• 70 yasındaki babamın cok yüksek degerlerle ve geç teshisle karsılastıgı ve 1.5 senede tamamen yendigi hastalık. hemde hic bir yerli doktoru dinlemeden ve ameliyat olmadan, 70 yasından sonra ona bilgisayar ve internet kullanmayı ögretmis , bütün dünyadaki en son gelismeleri inceletmis, bütün yeni alternatif metotları bulmus cıkartmıs, dünyanın heryerindeki konunun uzmanlari ile bizzat tanısmasına vesile oldurtmus hastalıktır. hala bir cok "prostat uzmanı" oldugunu iddia eden doktorlarımızın haberi bile olmadıgı "total hormone bloackage" metodu ve kendi ekip bictigi ve cayını kaynatıp içtigi ısırgan otları , kereviz saplari, salca ve kabak cekirdegi ile bu işi basarmıstır.
  • dünya genelinde erkekler arasında görülen en sık kanser, erkekler arasında görülüp de ölüme yol açan en sık 2. kanser türüdür (akciğer kanserinden sonra gelir).

    etyolojisinde* ailesel, ırka bağlı, hormonal(testosteron prostatı uyarıcı bir hormon olduğu için bu kanserden primer sorumlu hormondur), çevresel, kanserojen etkenler şeklinde çok çeşitli faktörler bulunmaktadır.

    teşhiste genellikle şüphelendirici bulgular;hasta şikayeti, rektal muayene bulgusu,psa yüksekliği olup kesin teşhise transrektal ultrason eşliğinde alınan biyopsi ile gidilir. mr ın teşhisi desteklemede çok yüksek bir etkinliği de bulunmaktadır. hatta yeni güncel bilgiler doğrultusunda psa yüksekliği olan ve/veya fizik muayeneyle prostat kanserinden şüphelenilen durumlarda birçok otorite biyopsi öncesinde prostat mr ı çekilmesini önermekte.* sebebiyse mr görüntülemede saptanan bariz lezyonlardan* füzyon biyopsi yöntemiyle direkt hedeflenerek biyopsi alınmasıdır. bu yöntem son dönemde sıklıkla kullanılmaktadır.
    erken teşhis adına; genel kanı ailesinde prostat kanseri öyküsü olmayanlar için 50 yaşından sonra, olanlar içinse 40 yaşından sonra yıllık rektal muayene ve psa bakılması üzerine olsa da en son otoritelerin görüşü; özellikle ailesinde prostat kanseri öyküsü olmayanlar için psa nın sadece bir şekilde herhangi bir şikayetle doktora başvuran hastalara bakılması şeklindedir.

    tedaviye gelirsek; hastalığın evresine göre değişmektedir. yani prostata sınırlı mı, prostat çevresi dokulara yayılım var mı ya da uzak organlara yayılma olmuş mu? bunların hepsinde farklı tedavi modaliteleri kullanılmaktadır. ama genel olarak söylersek prostatın çevresindeki birkaç dokuyla birlikte alınması (radikal prostatektomi), radyoterapi , kemoterapi ya da hormonoterapi şeklindedir (modern birkaç teknik daha var ama bunları bilmenize gerek yok zaten.)

    önlemeye gelirsek; eğer genlerinizde varsa bunu önleyemezsiniz sadece erken teşhis edebilirsiniz bunun için de dediğim gibi 40 yaşından sonra belli testler yapılır onları yaptırmanız yeterli.
    önleme amaçlı kullanılabilir mi acaba diye düşünülüp üzerine çalışılan birçok madde vardır; 5 alfa redüktaz inhibitörleri (testosteronu aktif hale getiren enzimi engeller-örneğin kabak çekirdeği böyle bir etkidedir.), likopenler,selenyum içeren preparatlar,yeşil çaylar falan filan...

    (prostat kanseriyle ilgili öğrenmek istediğiniz herhangi birşey olursa çekinmeden sorabilirsiniz )
  • gecenlerde bir gazetede haftada 2-3 kez boşalmanın prostat kanserini % 50 onledigi yonunde bir haber cıkmıstı.

    peki bu durumda frank zappa gibi faaliyetleri dillere destan bir ustadın bu hastalıktan ölmesini nasıl acıklayacaksınız yavsak profesorler.
  • yapılan araştırmalara göre, eğer ileride buna yakalanmak istemiyorsanız, yapmanız gereken tek şey, her gün xvideos ve xhamster gibi siteleri gezerek, en az 1 kez mastürbasyon yapmak.

    evet, domates yemeniz, sebze yemeniz, bir şeyler kaynatmanız gerekmiyor. sadece en iyi yaptığınız şeyi yapıyorsunuz ve 20'li ve 30'lu yaşlarda her gün 31 çekiyorsunuz. prostat kanseri olmuyorsunuz.

    altını çizmek istediğim şeyse, her gün seks yapmanız da prostatı önlemiyor. sadece 31 bunun ilacı. neden diye sorma, aklıma yattı, sorgulamadım.

    bu arada tanrı'nın süper bir mizah anlayışı var.
  • 50 'lili yaşlardan sonra bir çok erkek için için ciddi bir risk haline gelen hastalık..sebeplerinden birininse , sürekli ayakta işemek olduğu söyleniyor..çünkü işeme esnasında sürekli ayakta durulduğu ve vücut yorulduğu için, sözkonusu bölge de buna paralel kasılmakta, işeme sırasındaki kısa süre acı ya da yanma hissinin de bir kısmı bu kasılmaya bağlanmakta... çaresi ise oturarak işemek.. bu yöntem doktorlar tarafından genç erkeklere de bu riski azaltmak için tavsiye edilmekte..evet beyler, hayattır, hızlıdır, vakit yoktur, delikanlılıktır... bu tip şeyler söylemeyin, fırsat buldukça bu eylemi gerçekleştirin...zira risk oldukça azalmakta...
  • alman doktorun yalancisiyim,

    bunu önlemek icin iki sey yeter dedi;

    (bkz: brokoli)
    (bkz: bira)

    ha birde cisini uzun süre tutma dedi.
  • 7 yıldır mücadele ettiğimiz bu s.ktgmn hastalığına babam pazar günü yenik düştü..

    biraz toparlanayım,hastalıkla ilgili soruları olan arkadaşlara yardımcı olabilirim..

    bu süreçte insanların birbirine destek olması mühim..
  • baba için savaşıyoruz. direğimize afiyet.
  • dayım 10 gün önce ameliyat oldu şu an gayet iyi durumda. kötü huylu tümörler lenf kabuklarını bile delmişti. gleason skorları neredeyse 12 parçada da 8 ve üzerindeydi yani 4. 5. evre diyebiliriz kanser durumuna. erken teşhis önemli ama biz geç kalmıştık. bizin şansımız türkiye'de bu illeti mahvedecek iki prof vardı ikisiyle de görüştük, birin ameliyat etti. hocaları da söyleyeyim belki yararlanmak isteyen olur. bir tanesi göztepe ssk hastanesi prof. dr. asıf yıldırım diğeri koşuyolu medipol hastanesi prof. dr. selami albayrak. ikisi ile de görüşmek çok zor ama sağolsunlar görüştüğünüz zaman içinize öyle bir su serpiyorlar ki anlatamam. biz ameliyatı selami hoca'da yaptırdık. kendisi kesinlikle açık ameliyat yapıp gözleriyle görmek hissetmek istiyor. sağolsun her şeyi temizledi şuan hiç bir şeyi yok. zaman ne gösterir bakacağız. herkese binlerce kere teşekkür ederiz.
    medipol selami hoca ameliyatı 40k tuttu. şanslıysanız asıf hoca'ya ücretsiz olabilirsiniz. geçmiş olsun korkmayın sakın. tıp çok başka boyutta.

    aylar sonra editi: bu entry'e ithafen çok arkadaş yazmıştı hala yazanlar oluyor. cevap yazamadıklarımdan özür dilerim. üzerinden kaç kontrol geçti sayamadık. hiç bir sıkıntı yok, hiç korkmayın. tedbiri de elden bırakmayın. sağlıcakla...
  • bu ismi babama pek yakıştıramıyorum ben, kötü huylu prostat büyümesi demek hem psikolojik olarak daha destekleyici hem de ne biliiim pffs babamın kanser olmasını pek kabul edemiyorum...bu sene ne kadar kemer sıkmalı ne kadar da bezdirici bir yıl. benim hipofiz adenomum yetmiyormuş gibi bir de babamın eril eril hastalığı çıktı.

    şu an hastaneye yatırmaya götürüyoruz babamı. yaşlı erkek hastalığım var kızım dediği vakit ne geyikler dönmüştü aile arasında...

    kullandığı prostat ilaçları pek işe yaramadı. yaşından dolayı da kemoterapi olmayacak. ameliyatla kötü huyluyu alacağız ve babişkoyu eski haline döndüreceğiz...

    tanım: kimsenin başına kötü huylusunu vermesin dediğim büyümenin nam-ı diğer ismi.

    zorunlu edi: o zamandan bu zamana geçmiş olsun dileklerini ileten tüm suserlara teşekkür ederim. babam çok şükür artık çok iyi. ameliyatı çok iyi geçmişti, sağlığına da kısa sürede kavuştu.

    yine de yineleyelim: erken teşhis hayat kurtarır
hesabın var mı? giriş yap