• radioheadin ilk kurulduğu yıllarda en çok itici bulunan elemanlarındandı, çünkü trendle falan alakası yoktu seyrek, yoluk saçlı kumaş pantollu beyaz gömlekli aile babası tipinde bi insandı, günler günleri kovaladı ve saç konusunda billy corganı örnek aldı ve daha önemlisi bi perküsyon dehası haline geldi kid a ve amnesiacta bugüne kadar hiç bi rock bateristinin aklına gelmemiş şeyler yaptı imho pyramid song'taki performansı 1001 breh breh çekilcek cinsten...
  • "hayat bir bon jovi klibi degildir." ozdeyisiyle de taninmistir..
  • öyle davuldan falan anlamam, hayatımda elime baget bile almamışımdır, ama bu adamın çalışına bitiyorum. sanki sürekli ritmi kaçırıyor öyle doğaçlama takılıyor bi süre tekrar yakalayana kadar, parçayı sallamıyo kendi halinde uçup gidiyo ama şarkının bi parçası olmaya da devam ediyo. bi egzantiriklik bi gariplik. bazen de sinir bozuyo; pyramid song da şarkıdan çekiyo insanı sadece çan çan vurduğu zilleri dinletiyo. iyi ama...

    (bkz: morning bell)
    (bkz: packt like sardines in a crushd tin box)
  • sonunda premier'i birakip, -album kayitlari da dahil olmak uzere- gretsch davullarini kullanmaya baslamis adam. pek yakisti.

    10 mayis 2006'da da annesini kaybetti; radiohead de konserini iptal etti.

    "my mum

    just wanted to say sorry to the people who were due to come to our show in amsterdam last night, particularly those who made wasted journeys. my mum died suddenly in the early hours of yesterday morning and so i just wanted to be at home with my family. mum was a big radiohead fan, and was very proud of all we've done as a band. i love and miss her very much.

    phil"

    http://img404.imageshack.us/…8130/1050543img0iu.jpg
  • radiohead'in davulcusu, zoru basaran, "liverpool polytechnic"te ingilizce ve tarih okuyan adam. gruba katilmadan once ingilizce ogretmeni olarak da calismis, bu isi belki de sirf taninmak icin birakmistir [likes: being noticed; related topic: "i want you to notice when i'm not around" (bkz: creep)]. uzaktan belli etmez (bkz: radiohead selanik konseri) ama keldir.

    duzelt: radioheadbanger- (#231400) iyi de universitedeyken basladilar zaten muzik yapmaya :)
  • radioheadin en geri plandaki kişisi.kendini pek gösterme yanlısı diil , aslında insanlar da onu pek farketme yanlısı diil.başından geçen bir kac ufak hadise: radiohead tisörtü giydiği icin benzin istasyonunda calışan kişi 'bu grubun bu aksam konseri var gidiyor musunuz' demiştir....kapıdaki karaborsaci bir sahis konser alani cevresinde buna yanasip radiohead bileti satmaya calısmıstır.....thom yorke ile birlikteyürüdükleri bir esnada thom un bodyguard i sanilmistir....bu boyle gider...
  • (bkz: fail)
    kendini geliştiremeyişi radiohead için en büyük ironilerden biridir. grup, sürekli farklı noktalara uzanmaya, yeni enstrümanları müziklerine katmaya devam ederken, phil selway'in muhafazakar tutumu ve ritmik kompozisyonunun yeni bir tarz içerisine girememiş oluşu dikkat çekicidir. bu da sonuç olarak, kendisinin solo çıkardığı 2 albümde kendini belli etmektedir. bu kadar bayağı ve sıradan bir müziğin, böylesine çığır açıcı bir gruba ait bir kişiden çıkması ironi değil de nedir?

    özellikle amnesiac'tan itibaren, lp, ep ve single, bilumum yerdeki şarkılarının ritmik altyapısında ağırlıklı olarak thom yorke ve johnny greenwood etkisi yer almıştır.
    ve yine grubun bir iki hafta önce yayınlanan from the basement kayıtlarında durum iyiden iyiye kendini belli etmiştir. king of limbs'teki bütün şarkılara eşlik etmek için orada bulunan clive deamer (portishead), sanki grubun dördüncü kimlik döneminde grup elemanı olması gereken asıl kişiymiş gibi gözüküyordu.

    phil selway'in radiohead'in ve özellikle thom yorke ve johnny greenwood ile dalgalanan dinamik çizgisine çok da ayak uyduramadığı gerçeğiyle birlikte, gruptan hiçbir zaman ayrılmaması gerektiğini de düşünüyorum. hatta şu anki clive deamer desteğinin biraz daha kalıcı olması, beni hiç de bozmaz.
  • göründüğü harry potter filmi harry potter and the goblet of fireolup, the weird sisters grubunun uyesi olarak yer almıştır.
  • let me go isimli filme yaptığı ost albümünde bulunan ve lou rhodes (bkz: lamb) vokaliyle muazzam bir parçaya dönüşmüş olan walk parçası sabahlara kadar dinlenesidir.
  • jonny greenwood ile birlikte bir harry potter filminde 2-3 saniye görülmüşlüğü vardır.
hesabın var mı? giriş yap