• kocasi fransa barclay'de produktordu bu sarkici hanimin. turkiye'ye komsu kapisi yapmisti, burdan sarkicilarimizi ayarlar fransa'da plak cikartmalarini saglardi kocasiyla (ayla algan, timur selcuk gibi). kendisi de bir kac tane turkce plak yapti.
  • ‘boğaziçi’ adlı bir türkçe şarkısı da bulunmaktadır.
  • eski aile albümleri arasında imzalı fotoğrafına rastladığım kişi. sanıyorum eurovision birinciliği var bu kişinin.
  • 12/03/1942 toronto- italya dogumlu olan eski ye ye girl.
  • bu şarkıda isimli bir şarkı söyleyen teyzemiz
    http://www.youtube.com/watch?v=hq7j9g1vyam
  • (bkz: samanyolu)
    (bkz: oh lady mary)
  • bir oto sanayinin üst katında yer alan, karma karışık şeylerin olduğu bir dükkanda dinlemiştim sesini ilk kez.
    "abi bu kim" dedim.
    "şşt dinle bak sese" dedi.
    hakikaten kadife gibi bir ses, kırık bir türkçe aksanlı bir fransız.
    sezen cumhur'un ecnebi şarkılara türkçe söz yazdığı dönemden.
    o gün dinlediğim şarkısını gece boyu başa alıp dinledik.
    zira bir acı vardı, şarkı bunu anlatıyordu.
    o zaman üzülmüştüm çok hislendirmişti beni.
    oturup saatlerce o acıdan konuştuk arkadaşımla.
    nerden bilirdim ki yıllar sonra o şarkı onun kaybından sonra karşıma çıkacakmış.
    bu sefer rolleri değiştirip...
    aman pek kimse bilmesin derdi.
    kıymetliydi çünkü.
  • "bir gün dedi, gel dondurma alayım sana. gökte dolunay, yerde gözlerim. o sıraya giriyor, ben içimde kıpırdanmalar bekliyorum. geliyor. nane-vişne karışımı nefis, daha güzeli yok. -ne alsa daha güzeli olmayacak- hemen bitiriyorum, şaşırıyor. sevdiğim şeyleri hemen tüketirim ben diyorum, sonun işkencesi azalır. gülüyor, beni de mi seviyorsun yoksa? evet desem eve gideceğim, hayır deyip onunla gidiyorum. kıpırdanmalar daha hızlı. motora biniyoruz. bak diyor bu alet var ya bunun üstünde geçmiş yok, gelecek yok sadece şimdi var, şimdiyi düşünmezsen ölürsün. ölmemek için bırakıyorum anamı, babamı, yarınki sınavı. daha bir sıkı sarılıyorum beline ve görüyorum şimdiyi. şimdi zaman durmuş, zamanı biz uydurmuşuz, zaman ne hızlı, rüzgar var şimdi, rüzgar her şeyi biliyor, nefis bir koku var şimdi, ellerime sinmiş, içime sinmiş biri, şimdi ben ben değilim,içime sinenim. "

    çok güzel bir temmuz şimdisi idi yaşadığım...

    şimdi "birgün sana döneceğim" çalıyor ve ben o "şimdiyi" düşünüyorum. ilk kez dondurma yediğimiz gün dinletmişti bana patrica carli'yi. dans etmiştik beraber hiç yorulmadan. başımı göğsüne yaslamıştım ben, bana seni seviyorum derken. ben de seni seviyorum, çok seviyorum demiştim gözlerinde kendimi görürken.

    şimdi sen yoksun sevgilim. şimdi ne o temmuz günleri var, ne nefis dondurma, ne dans, ne de dolunay kadar parlak gözler. şimdi zaman durdu akmıyor. şimdi rüzgarın adı sen değilsin esmiyor. şimdi hiçbir koku yok ki içime sinsin.

    hani ayrı olduğumuzda hep "birgün sana döneceğim'i" dinlerdin ya bak şimdi ben dinliyorum, seni çok özlüyorum...

    ...

    birgün sana döneceğim sevgilim. hayır deme sakın kötü söyleme.
    affet beni yanında öleceğim sevgilim, sarı çiçeklerinin arasında.
    yanında kalayım kimseler bilmesin...

    ah "bilmezdim evvelce,
    ben doğmadan önce
    varmış kaderde..."
  • les mal aimes isimli çok hoş bir şarkısı olan sanatçı.

    yukarıdaki şarkının türkçe versiyonunu da özlerim istanbul'u adıyla söylemiş.

    yolu türkiye'den geçmiş zamanında ama adına rastlamak pek mümkün değil benim görebildiğim kadarıyla.*
  • kendisini canım şarkısıyla tanıdım. harika bir ses, alıp götürüyor. bir rivayete göre canım şarkısını can bartu için yazmış.

    canım
hesabın var mı? giriş yap