye uğratıcı etkisi hitler'e nazaran azdır. ama hitler sürekli tasarım ve üretime müdahale etmiş, panzer iv gibi her yola gelen, workhorse bir platformu giderek zayıf hale sokarak onun yerine üretimi çok pahalı tiger, king tiger, maus, ferdinand, jadgtiger gibi tankları araya sokturmuştur. keza panther'de gayet başarılı bir tasarımdır ama çok hızlı geliştirildiği için özellikle deli gibi hammadde sıkıntısı çeken alman metalürji endüstrisi panther'de zilyon tane kusurla tankları üretmeye zorlanmıştır. savaş süresince kusurlar halledilmeye çalışılır ama bu defa da yeterli zaman elde yoktur ve almanya savaşı kaybetmeye başlamıştır.

    neyse, neticede standart wehrmacht vs kızılordu geyiğine girmeyelim. mühendislik ve askeri ihtiyaçlar anlamında bakarsanız panther de t-34'de başarılı tasarımlardır. panther ortaya koyduğu kavramsal çözümler ile günümüz tanklarına ilham veren önemli bir tasarımdır. şekli şemali de 10 numaradır. yani elimde yeterli para olsa gidip bir tane alır evin önüne koyarım, helezonları kestirip altına neonları dizdirir sonra da yengenizle caddede tura çıkarım o derece hastayım kendisinin. bak bak güzelliğe bak, bir panther'im olsun gerekirse 5 milyon borcum olsun hey maşallah be.

    son bir bilgi daha vereyim. panther'in üretilen ilk versiyonu ausf.d olarak çıkar ama sonraki versiyonları ausf.a, ausf.g diye gider. bunun neden böyle olduğunu ise araştırın siz bulun artık benden bu kadar.*

    dayanamadım biraz daha yazıyorum, kimseler bilmez ama panther'in en önemli tasarım kusurlarından biri de ilk taretine (ausf.d) takılı top kalkanının bariz yanlış tasarlanması sonucu taretin altına çarpan mermilerin sekip parçalanarak sadece 20 mm kalınlığındaki tankın üst gövdesini (yani tavanını) delmesi ve bunun sonucunda da çoğu sürücü ile makineli tüfekçinin savaşın ortasında ölmesidir. ilerleyen modellerde top kalkanının (ausf.g) tasarım değişikliğine gitme nedeni budur.
  • 2. dünya savaşının fiyat/performans oranı kriter alındığında en başarılı alman, hatta tüm üretilmiş tanklar içinde en başarılısıdır. t34/76’dan daha başarılıdır çünkü teknolojik faydaları rus tankından ileridir. ayrıca tarihin tank üretim ve dizayn anlayışını değiştiren tanktır*.

    t-34 den esinlenilerek yaratıldığı yanlış olmakla beraber kısmen de doğrudur. t-34 ve tüm orta sınıf tanklara kapak olsun diye man tarafından tasarlanmıştır bu bebek. o kadar başarılı olmuştur ki ağır tanklara da kapak olmuştur.

    hızı, yüksek hızlı topu, açılı ve kalın zırhı, geniş paletlerinin sağladığı yüksek tutunma gücü savaş alanında ona tartışılmaz bir üstünlük sağlamıştır. hatta ruslar tank yapmayı, tanklarının zırhını açılı dizayn etmenin avantajını bu tanktan öğrenmişlerdir. tüm bu varolan üstün özelliklerine ek olarak son modellerinde, zimmerit (anti-tank mayınlarına karşı bir çesit kaplama) ve gece görüş sistemi eklentileriyle krallığını ilan etmiştir.

    amerikan ordu raporlarına göre 2000m mesafeden harhangi bir müttefik tankını yok edebilmektedir. bir panther tankını yok edebilmek (tabii ki yandan ya da arkadan ve yakın mesafeden) için 5 sherman ya da 9 t-34’ün kullanılması gerektiğini tesbit eden yine amerikan kara kuvvetleridir.

    birkaç örnekden sonra daha rahat anlaşılacağını umarak;

    - kolomak yakınlarında 13 eylül 1943 rus-alman angajmanında 70 t-34 kaybına karşı bir tek panther kaybedilmemiştir.
    - siedlce yakınlarındaki bir diğer çarpışamda ise 104 rus tankına karşı 6 panther kaybedilmiştir.
    - gece görüş sisteminin avantajıyla, ardennes harekatı sırasında alman 116. tank birliği* nisan 1945 de bir gece saldırısıyla cruiser tanklarından oluşan bir ingiliz birliğini ve başka bir gece amerikan anti-tank tahkimatlarını amerikalılar ateşin nerden geldiğini anlayamadan yok etmişlerdir.
  • panzerkampfwagen v. ikinci dünya savaşının en iyi tanklarından. özellikle g versiyonunda ideal top-zırh-hız oranını yakalayan alman tankı. 75 mm l/70 topu, 46 km/s hızı ve 110 mm'ye varan ön zırhıyla zamanının tüm müttefik tanklarından güçlü, rus tanklarının dengi. man tarafından üretilmiş, ilk versiyonlarında sıkça görülen mekanik aksaklıkları aştıktan sonra almanların en başarılı savaş aracı haline gelmiştir.
  • bilen bilir, gelmis gecmis en azili pos fanlarindan biriyimdir ama scarsick de dahil be'den bu yana pos'in yaptigi hicbir album tatmin etmedi beni tam anlamiyla. road salt adinda 2 sey cikardilar mesela, 10 senedir daha bir kez bile tek oturusta tamamini dinleyemedim o albumlerin. bu vasatligin uzerine passing light of day asiri dramatik bir deneyim uzerine kurgulanmis olmasinin getirdigi samimiyetle bir nebze olsun grupla aramizi duzeltmisti ama panther ile sanki bunun uzerine koyamamis daniel, oylesine bir album yapmis yine.

    belirtildigi gibi wait ve icon hayvan gibi iyi ve iter impius sonrasi gonul telimi titretebilmis, ciger soken cinsten ilk pos sarkilari diyebilirim. sirf bunlar bile albume bir sans vermek icin yeterli ama album genelinde bir kararsizlik var. be de tarzdan tarza kosan bir albumdu ama ciddi anlamda planli bir akis icerisinde olurdu bu hadiseler, bu album ise gavurun "disjointed" dedigi cinsten kopuk kopuk gidiyor. biraz kariyer ozeti yapmak istemis gibi daniel sanki ama beste kalitesi bunu kaldirabilecek kalitede degil cogu sarkida.

    bence kris, langell ve hermansson'un gruptan ayrilmasi sonrasi yerlerine gelenler aranan kan olamadi, olamayacak da. o altin kadronun kimyasi bambaska bir seydi ve malesef bitti. yillardir pos adi altinda daniel'in solo albumlerini dinliyoruz ve grup ici demokrasinin olmadigi gruplarda tek adam disinda belirli bir denetim mekanizmasinin olmamasi genelde islerin boka sarmasi icin yeterli. bazen ulkelerin yonetimiyle ilgili de benzer hadiseler yasanabiliyor malumunuz, cozumu de belli aslinda.

    o yuzden bana gore gruptaki bu muzikal kisirligin asilmasi adina acilen parlamenter sisteme geri donulmeli. eski elemanlarla reunion zor tabi muhtemelen, ama bu grubun adini kaldirabilecek nitelikte elemanlar bulunmali acilen.

    not: yine belirtildigi gibi bu parlamenter sistemde perkusyonda margarit olmasin lutfen, zira kendisi hayatimda dinledigim en groove'dan yoksun calan, bayik davulcu olabilir sanirim. bu seviyede bir gruba secilmesi ve neredeyse 15 senedir o makamda bulunmasi hakikaten inanilmaz.
  • kenarlarda saklanası made in heights şarkısı. hem naif, hem dark&twisty. yeri ayrı.

    feel you get closer now
    closer than you've been
    but ı need you in my arms, my eyes, my soul, my sunlit skies
    yeah ı need you in my arms now
    closer than you've been
    ı need you in my life, my eyes, my soul, my sunlit skies..

    just a quick wick, summer flame, burning in the glass
    gotta dig down or to stay lit
    crazy can't stay long and you wanna move fast but
    good things, take quit

    gimme your devotion baby
    and we'll set the charms that thrill me so good
    feel the race of our hearts strip the paint from the cars
    steady as we move

    don't got money on my mind, go and search my thoughts
    only green on my riverbanks
    throw my pennies on your line to fill you up
    pour my love down to make it rain
    cause ı need you in my arms, my eyes, my soul, my sunlit skies
    yeah ı need you in my arms, oh

    got nobody on my mind, go and search my thoughts
    only you on my riverbanks
    throw my hours on your line, no need to rush
    pour my love down to make it rain
    ı need you in my arms..
  • dünyada şuan üretilen ana muharebe tanklarının babasıdır. şuanki tanklarda en çok dikkat edilen üç kritere sahiptir. güçlü bir top, sağlam zırh ve hızdır. sanıldığı gibi çok da ağır değildir. ağırlığı yaklaşık 45 tondur. (tiger 1 ~ 58t) ikinci dünya savaşında üretilmiş en optimum ve neredeyse yenilmez tanktır.

    ana muharebe tankı kavramının ortaya çıkmasına neden olmuştur.
  • savaşın sonunda hasarsız olarak ele geçirilenleri, fransız ve isveç orduları tarafından savaş sonrası dönemde -kendisinden ciddi esinlenmeler taşıyan ulusal tank modelleri geliştirilene kadar- kullanılmaya devam edilmiştir.
    (bkz: amx 50) (bkz: amx 30)
    (bkz: project emil)

    sovyetler tarafından savaş sırasında ele geçirilip revize edilenleri için;
    (bkz: t-v)
  • mastertronic tarafından 1986 yılında çıkarılan, david whittaker tarafından yapılmış harika müziğe sahip, ufolardan kaçan insanları toplamaya çalışılan eğlenceli bir oyun.
  • nam-ı diğer: panzerkampfwagen v.
    overhaul işlemi ve hakkındaki tüm teknik detaylar için ingilizce güzel bi belgesel:

    http://www.youtube.com/…mfla-subppc&feature=related
  • 2. dünya savaşında (önden) ağır zırhına göre bayağı çevik bir tanktı. yandan zırhı o kadar iyi değildi. almanların t34 ün iyi yanlarını görüp onları da dizaynlarına katmak istemesinin eseridir. bu yüzden tiger a nazaran hafif olmasına rağmen, ön zırhı eğimi sayesinde daha kuvvetlidir. ayrıca uzun 75mm lik topu ile uzak mesafeden alt edemeyeceği tank sayısı çok azdı. tiger lar gibi üretimi ateş pahası, karışık ve dizaynı o kadar sofistike bir tank değildir. bu da önemli, zira hem yedek parça olayını kolaylaştırır, aynı zamanda üretim süresini kısaltır bakımı kolaylaştırır. panther sadece pahalıdır. aslında resmi adı pz. 5, tiger ın resmi adı pz. 6. tiger dan önce dizaynı başlamıştır.

    topunun etkili olmasında bence alamanların optiklerinin de bayağı sağlam olmasının payı var. nişancı ve komutanın hata payını azaltan bir şey. bununla beraber (malum mermiler uzun mesafede düşer, daha yukarı hedef almayı gerektirir) bu kwk36 ve panther topları merminin çıkış hızı bayağı fazla olduğundan, aşağı yukarı 1km ye kadar dümdüz gittiğinden, hedef alan nişancının işini kolaylaştıran bir şeydir. hele hele, bu toplar pzgr 40 denen volfram çekirdekli cephanesiyle kullanıldığında zırh delme konusunda inanılmaz sonuçlar elde edilebilirdi. ancak volfram bayağı nadir bulunduğundan mürettebatların elinde bu mermiden fazla yoktu.

    almanların ikmal, benzin vb. problemleri sebebiyle %100 potansiyeline ulaşamamıştır. tiger 2 falan gibi. ilk başta aceleyle savaşa sürülen versiyonları da tam bir hüsran olmuştur. yoksa ausf. d gibi versiyonları 2. dünya harbinin en iyi tankı olabilir. bir de almanların hava üstünlüğünü ciddi şekilde kaybetmesinin de bu olayda payı var. yıllar sonra baktığımızda bu alman tankları az olsun öz olsun mantığıyla üretildiğinden çok üstün görünüyorlar ancak bu avantaj başka konulardaki eksiklikleri nedeniyle iyi kullanılamamış. ya da bilmiyorum, belki almanlar mürettebatı daha disiplinli bir şekilde eğittiğinden, tankları çok üstün olmasa da daha iyi görünmüştür. özellikle rusla kıyasla.
hesabın var mı? giriş yap