• zamanla bozulan yeniçeri ocağının istanbul esnafını haraca bağlayıp eşkıyalık yapmasına benzeyen vaka. yanlış değilse artık kpss şartsız özel harekatçı, fakülte bitirmeyen polis yapılıyor.

    (bkz: ya ne olacağıdı)
  • tam da bu yüzden, kolluk kuvveti olarak görev yapan, silah taşıyan, güvenlik görevlisinden askerine, polisine herkesin, tek tek , rütbesine bakılmaksızın, güvenilir kurumlar ve doktorlar tarafından, düzenli olarak psikolojik kontrollere tabii tutulması gerekiyor.

    bunu normal bir ruh hali yapamaz çünkü. huzur ve asayiş sağlaması için kendisine emanet edilen silahı yok sebepler vatandaşa doğrultmanın affı olmamalı. o silahı doğrultan, o tetiği de çeker.
  • kamudan aldığı güç ve otoriteyi kullanarak bu eylemi gerçekleştirdiği için bir sivilin alması gereken cezanın en az iki katını alması gereken ve kalıcı olarak devlet memuriyetinden atılması gereken kişidir.

    bu tabii olması gereken. olacak olan nedir? açığa alınacak ve birkaç ay maaş kesintisi uygulanacak. bu da tabii mağdur olmaması için birkaç yıla bölünerek uygulanacak. polis ve devlet terörü böyle bir şey işte. söylediğinde de sen terörist oluyorsun.
  • soruşturma açılıp 2 sene terfi almama cezası verilir en fazla.
  • --- spoiler ---

    polis, kokoreççide garsonu tokatladı, iş yeri sahibine tabanca doğrulttu

    karaman'da komiser yardımcısı e.e., üç meslektaşıyla gittiği kokoreççide, kendileriyle ilgilenilmediğini öne sürüp, garsonu tokatladı, tartıştığı iş yeri sahibini yumruklayıp, başına tabanca doğrulttu. e.e.'nin yanındaki özel harekât polisi b.ş. de garsonu dövdü. olay, iş yerindeki güvenlik kamerasına yansıdı.
    --- spoiler ---

    kaynak

    kamera kayıtları
  • olaydan sonra karaman valiliğinden yazılı bir açıklama yapılmış, yaşanan olayı haber yapan basın mensuplarına atıfta bulunarak; "yapılan bu haber polis-vatandaş ilişkilerine zarar verir" denilerek hadiseye sosyolojik bir boyut kazandırılmıştır. !
    hangi ilişkiden bahsediyorlarsa artık .! al birini vur ötekine..
  • bundan tam 13 yıl önce üniversiteye başladığımda, izmir/üçkuyular'daki evimizden çıkıp bornova'da, ege üniversitesi'ne çok yakın bir ev tutmuştuk. okuldan eve giden en kısa yolun üzerinde gençlik parkı isimli bir park vardı. bornova'da oturanlar bilecektir. bu parkta sabah-akşam devamlı şarapçılar, hapçılar ve ot içenler olurdu ama genelde kimseye bulaşmazlar, kendi aralarında takılırlardı. bu sakinlikten cesaret alan semt halkı da onlar hiç yokmuş gibi parkın içinden veya yanında geçip giderdi. bir akşam saat 9 gibi eve dönüyorum, parkın yanındaki yoldan yürüyorum, baktım bana doğru benim yaşlarımda bir çocuk geliyor. sigaran var mı dedi, yok valla dedim, tam geçip gideceğim, aniden montumun yakasına yapıştı. montu eline öyle bir doladı ki sanki boynuma halat bağlamış gibi, kesinlikle kurtulma şansım yok. para istedi, vermedim, yok param dedim. üstümü arayacak hali yok ya sonuçta. çocuğun gözleri gözükmüyor, göz kapakları çizgi halinde, yüzü gözü şişmiş. belli ki bir maddenin etkisi altında. aniden bir bıçak çıkarttı cebinden. sustalı bir bıçak ama açılınca ekmek bıçağı kadar oldu. hayatımda hiç hem sustalı hem de o kadar büyük olan bıçak görmemiştim. bıçağı bacağımın üst kısmına, kasıklarıma doğru dayadı. bıçağa bakıyorum, soksa bacağımın arkasından çıkar, öyle bir bıçak. ben de büyük ihtimalle yığılır kalırım orada. o an ne hikmetse sakinliğimi korumayı başardım, bıçağa bakıyorum, çocuğa bakıyorum, 50 metre ilerideki evime bakıyorum. ulan ne yapsam falan derken biraz ileriden sokağa giren polis arabasını gördüm. sakin sakin geliyorlar, büyük ihtmalle devriye atıyorlar veya belki de bir yere gidiyorlar. tamam dedim kurtuldum. polis arabası geldi, geldi, 10 metre ötemizden bizi gördü, durumu gördü. aniden farları kapandı, telsizleri sustu ve usul usul birkaç metre ötemizden geçip yolun bizim olduğumuz tarafının tam aksi tarafına doğru dönüp sokağı terk etti. ben bir şekilde çocuğun elinden kurtuldum, daha doğrusu çocuk bıraktı yakamı hadi git lan diye, 15-20 metre koşup sonra sakinleşip normal şekilde evime girdim. gençlik işte, kimse beni birinden kaçarken görsün istemedim.

    bu olay yaşandığında tam 20 yaşındaydım, şimdi 32 yaşındayım hatta 4 gün sonra 33 olacağım. bu ülkede polise güvenilmemesi gerektiğini o gün öğrendim. aksini savunan her tanıdığıma da bu yaşadıklarımı anlattım.

    şimdi bu olaydaki görüntüleri izleyince aklıma geldi, yazayım dedim.
  • buradaki asil mesele, elemanin sebebsiz yere garsona vurmasi ve akabinde isi buyutmesi degil, yanindaki uc elemanin da kendisine destek vermesi. diyelim ki olayin basaktoru sosyopat, curuk elma, vesaire. ulan aranizda bir tane de mi akilli adam yok?
  • olayın 72 açıdan net görüntüleri mevcut. ilk yumruğu sallayan ve küçük bir olayda dahi belindeki silahı çeken "polis" görevinden alınmalı.

    bimer, cimer, sosyal medya vs neresi olursa bu görüntüleri herkesle paylaşmak lazım.
  • "cumhuriyet paçavrasının haberiymiş. hmm." yazmış beyefendi. orada full video var otur izle ondan sonra yorum yap diyeceğim de kendisi muhtemelen haberlerin başlıklarını okuyan bir tip. hmm
hesabın var mı? giriş yap