• ing. ilkinleme. tetikleme olarakta geçer.
  • ing (psy) cagristirma. bir kavramin kendisiyle ilintili diger kavramlari cagristirmasi anlaminda kullanilir. mesela bulent ersoyun surekli fevkaladenin fevkinde demesi olsun ornegimiz. bulent ersoy dendigi zaman, bir sure sonra farkinda olmadan kendinizi fevkaladenin fevkinde'yi cumle icinde kullaniyor bulabilirsiniz. urkmeyin. dalga gecenlere de, "bu basima gelen seyin adi priming effect tamam mi allahin gerizekalilari" diye cemkirmek sizi bir parca olsun rahatlatacaktir.
  • (bkz: yılmaz özdil/@procastinator)

    bunun aciklamasini yilmaz ozdil uzerinden yapacaksin deseler, hadi len derdim. tipki bundan alti ay onceki biz'in artik biz olmadigi, ya da bundan bes yil once bize ileride insan-i kamil olacaksin deseler gotumuzle gulecegimiz gibi bir pitirciklik degil mi ayol hayat dedikler? i-hi-hi. bak sarkazmi tetikledim, onu prime ettim simdi de, aksama kadar sarkastiksiniz bunu okuyorsaniz, hadi gene iyisiniz baska $emalari tetiklemedim, hep insan-i kamillikten bunlar.
  • bak, saniye icinde gerceklesen ornegini veriyorum; badilere bastim ve hizlica basliklara goz gezdirirken "iclal aydin" gordum gibi geldi ama hemen kaybettim, bir daha dikkatli bakayim dedim iclal miclal yok, ama tuna kiremitci basligi var. kapis? bir ila iki saniye icinde tuna'yi gorup iclal'i tetikleyebilen biriyim. cv'me yazicam bunu.

    edit: vay vay vay vay diyerek kendime yaklasiyorum; iclal basligi da varmis meger. cv'me yazicam bunu. hayati teorilerle yasamaya calisirken zaman zaman kaciran biriyim, bir nevi fazla mukemmeliyetcilik tek kusurum yazicam. iclal'i once goz ucuyla gorup sonra dikkatli baksam da goremeyip oradan tuna'yi gorup iclal'i tetikledigimi sanan biriyim? ben boylesini sorgusuz ise alirdim. kavrami bok ettim ayri. boyle bir sey degil priming, yapmayin.
  • psikoloji deneylerinde kullanılan, deneklere belli bir tecrübe yaşatılan ilk aşamadır.

    şöyle ki, insanların herhangi bir gerçekliğe verdikleri tepkiler ölçülmek istendiğinde, denek gruplarından biri bu gerçeklikle karşı karşıya bırakılır. bu aşama, "priming" olarak nitelendirilir.

    sonraki aşamada, "priming" aşamasına tabi tutulan ve tutulmayan denekler ikinci bir testten geçirilirler. buradaki amaç, her iki grubun da nihai tepkilerini ölçerek "prime" edilen grubun davranışlarında herhangi bir farklılık olup olmadığını tespit etmektir.

    ek bilgi: bu tespit, çoğu zaman, iki farklı grubu karşılaştırmakta kullanılan anova ve regresyon analizleriyle yapılır.

    (bkz: sosyal psikoloji/@derinsular)
  • yakıt akışı yeterli değilken, yardımcı yakıt pompası ile yakıt akışına destek olma işlemi.
  • zihin faaliyetlerini sistem 1 ve sistem 2 ismi ile, iki bölüm olarak değerlendiren daniel kahneman' a göre, sezgisel ve hızlı bir biçimde düşündüğümüz anlarda sistem 1 devrede, analitik ve istatistiksel olarak düşündüğümüz anlarda sistem 2 devrededir.

    kahneman tarafından adlandırılan sistem 1'in nesne ve olaylar hakkındaki çalışma yöntemleri

    - çağrışım makinesi

    - hazırlanma (priming) etkisi

    - bağlam ve nedensellik

    - ne görüyorsan o: ngo (what you see is all there is: wysiati)

    - yerine koyma (substitiution) 'dır.

    '' hazırlanma (priming) etkisi; bilinçaltında gerçekleşen bir süreçtir ve bu nedenle çoğunlukla fark edilmez ancak etkileri deney ortamında görülebilmektedir. örneğin kısa bir süre önce yemek kelimesini gördükten veya duyduktan sonra çor_ _ kelimesindeki boşluğu çorap yerine çorba şeklinde doldurmaya daha eğilimli olursunuz. tam tersi de olabilir elbette. yemek nasıl çorba fikrini tetikliyorsa, giyinme fikri de akla çorap getirir.

    işin ilginci, hazırlanma etkisi davranışlarımızı da etkileyebilir. örneğin, yapılan bilimsel deneylerden birinde öğrenci deneklere 5 kelimeden oluşan gruplardan birini seçerek 4 kelimelik cümleler kurmaları istenmiştir. bu 5’li kelime grupları ya nötr (örneğin buldu, o, sarı, hemen, şeyi) veya (florida, unutkan, kel, beyaz, kırışık gibi) yaşlılıkla ilgili terimlerle hazırlanmıştı. soruların ardından deneklerin koridorun sonuna kadar yürümeleri istenmiş ve yürüme süreleri gizlice araştırmacılar tarafından kayıt altına alınmıştır. bir de ne görelim! yaşlılıkla ilgili kelimelerle cümle oluşturan denekler diğerlerine göre daha yavaş yürümüştü. “florida etkisi” iki aşamalı hazırlanmaya neden olmuştur. birincisi, “yaşlı” kelimesi kullanılmamış olsa bile kelime dizisi yaşlılıkla ilgili fikirleri tetikledi; ikincisi bu düşünceler yaşlılıkla ilişkili bir davranış biçimine neden olarak yavaş yürümeye sebep oldu. tüm bunlar biz farkında olmadan gerçekleşti. deney sonrasında mülakata alınan öğrenciler kelimelerin ortak bir kavramdan seçildiğini farketmediklerini belirtmiş ve hiçbiri birinci deney sonrasındaki davranışlarının okudukları kelimelerden etkilenebileceğini kabul etmemiştir. yaşlılık fikri bilinçli bir farkındalık yaratmamış olmasına karşın davranışları yine de değişmiştir.

    daha da tuhaf bir örneğe bakalım. araştırmacılar deney ortamı olarak çalışanların düzenli olarak kendilerine çay veya kahve hazırladığı ve bu içecekler karşılığında gönüllü olarak diledikleri kadar ödeme yaptığı bir ofis mutfağını seçmiştir. deneyin birinci aşamasında mutfak duvarına saksı çiçeği resmi, ikinci aşamada ise bir çift gözün resmi asılmıştır. 10 haftalık bir dönemde duvardaki resim haftada bir değiştirilmiştir. deney sonunda araştırmacılar çalışanların kutuya bırakmayı uygun gördüğü katkı paylarını haftalık olarak karşılaştırmıştır. çalışanlar arasında duvardaki dekorasyonlar konusuna değinen olmamış fakat kutuya bırakılan katkı payları büyük farklılık göstermiştir. göz resminin olduğu haftalarda kutuya bırakılan katkı payı saksı çiçeği asılı olduğu haftalara kıyasla üç kat fazlaydı. belli ki izlendiklerini sembolik olarak hatırlatan bir unsur bireylerin daha iyi davranışlar sergilemesine neden olmuştur. bu etki beklendiği gibi herhangi bir farkındalık olmadan meydana gelmiştir. bu sistem 1’in sistem 2’yi nasıl etkileyebildiğine dair can alıcı bir örnektir ve aynı zamanda sistem 1’in nasıl da kolay suistimal edilebileceğini korkutucu bir şekilde de ortaya koymaktadır. ....''

    thinking, fast and slow; daniel kahneman
  • yeşil ekonomiyi (bkz: green economy) geliştirebilmek için nordik ülkelerindeki perakende marketlerde kullanılan başarılı sistem. marketlerde müşterilerin en çok ilgisini ürünlerde yapılan etiketleme ile (bkz: ecolabelling) müşteriler fiyattan çok ürünün çevresel etkilerine dikkat ediyormuş.

    türkiye'de ne kadar uygulanır, tartışılır.
  • piston motorlu ufak ucaklarda, motorun bir sure kullanilmamasindan sonra borulardan yakit cekildigi icin, motoru calistirmadan hemen once yapilan ve silindirlere giden yakit borularini doldurmaya yarayan islem.

    az veya cok (under-priming - over-priming) yapilmasi zararlidir, motor omrunu azaltir.
  • ozelikle sabah ilk ucusuna cikacak piston motorlu ucakta yapilmasi elzemdir.
hesabın var mı? giriş yap