• travma anında kontrol hissinin az olması, kadın olmak ve travmaya verilen ilk tepkinin yüksek olması ptsd geliştirmede risk faktörleri arasındadır.
    her travma sonrası stres bozukluğu ptsd değildir. süreçinde yinelenen vahşet görüntüleri, kabuslar, aşırı irkilme tepkileri, nedensiz öfke ve suçlu hissetme vs vs semptomlarının bir aydan fazla sürmesi durumunda tanı konur. aynı semtomların bir aydan kısa sürede kesilmesi durumunda acute stress disorder kategorisine girer. netekim tecavüz, deprem, ciddi bir kaza atlatmıiş veya böyle bir olaydan zarar göreceği algısına varmış kişide akut stres bozukluğunun raslatması çok olasıdır. akut rahatsızlığın ptsdye dönüşmesinde işse risk faktörlerinin bulunması rol oynar.
    tecavüz vakalarından genelde zarar kişin tanıdığı birinden geldiğinden travma atlatan kişi, sosyal çevresinden bir çekilme yaşar, kimseye güveneme olur ve yalnızlık yaşadıklarına duyduğu öfkeyle birleşerek semptomları arttırır. hayat akışında bozukluk ve gerileme gözlenir. kişi ne kadar unutmaya çalışırsa, hafıza o kadar kuvvetlendiğinden kabuslar daha belirgin bir bişimde vahşet görüntüleri içerir ve kabuslardan kurtulmak için uykusuz kalma yoluna giden hastada konsantrasyon bozuklukları sıkça rapor edilir. bu semptomlar kişilik bölünmesinde de görülen kendine yabancılaşma, örneğin aynada kedini tanıyamama gibi, belirtileri de beraberinde getirir.

    evet, bugün ptsdnin belirtileri ve risk faktörlerine değindik. ne kadar kötü bir şey olduğunu hep beraber gördük. bir daha görüşmek üzere, esen kalın.
  • ing. kıs. post trauma stress disorder.
    türkçesi travma sonrasi stres bozuklugudur.
  • çok büyük stres altında kalan bazı kişilerde de görülebiliyor. 1980'lerden itibaren, savaş cephelerinde çarpışan askerlerde daha sonraki aylarda görülen belirtiler, ptsd olarak sınıflandırılmaya başlandı. ama travma sonrası stres bozukluğunun kimi öğelerine tarih boyunca rastlanıyordu aslında.
    travma sonrası stres bozukluğu (ptsd) tanısı konabilmesi için, geriye dönüşler, sakınma, kaçınma, uyku bozuklukları ve ruh halinde ani değişimler şeklinde kendini gösteren belirtilerin, travmatik bir olayın üzerinden bir ay geçmesine rağmen devam etmesi gerekiyor.
  • memlekette cayır cayır yaşandığını düşündüğüm, ancak hiçkimsenin bahsetmediği rahatsızlık.

    bu konuda batılı makaleler yayınlamış, belgeseller, tv serileri yapıp el broşürleri dağıtıyor. sağlık sistemi soruna ilaçlı ilaçsız çözüm yolları arıyor. malesef hayranlıkla bakıyorum.
  • en güzel ve zarar vermeyen ilacı kenevirdir.

    özellikle cannabidiol (cbd) yönünden zengin olan türleri, sentetik antidepresanlar yerine an itibariyle abd, hollanda, ispanya, isviçre, ingiltere vb. ülkelerde doktorlar tarafından reçete edilmekte olup bu grup hastaların sağaltılmasında büyük başarılar elde edilmektedir.

    ülkemizin içinden geçtiği bu pandemi koşulları ve kötü ekonomi, kötü eğitim, kötü sağlık koşulları ve yönetişim hata ve eksikleri kaynaklı, toplumumuzda da sıklıkla gözlemlenen ptsd hastaları ve tedavileri göz önünde bulundurularak, hiç olmazsa "tıbbi kenevir" konseptiyle yasallaştırma süreci başlatılmalı; en azından insanlar -eczanelerden- cbd oil temin edebilmeliler.

    ilgili bilimsel çalışmalara buradan erişebilirsiniz.
  • yurtdışına temelli yerleşmeye gidenlerde gören geçici bir dönem.

    (bkz: post turkey stress disorder)
  • kendisinden uzun zamandır muzdarip olduğum psikolojik rahatsızlıktır. türkçe açılımı ile, travma sonrası stres bozukluğu olan hastalığımız sizi günlük hayatta ve gece uykunuzda avlar.

    aniden gelen flashbackler, bitmek bilmeyen kabuslarla hayatı size dar eder. insanlarla olan iletişiminizi etkiler ve travmanızı sürekli hatırlamanıza sebep olduğu için ruhsal olarak stabil kalmanız neredeyse imkansızdır.

    doktorum bana bu hastalığın tedavisinde 150mg lustral ile kabuslarım için bir de tofranil vermiştir, ki bu kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

    tofranil için, “bunu içince rahat uyuyacaksın” demişti. ilacın prospektüsünde, yan etkiler kısmında ani ölüm mevcut.

    uyu bir daha uyanma demek istedi herhalde :)

    şaka bir yana, yalnız değilsiniz. konuşun, susmayın. yardım isteyin.
  • bize gelip bununla ilgili egitim vermislerdi. sirkette bir cok eski asker oldugundan, calisanlarimizda ptsd varsa nasil yaklasiriz ederiz, belirtileri nedir falan.

    cok ilginc seyler anlatmislardi. ptsd'den sadece catismaya girenler muzdarip degilmis. misal, catisma cikiyor ve yardim istiyorlar. catisanlarin yardim istedigini duyanlar, yardim etmek istiyor ama edemiyorlar diyelim. gidip onlari kurtarmak veya onlarla beraber catismaya katilmak istiyor. catisma bittikten sonra, catisanlar saglam, ama yardim istegini duyanlarda ptsd gorulebiliyormus. ayni sekilde, bir birlik sevk edildikten sonra (diyelim irak), amerika'da birlikte kalanlarda da olabiliyormus. adam ben niye onlarla degilim diye gidiyormus. muharebe gorenlerdeki birbirine destek olma ve destek verme hissinin yardimci oldugu dusunuluyormus. iste atiyorum o telsizle yardim cagrisini duyan ise, ben bunlara neden yardim edemiyorum diye kendini caresiz hissedip ptsd'ye yakalanabiliyormus.

    ptsd'nin tek bir nedeni yokmus yani anlayacaginiz. onune gecmenin en onemli seyin destek hissi oldugu soyleniyor. ihtiyac aninda destek gorebiliyor musun yoksa goremiyor musun...
  • yıllar önce mezun olduğu halde rüyasında hala sınıfta kaldın diyen hocalar gören insanlarda da bulunduğuna inandığım sendrom.
  • özellikle savaş ya da çatışma görmüş askerlerden terhis sonrasında sıkça görülmektedir. güneydoğuda doksanlı yıllarda askerlik yapmış eski askerlerde, hali hazırda iç güvenlik harekatlarında görev yapan askerlerde sıkça görülmektedir. kktc de askerlik yapan askerlerde de görülmektedir. insanlar kıbrısta askerler rahat sansalar da orada yazılı olmayan bir ateşkes durumu olduğundan özellikle sınıra yakın kilit noktalarda askerlik yapanlarda terhis sonrası sıkça rastlanmaktadır. askerlik sırasında baş gösteren rahatsızlıklara da askeri hekimler hemen ada humması deyip geçiştirmektedir.
hesabın var mı? giriş yap