• plazalarda çalışan güruhun yarı türkçe yarı ingilizce arasında kalmışlığın verdiği bir etkiyle kullanmaya çalıştığı ingilizcemsi ama türkçemden uzak neydiği belirsiz bir şey.

    örneklerine buralardan ulaşılabilir;

    plaza ingilizcesi
  • konuşanlarda yeni ingilizce öğrenmeye çalışan ergen hissi uyandıran ingilizcedir.
  • (ara: plaza dili)

    yemin ediyorum bıktım ekşi sözlükten...
  • üniversitede uluslar arası bir şirkette staja başladığım yıllar.. şirkette bir kadın var bu plaza ingilizcesini öyle bir kullaniyorki dedim kesin kolej mezunu bogazici odtü falan bitirmiş olmalı. tabi biraz zaman geçince lise mezunu oldugunu ve ablanın bildigi tek yabancı dilin plaza ingilizcesi olduğunu öğreniyorum.
    tanım: ozentilikten başka şey olmayan dil.
  • kimi zaman ağzına tuvalet terliğiyle çakmak istemene sebebiyet verir. geçen gün toplantıda kendimi öyle kaybetmişim ki "honeymoon için bridal section'ı açalım" dedim. cümlede hepi topu 5 kelime var 3'ü ingilizce. bir de nba ile kafayı bozanlarda buna benzer bir türkçe'ye çok sık rastlıyorum. çoğusunun türkçe karşılığı çok tuhaf olduğu için orjinalini kullanmak çok normal. yine de arkadaşıyla herhangi bir konuda plaza ingilizcesiyle konuşanlara hala ifrit oluyorum.
  • "dirty dirty çalışırsan sonuçları da dirty olur" dendiğine kulak misafiri olmuştum vakti zamanında ve duyduğum, zamanla eleştirsem de kullanmaya başladığım ya da reddetmeye devam ettiğim onca kelime/kalıp içinde hep en komik olanıydı.

    daha komik olanını dün duydum. sanıyorum daha komik olması, işin mentalitesinin de plaza mentalitesi olmasından kaynaklı.

    (bkz: #79294066)
  • az önce günlük dailylere katılıyor muyuz diyerek hem ingilizcenin hemde türkçenin içinden geçmeme sebep olan iş dili edebiyatı
hesabın var mı? giriş yap