• otisabi'nin yazıp yönettiği bağımsız film.
  • yakın zamanda bir arkadaşımla birlikte sürecini başlattığımız hede. düşünenlere deneyimlerimi aktarabilirim.

    edit: fotoğraf falan istenmiyor artık. evet tsk’dan böyle bi şey beklemezdik ama nihayet orta çağ dönemi bitti. geçmişte topladıkları * dev gey porno arşivleri de yanlarına kar kaldı ^^
  • kişi pasif durumda iken fotoğraf istendiği geçmişte doğru idi. güncel durumu bilmem. hatta kucakta iken cepheden bir fotoğraf makbul idi. artık bankadan pembe dekont alarak bedelli yapanlara da pembe tezkereli denebiliyor bazı banka personelleri ibneliğine pembe dekont veriyormuş*

    geçmişte yaşanması muhtemel bir muhabbet:

    f: fotoşipşak
    e: eşcinsel çift

    e: abi biz bir fotoğraf çektirmek istiyorduk
    f: çekelim efendim ne için?
    e: e şey askerlik işlemleri için
    f: tabi, buyrun içeri
    e: abi yanlız biz beraber çektireceğiz
    f: tamam ikinizi de çekeriz buyrun
    e: yalnız abi sen anlamadın, biz beraber çektireceğiz
    f: beraber kabul etmezler ayrı ayrı çekelim
    e: yalnız abi biz muafiyet için çektirecektik anlarsın ya
    f: ?! (bir an dumur)
    f: sittirin gidin bi daha gelmeyin buraya aq ibneleri
  • bu konu ile ilgili youtube'da medyascope haber kanalının gökkuşağı bülteni programında konuşan avukat gökhan soysal'ın görüşlerini dinleyebilirsiniz .

    link

    edit: dw türkçe - youtube link
  • ben bu terimden hiç hoşlanmam ama en çok yerleşmiş olan da bu olduğu için sineye çekerek buraya yazmak istedim. şurada sormuşsunuz, bence de yazılması yerinde olur. silahlı kuvvetlerin halihazırdaki mevzuatı ve bunun uygulanması içler acısı bir haldedir.

    öncelikle yorumlarım benim kendi kişisel fikirlerimdir ve tsk'yı bağlamaz.

    mevzuatta bir kere eşcinselliğin tanımı yoktur. eşcinsellik bir erkeğin bir diğer erkeğe fiili livatada bulunması mıdır? ilgi gösteriyor veya arzuluyor olması mıdır? fiili livata gerçekleştiğinde fiili livatayı icra eden ve üzerinde fiili livata icra edilen askerler ayrı ayrı eşcinsel damgası mı yerler? bu iş fiili livata'ya kadar gitmezse yemezler mi? bu iş baştan, daha tanım aşamasındayken zaten nereden tutsan elinde kalmaktadır.

    mevzuat tüm eşcinsel olasılıkları, trans ve aşırı efemine kişilikleri "ruh hastalıkları" altında toplayarak duruşunu baştan belli etmiştir. ama mevzunun ruhu ve hedefi öyle yazılmamış olsa da pasif eşcinsellerdir. yazının lafzına bakarak teorik olarak aktif eşcinsel olan askerler de bu grupta sayılabilir ve çürük raporuna "psikoseksüel bozukluk" nedeni imza edilerek kendileri eve gönderilebilir. ama işte pratikte bu pek olmaz. zira o kapıyı bir açarsanız erler şafak sayacaklarına eve erken gideriz diye ona buna hallenmeye kalkabilir. işte bu derece çürük bir anlayışı normal görmek asıl ruh hastalığının kendisidir. gelgelelim bu da türkiye gerçeğidir. zira aktif eşcinsellik veya kulamparalık osmanlı'nın bize miras bıraktığı üzere pasif eşcinsellik kadar tepki toplayan bir şey hiç olmamıştır.

    ha uygulamaya gelince bir bakışta tanı koyabilen asabiye tabipleri de vardır. tanı konması için heyet karşısına çıkan er ve erbaşlara hiç söylendiği gibi resim çektir, "git onun bunun kucağında otur" falan denmeden çürük raporuna psikoseksüel bozukluk yazarak bir askeri çürüğe ayırabilirler. ancak bu kendi kafalarındaki eşcinsel şablonuna hiç hatasız uyan bir örnekle karşılaştıkları zaman genelde böyledir. dışarıdan görseniz cinsel tercihi konusunda hiç bir yorum yapamayacağınız insanlar bu tanı ile heyet karşısına geçtiklerinde askeri doktor heyeti bu kişi gerçekten söz konusu cinsel eğilime mi sahip yoksa askerden bedavaya kaçmak için mi bu yola başvuruyor onlar da bilemedikleri için erlerden bu "durumu" ispatlamaları için kanıtlar isterler. bunlar da efemine olmayan eşcinseller üzerinde yoğunlaşan bir uygulamadır. ama eşcinselliği tsk’nın bakış açısından soyutlar ve atıyorum aktif eşcinsel olduğunuzu kanıtlarsanız, başka bir erkeğe fiili livata esnasında fotoğraflarınızı getirirseniz nedense mevzuata göre size biçileb "ruh hastalığı” diagnozunuz doktor heyetinin anlayışına göre askerlik yapmanıza bir engel teşkil etmez. zira osmanlı usulü kulampara olmuşsunuzdur en fazla. 300 erkeğin olduğu bir ortama onların predatoru olarak girmenizde hiç bir sakınca görmezler. yeniçeriler falan da vaktinde ekseriyetle böyle askerlerdi ve aradan neredeyse 300 sene geçmiş olmasına rağmen o altyapı niyeyse değişmiyor. aktif erkek eşcinseller bu ülkede normalken pasif olanlar hatalı addedilir. yani pasif eşcinsel iseniz ve tabip heyeti bunu bulgularla destekleyebiliyorlarsa "hiz oğlan" statüsü gibi hemen çürüğe ayrılırsınız.

    tüm bu tablodaki askeri gerekçe binlerce genç erkeğin bir arada yattığı, duş aldığı, tuvalete girdiği ve bunu aylarca yaptığı bir ortamda yaşanabilecek olayları baştan bertaraf etmektir. nihayetinde ateşle barut yanyana evet durmaz. ama "barut"'a ruh hastası bölümünden hastalık tanısı koyup, tüm toplumun "pembe tezkere" diye bildiği yöntemle eve gönderip kendisini alenen aşağılamak ile "ateş"'e dokunmayıp onu normal bellemek de neresinden bakarsanız bakın ucube bir anlayıştır. o hastalık bu değil demek ataerkil ve yoz bir anlayışın günümüze kalan kırıntılarıdır.

    ha bunu yakın zamana kadar amerikalılar da yapıyordu, ingilizler de yapıyordu. eşcinselleri orduya almayarak ve pozitif ayrımcılığa tabi tutarak onları koruyoruz bahanesiyle ordularını 2000'li yılların başında tamamen hetero bireylerden seçmeye çalışmışlardır. şu andaki trend ise "don't ask, don't tell"/sorma-söyleme kuralıdır. batılı ülkelerde ne askere alınırken, ne sağlık muayenesinde, ne de hizmet süresince hiç kimse bir diğerine "sen gay misin, vurduruyor musun" falan gibi şeyler soramaz. diğerinin de cinsel eğilimini açıklamama yükümlülüğü vardır. olması gereken de işte budur. şu kadar basit bir sistemin yalnız varlığı ile çok büyük utanca sebep olabilecek durumları batılı ordular baştan elimine etmişlerdir. ha uygunsuz şekilde hele ki görevde falan bunu yaparken yakalarlarsa affetmiyorlar ama sorma-söyleme kuralı geldiğinden beri vukua gelmiş olaylar beşi onu geçmemiştir. - edit: @benbirpipodegilim uyarınca eklemek istedim. abd bu sistemi de 2011 yılında kaldırarak eşcinsellerin cinsel eğilimlerini saklamadan hizmet etmeleri sağlanmış.-

    kişisel gözlemim tsk'nın çürüğe ayırmaya çalıştığı pasif eşcinseller içinde dört tip personel vardır :

    gizli - açık
    efemine - erkeksi

    a- efemine ve gizli eşcinseller : sayıları hiç de düşündüğünüz kadar az değildir. askerlik yapmak isteyenleri katılım yaptıktan sonra benim gözlemime göre "o şekilde" de olsa benimsenirler. arkalarından kıkırdayan ve dedikodu yapan askerler her daim bulunur ancak aslan gibi de görevlerini yaparlar. bir askerin eşcinsel olduğu için görevini aksattığını ben görmedim. gördüm diye konuşan da hep bir arkadaşının yalancısıdır.

    b- efemine ve açık eşcinseller : bunların çoğunun askere gitmek istemediğini düşünüyorum, eşcinselliğini gizleme gereği duymayan ve askere gelmek isteyen ilginç bir yüzde ise sağlık muayenesinde en çok çürüğe ayrılanlarda başa oynar. bir mucize eseri sağlam olarak birliğe böyle bir asker katılırsa onu nereye koyacağımızı bilemeyiz zira kendisini öyle bir ortamda madden ve manen korumak güçtür. cinsel olarak hallenebildiği şeyleri bir varlık değil bir eşya olarak gören ve düşünce yapısı olarak cilalı taş devrinde kalmış diğer erler bu karakterlere zarar vermeye otomatik olarak programlıdır. en nihayetinde birlik komutanları kimsenin başına bir iş gelmeden kendilerini asabiye departmanlarına sevk ederek çürüğe ayırmaya çalışır.

    c- erkeksi ve gizli eşcinseller : bunlar cinsel tercihlerini söylemedikleri ve efemine de görünmedikleri için askerlik hizmetlerinde en az kırılgan kesimdir. askerliklerini yapmak istiyorlarsa gider yaparlar ve kimse bunun böyle olduğunu anlamadan teskerelerini alırlar. sayıları da epey vardır diye düşünüyorum. nitekim askerlik yapmak istemeyenleri ve heyet karşısına çıkmak zorunda kalanları bunu kanıtlamak için olmadık şeylere zorlanır. bu konuda da efemine olanlar kadar şanslı değillerdir.

    d- erkeksi ve açık eşcinseller : en büyük zorluğu çekenler bence bunlardır. kendileri askerliğe çağrılmakta ve buna icabet de etmektedir. askerlik yapmak isteyenlerin kendilerini açık/belli edene kadar erat içinde gizlenmeleri kolaydır. kendilerini açık ettikten sonra ise çekecekleri vardır çünkü dediğim gibi anında sürüdeki kara keçi olarak mimlenerek hemen herkesin hedefi olurlar. sadece bizde değil amerikan ordusunda da bu hala böyledir. askerlik yapmak istemeyenler ise muayene süresinde yine psikolojik olarak ağır bir kanıt sürecine zorlanırlar.

    madalyonun diğer yüzünde ise tsk'nın ya da diğer ülke silahlı kuvvetlerinin eşcinselliği neden orduda istemediği bir ahlak sorunundan çok bir idari sorundur. burada insanlar tek tip kıyafet giyer, tek tip davranırlar. hiyerarşi ve grup olarak hareket etmek esastır. bireysellik ise çok dar alanlarda dolabınızda tuvalette çarşı izinlerinde falan sahip olduğunuz bir şeydir. o yüzden averaj türk askerine uymayan her şey burada törpülenerek yontulur ve daha homojen bir grup açığa çıkarılır. mesela gayrımüslim erler de bayramlaşmalara katılır. ama trans bireyler mesela sipsivri çıkıntılardır ve bunların yontulup bütüne dahil olmaları imkansıza yakın olduğundan hepsi çürüğe ayrılır. eşcinsellere ordunun verdiği tepki de işte biraz bunu andırır. yani bu grup bilincinin yara alacağı korkusu ve şüphesi açığa çıktığından günümüzde bu pembe tezkere gibi ucube yöntemlerle hala karşılaşıyoruz.

    çözüm?

    birbirini tamamlayan iki çözümü var,

    1- profesyonel askerlik: askere herkes gelemeyecek. gelmek istemeyen ve geldiğinde çok kırılgan olacak eşcinsel grup vatani görevlerini sosyal hizmet kapsamında askerlikten daha az zorlu sosyal ortamlarda yapabilecek.

    2- sormuyorum-söylemiyorsun temelinde yazılmış cinsel eğilim mevzuatı: askerin şahsi cinsel tercihi askere alma sürecinde kendisine sorulmaz, sorulmuşsa kendisinin buna cevap verme yükümlülüğü olmaz. görevi sırasında uygunsuz bir vaziyette veya livata esnasında yakalanmış olanlar da zina esnasında yakalanmış olanlarla aktifler pasifler dahil aynı suçlarla cezalarla kovuşturulur.

    özetle,

    bu bina eklentilerle yamalarla falan artık tamir kaldıracak seviyeyi geçmiştir. profesyonel askerlik gelip eşcinsellerin otomatik olarak heyet önünde izahat vermeleri durunca bu iş o zaman rayına oturabilir. profesyonel olarak asker olacaklarda da kimin ne olduğu tsk’yı görev aksatılmadığı sürece meşgul etmemelidir.

    gaylerden asker mi olur diye soranlara da şunu ilave etmek gerek, afganistanda falan bu insanlar elde tüfek talibana karşı cayır cayır savaşıyor ve madalya alıyorlar. zira görev bilinci yoksunluğu ve sorumluluk eksikliği askerlik açısından kimin kimi düdüklediğinden çok daha büyük bir sorundur. sorumluluk alabilen bir insan evladı kime ilgi duyuyorsa duysun alamayan insana göre daha iyi bir askerdir. köyünde eşşeğe hallenip gelip gururla anlatan zoofili erlerin normal addedildiği bu “peygamber ocağı”nda gaylere normal değil demek bence asıl kişilik bozukluğudur.
  • birkaç yıla almayı düşündüğüm tezkere. bozmayalım lütfen güzel uygulama. içerde sıkıntı çıkarırım bak
  • meşhur eden de bellidir.

    tık 1
    tık 2
  • psiko seksüellik ifade edilen askeri terim. türkiyenin yakın döneminde bu adla anılmıştır. aynı dönemde israil lgbt bireylere asker olma hakkı vermiştir. burada insan kıtlığından dolayı verilmiş bir karar olarak görebiliriz. artık cinsel kimliğin sosyal hayat üzerindeki baskısını kaldırmak gerekiyor.
  • sözlük'ün usta kalemi anglachelm tsk bünyesinde çürük raporu veya terhis alanların eşcinsel olma durumlarını incelemiş. ekşi şeyler'de karşıma çıkan bu konuyla ilgili bir bilgimi, bir anımı yazmak isterim.

    1991 yılında rahatsızlanarak, önce revire, sonrasında o zamanın haydarpaşa gata hastanesinin önce dahiliye, devamında da onkoloji kliniğine kaldırıldım. onkoloji malumunuz. kanser kliniği. tam karşı komşu kliniğimiz de endokrinoloji kliniği idi.

    o zamanlar askeriz ama hala alışamadım. hastalık vurunca da iyiden iyiye soğumuştum. yine de çürük alamadık. evet testis kanserinden ameliyat dahil 1 ay yatılı, 45 gün hava değişimi, 15 gün tekrar yatılı tedavi gördüm. sonrasında yallah birliğe. velhasıl o 1 ay gibi süre içinde karşımızdaki endokrin kliniğine çok asker hasta geldi gitti. kimi birliğinden, yani asker iken geliyor, kimi askerlik şubesinden... çoğunluğu da hormon bozukluğundan müzdarip.

    çocuk eşcinsel değil, (çocuk diyorum, görünümü çocuk, hatta kız çocuğu gibi) askerliğini yapmak onun için bir namus ötesi bir borç (burada yargılamayın beni, hepimizin borcu), bana çürük vermeyin diye ağlayanlar, intihar etmeye çalışanlar vs. ama görsen kız çocuğu gibi. eşcinsel değil, eşcinselliğin ne olduğunu bile bilmiyor. minik testis, mikro penis sahibi, çocuklar... nereden mi biliyorum? raporlarını gizli gizli okurduk, hemşeriden bilgi alırdık vs. zira bizim de garibimize gidiyor, ilginç geliyordu. nasıl yani oluyorsun. hiper cinsel organ yetmezliği, hiper hipofiz bezi eksikliği filan.

    velhasıl bu çocuklar, gençler eşcinsel, efemine vs değiller. yani kırıtmıyorlar, hemcinslerine ilgi duymuyorlar ama vücutları erkek hormonu olan testesteron üretmiyor. dışardan almaları gerekir, o da bir çok maddi masraf vs. diye kafadan çürük sepetine.

    burada bir konuya açıklık getirmek istiyorum. kendi hemcinsine yani karşındaki eşcinsel de olsa hallenen herkes eşcinseldir. ama ben aktifim, beceren tarafım diyorsan yine eşcinselsin. ben hiç hallenmedim ama böyle efemine tiplere ilgi duyuyorum diyorsan da eşcinselsin. karşı cinse ilgi duymayan herkes eşcinseldir. aseksüeller hariç. onlar başka boyuttalar ve hiç bilgim yok.

    (bkz: arz-ı endam ederim efendim)
hesabın var mı? giriş yap