• finlandiya'da yasayan bad zeppelin'in karanliga isyan ettigi facebook statusunda degindigi sarki:

    > "her gün günes dogar, yeter ki acik olsun perdeler" diye sarki yazan sebnem ferah insani, sen hic finlandiya'ya geldin mi?

    isin komik tarafi da sebnem ferah'in bu sarkida apocalyptica ile duet yapmak icin helsinki'ye gelmis olmasi. yazin gelmis ama herhalde...*
  • bir yanımda dopdolu yaşanmış sayfalar
    bir yanımda üst üste okunmamış kitaplar
    dünüm yarınım hep burda küçücük adamda
    susadım yoruldum ama aklım hayatta
    bir yanda yorgun düşmüş yaşlanmış insanlar
    bir yanımda ümitle aşkla uyananlar
    dünyanın her hali burda dağınık odamda
    çok düştüm yaralandım ama sarıldım hayata
    ardımda büyük büyük kocaman ağır yüklerheryerimden çektiler beni beklettiler
    dinlendim su içtim aktı dudaklarımdan
    her gün güneş doğar yeter ki açık olsun perdeler
    bir yanımda durmadan çalışan saatler
    bir yanda ağır ağır dipten gelen sesler
    düşündüm buldum sandığım yüzyıllık gerçekler
    hepsiyle giyindim durdum bazen büyük geldiler
    bir yanda hiç susmadan konuşan dudaklar
    bir yanda küsüp susmuş sessiz akıllar
    dibe vurduysak ne olmuş elbet çıkarız
    bir gün var vir gün yokuz kiralıkmış hayatlar
    ardımda büyük büyük kocaman ağır yükler
    heryerimden çektiler beni beklettiler
    dinlendim su içtim aktı dudaklarımdan
    her gün güneş doğar yeter ki açık olsun perdeler...
  • nedense hep hakkının yendiğini düşündüğüm şebnem ferah albümü.hayatımın en kötü dönemine denk gelmesi ve o döneme ettiği tanıklık sebebiyle yıllardır açıp dinleme cesaretini bulamadım.başta saatim çalmadan olmak üzere bu albümdeki hemen her şarkı az canımı yakmadı.şimdi baktığımda ise hem ticari açıdan hem genel beğeni ekseninde pek de gereken saygının duyulmadığını bir kez daha farkediyorum.
    halbuki özellikle şarkı sözleriyle bana kalırsa şebnem ferah için bir dönüm noktası teşkil eder,ilk albümündeki sezen aksu desteği şebnem in yeni yazmaya başladığı türkçe şarkılardaki hemen hemen tüm eksikleri gidermişti.hatta artık kısa cümleler..e bakıldığında o şarkılarda gerek gramer gerekse de anlam hatalarını bulmak için çok dikkatli olmaya gerek yok oysa perdeler hem ne anlattığıyla hem de nasıl anlattığıyla hayranlık uyandıracak bir albüm.üstelik bu albümde düzenlemelerde kendi grubuyla çalışmasının (tüm eksiklerine rağmen) son birkaç senedir teoman ve özlem tekin e örnek olduğunu ve hatta grup müziğinin yükselişe geçmesinde işaret fişeği görevi yaptığını düşünmekteyim.
    belki de kelimeler yetse yi pek sevemememin nedeni de bu albüm.kendisinin,dünyanın fazlasıyla farkında olan bir kadının sadece bir aşkı bir albüm boyunca anlatmasına bir türlü kulak veremedim ben.
    madem yeni bir albüm hazırlığında (şarkılar çoktan ortaya çıkmıştır ya) umarım perdeleri yaratış süreci aklından çıkmaz şebnem in.
  • ş.f.'nin bu yeni albümünün karakteristik özelliği, baştan sona grup müziği yapılmış olması. yani sanki ortada şebnem ferah diye bir grup varmış, çok güzel sesli bir kız da bu grupta solistlik yapıyormuş gibi bir hava mevcut. ferah-tügen ikilisi kafa kafaya vererek hakiki bir grup tınısı yakalamışlar.

    'sigara' tam istanbullu bir müzisyenin, yazabileceği bir şarkı. 'perdeler'in her iki yorumu da hoş. bir de arada haldur huldur rock kategorisinden bazı şarkılar var ki seksenli yılların tınılarıyla bugünün tekno riflerini bir araya getirmişler. iyi de olmuş.

    sözler sade, narin ve hoş. zaten rock müziğine uygun olanı da bu galiba. tabii roger waters gibi "kainatın sırrını çözdüm" hissi yaratmak peşinde değilsek...

    bu albüm için çalışmış, uykusuz kalmış, ortalarda gözlerinin altı halka halka dolaşmış herkesin eline, yüreğine sağlık... yani kadın artık kısa perdeler dikiyor.
  • albüm bazında değerlendirirsek , şebnem'in kadın albümünden sonraki en iyi albümu budur. pişmiş , olmuş bir kadının ve sesin ulaştığı zirve noktası.
  • orijinalinden ziyade apocalyptica versiyonunu dinlediğim şebnem ferah şarkısı.

    albümü ise şebnem ferah'ın en iyi albümlerinden biridir. sigara, aşk, dünya, korkarak yaşıyorsan gibi en güzel şebnem ferah şarkılarından birkaçını barındırır.
  • “ardımda
    büyük, büyük kocaman
    ağır yükler.
    heryerimden çektiler beni,
    beklettiler.
    dinlendim, su içtim
    aktı dudaklarımdan…
    her gün güneş doğar
    yeter ki açık olsun
    perdeler”

    travmayla sarsılan bünyeyi, depresyonu, uyusmuslugu, büyüdükçe hayal kırıklıklarının artmasını, yine de hayatın kırılganlığının farkındalığını… susasan, su verecek olmasa, hatta çekiştirse elinden, yine de bulup bi yudum içeyim derken donmusluktan ağzının kenarından aksa bile… biliyorsun ki hayatta doğum da var ölüm de… bitiş de var, başlangıç da… dibe vurmak da var, yükselecek gücü içinde bulmak da. diyor ki, yeter ki şans ver. önündeki karanlığa bak tanı ve ötesini görmek için uzat elini. evet, her yerinden çekiştirseler de, sen kendin ayağa kalkmak için uzan. o perdenin ötesindeki ışık için nefes almaya devam et, elbet bu an da geçecek”

    felsefi diyenler olmuş da, bence bildiğin polyvagal teori örneği şarkılardan. bu nakaratı dinlerken az evvel kendimden geçerek ağladım. karanlık bir köşede uzanıyordum, saklanmak duygusal olarak kendimi korumak icin. “yeter ki acık olsun perdeler” dedikten sonra ışığı açtım. açmak istedim. çünkü es geçmedi hissettiğimi hatta benim yerime ifade etti. diğerleri gibi çekiştirmektense cekistirenleri gördü, kabul etti, hissettiğimi normalleştirdi. destek olacak bir ses oldu geçmişten. güç verdi, şimdi yerimden kalkıyorum, perdenin ötesine de uzanabilmek için. -teşekkürler şebnem ferah! böyle dürüstçe ve kırılgan bir şekilde enfes şarkılar yazıp söylediğin, zor anlarda bizi yalnız bırakmadığın için.
  • şebnem'in underrated parçalarından biri, ama en iyi klibi.

    metin türkcan'ın giyinik (hatta takım elbise ile) görüntülendiği tek kayıt sanırım bu klip, bu açıdan da büyük öneme sahip.

    albüm olarak ise bırak türk pop-rock'ını şebnem'in bile en iyi albümü değil. hem söz hem de müzik olarak. burada popüleri inkar etmenin çok anlamı yok, ilk albümü hala en iyisi. can kırıkları tartışılabilir, o da belki.
  • bu şarkıyı ilk dinlediğim yaş kadar "hayat" geçmiş aradan.

    ve hala apocalyptica versiyonu üzerine çok az sayıda türkçe şarkı olabileceğini düşünüyorum.

    o kadar muhteşem ki, yazılabilecek fazla şey yok.
hesabın var mı? giriş yap