• herkes bu kadar övünce gideyim bir göreyim. yeni insanlarla tanışırım, bir şeyler paylaşırım diye gittim. hayatımda ilk defa böyle bir ortama gitmiyordum, çekingen ya da suratsız bir insan da değilimdir. aksine fazla güleryüzlüyüm bence.

    her neyse izmir'deki etkinliğe gittim bugün. içecek bir şeyler alıp 3-4 kişinin oturduğu yere yöneldim, oturabilir miyim diye sorup oturdum. o kişiler zaten grup olarak gelmişler ve benle hiç muhattap olmadılar. kişilerin özelinde etkinliği yargılamayayım, hele bir oyun başlasın dedim ve start verildi.

    gitmek isteyenler için spoiler olmasın ama oyunda size verilen görevleri yapıyorsunuz ve bunun için haliyle tanımadığınız kişiye önce merhaba demeniz, tanışmanız gerekir normal şartlarda. ama etkinlikte herkesin derdi puan almaktı. geliyor soruyor ve gidiyor. geliyor bir görev veriyor ve gidiyor. ee bizim amacımız sosyalleşmek değil miydi. sordukları şeylere gayet de ilgi çekici cevaplar veriyordum halbuki. bağıra bağıra hindistana gitmiş birini arıyorlardı, gittiğimi söyledim ve karşıdaki puan kazandı. tamam o zaman diyerek çekip gittiler. ne zaman gittin, ne yaptın vb. hiç bir şey sormadı. ne işe yaradı şimdi? buna benzer 3-5 olay yaşayınca sonuna kadar kalmadan ayrıldım.

    sosyalleşmek, insan tanımak böyle bir şey değil bugün bir kez daha anladım. böyle şeyler kendiliğinden oluyor. muhabbet denilen şey kendiliğinden açılır. tanımak istediğin kişiyle gidip kendi isteğinle tanışırsın. böyle şeylere ihtiyaç duyuyor olmamız çok üzücü. oysa benim ilgi alanımı paylaşan insanlarla kolayca tanışabilmeliyim. tiyatroya gittiğimde perde arasında birileriyle konuşabilmeli, bara gittiğimde aaa bana yazıyor yaftası yapıştırmadan merhaba diyen insanla konuşabilmeliyim. ben prensip olarak insanlara böyle yaklaşsam da karşımdaki insanlardan hiç göremiyorum bu tavırları. bu etkinlik özelinde yurt dışı güzellemesi yapmak istemiyorum ama gerçekten bizim ülkemizde böyle etkinlilerde bile insanlar sonuç odaklı, süreçten zevk almayan ya da sohbet etmeyi bilmeyen tavır içerisindeler.

    son bir şey daha, bence etkinlik bir black mirror bölümü gibiydi. insanlar ellerinde başka insanların kendileri için hazırlamış olduğu soruları cep telefonların bulup soruyor ve puan kazanıyor. girişte verilen ödül pulları bitene kadar oynuyorsunuz. sonuna kalmadım ama black mirror bölümü olsaydı sonunda sanırım kaybeden takım insanlarla sohbet edememe, soru soramama ve yok sayılmaya mecbur bırakılırlardı.
  • her katılışınızda mekanın nasıl kalabalık olduğuna daha da şaşırdığınız, insanların hem eğlenip hem sosyalleşebildiği mükemmel stres atma etkinliği.

    şimdiye kadar katıldığım tüm pub story etkinliklerinden en beğendiğim görevi “4717’ye sms atarak koruncuk vakfı’na 10 tl bağışta bulunsun” oldu.

    “1 dakika boyunca striptiz yapsın” görevini hiç düşünmeden yapan adam bu görev gelince bir süre düşündü. asıl cesaret ve fedakarlık gerektiren görev “durduk yere” cebinden 10 tl çıkmasıymış sanırım.
  • gereksiz bulduğum sosyalleşme uygulaması.

    " aklımda kalan bazı komik görevler şunlar. 3 akrabana bayram mesajı atma diye mesaj yollamak, seçtiğin bi nesneyle 20 saniye öpüşmesini istemek, orgazm taklidi yapmak, whatsuptan seçtiğin birine seni çıplak görmek istiyorum diye mesaj atmak gibi buna benzeyen bir sürü eğlenceli görev var. "

    bunları yapıp bir de üstüne para mı veriyorsunuz? komikmiş.

    bir de başlığın altında bolca introvert tanımı geçiyor. introvert olmak asosyallik değildir. onlar zaten sosyal insanlardır, extrovert insanlardan farkı yalnız zaman geçirme ihtiyaçlarıdır.
  • kabaca anladığım kadarıyla tinderın multiplayer* versiyonu
  • sırf ne olsa bu uygulamadan da bir cacık olmaz ama deneyeyim diye yükledim monoton geçen beşiktaş içme seansım bir anda görevlere döndü en son kartal heykelinin önünde 15 kişi geyik yapıyorduk , güzle bir uygulama açıkçası ama esenyurt, fatih,bağcılar gibi ilçelere açılmaması doğru olur.
  • kimi zaman zevk aldığım kimi zaman şu çok kullanılan "cringe" deyimini iliklerimde hissettiğim oyun. 3 biradan az içince "ulan ben neden insanların sex hikayesini dinliyorum, ne yapıyorum lan ben" gibi sorular beyninizde dolaşıyor. eğer düzgün bir kitleye denk gelmişseniz ve çakırkeyifseniz o zaman keyifli iki-üç saat geçirmeniz mümkün. türkiye'ye bu kadar ters bir uygulama nasıl türkiye'den çıktı onu da hala anlamış değilim.
  • ilk defa ankara'daki etkinliklerine katıldım. normalde bir mekana gittiğinizde insanlar arasında aşılması zor bir duvar vardır. insanlar kolay kolay birbiriyle iletişime geçmez. işte pub story'nin en büyük olayı bu duvarı yoketmesi. etkinliğe katılan herkes oraya birileriyle tanışmak, iletişime geçmek, eğlenmek için gidiyor. doğal olarak hiç tanımadığınız insanlarla çok rahat iletişime geçiyorsunuz ve bu sırada bolca da eğleniyorsunuz.

    etkinlik çok sevdiğim bir mekan olan siyah beyaz'daydı ancak kalabalık bunalttı. tek problem buydu sanırım. mekan biraz küçük geldi. geç saatlere doğru ancak rahatladı. ilk defa gidiyorsanız oyunu anlayabilmek için kalabalığı göze alıp erken gitmenizi öneririm. ancak ben sonrakilere daha geç saatte katılacağım.

    -- oyun ---

    oyunun yapıldığı mekana gidince ilk olarak size bir grup kağıdı ve puan kartları veriyorlar. grup kağıdının üzerinde sizin takımınıza ait üç adet link var. gece boyunca bu linkleri kullanıyorsunuz.

    oyun başladığında ilk link aktif oluyor. oyunu oynamak istediğiniz kişiye gidiyorsunuz ve aynı takımda olup olmadığınızı kontrol ediyorsunuz. çünkü amaç diğer takımlardan puan toplamak. gece sonunda en yüksek puanlı takım bir sonraki etkinliğe bedava katılma ödülü kazanıyor. karşı takımda olan kişiyle öncelikle taş kağıt makas oynuyorsunuz ve kazanan görevi alan mı yoksa görev veren mi olmak istediğini seçiyor. görevi verecek taraf uygulamayı kullanarak karşısındakine bir görev veriyor. görevi başarıyla tamamlarsanız puan kazanıyorsunuz. yoksa kaybediyorsunuz. vakit ilerledikçe görevler zorlaşıyor.

    -- görevler --

    gece boyunca 'ben bunu hayatta yapmam/yapamam' dediğiniz şeyleri yaparken buluyorsunuz kendinizi. ilk baştaki görevler 'en romantik anını anlat' gibi basit şeylerken sonraki seviyelerde 'iki kişinin içkisini fondiple', '90 saniye plank yap', 'görev verenin seçeceği bir kişiye en tahrik olduğu olayı anlattır' gibi daha zor şeylere evriliyor.

    sonuç olarak gece boyunca yeni insanlarla tanışıyor ve bolca eğleniyorsunuz. yakınlarınızda bir etkinlik yakalarsanız kesinlikle kaçırmayın.
  • dün 6.45'teki oyuna katıldım. çok eğlendim. oyunun hızına kapılıp giderken bir an durup etrafı izlemeye çalıştım. resmen delilik. tam o an dışardan habersiz biri gelse deliler tımarhaneden kaçmış toplantı yapıyorlar sanır. dikkat kesildiğimde biri uçak taklidi yapıyor, diğeri takla atıyor, bir diğeri de yeri yalıyordu. delilik amk.

    --- spoiler ---

    görevler keyifli ve ilginçti, bazen cok zor olduğunu düşündüğün görevi karşındaki laaps diye yapıveriyor. verdiğim bir görevde silikon yaptıran birini bulman gerekiyordu, arkadasin 10 saniyesini almadı bu görev. bana verilen bir görevde de hiç sarhoş olmamış birini bulmam gerekiyordu ki bar ortaminda biraz imkansız.

    bir aşamada karşımdaki pes edene kadar karşılıklı itiraflar yapmamız gerekiyordu. 20 yaşındaki kızdan "evimde bir seks oyuncağı var"dan başlayarak öyle şeyler duydum ki bir süre kendime gelemeyeceğim. çok ağır geldi. kıza kazandığı puanı verirken "ne olur biri yalan olsun" dedim ama maalesef acı ama gerçek.

    --- spoiler ---

    edit: tüm çalışanlarına sonsuz teşekkürler.
  • dün akşam istanbul los altos etkinliğine arkadaş şeysinden dolayı katıldığım oluşum. öncelikle fikir ve altyapı çok iyi. app neredeyse hiç takılmadı ve çok hızlıydı. etkinlik belirlenen sürede başladı. mekandaki kız-erkek oranı çok rahatsız edici olmasa da, erkek sayısının üstünlüğü farkedilmeyecek gibi değildi. içimizde sevgililer falan da olduğu için, nelerin sınır dahilinde olup olmadığı tartışılmıştı. kimse bir sorun yaşamadı. zaten oyunun sizin için karı kız ayarlamak gibi bir iddiası yok. ha bunu bu şekilde kullanmaya çalışan çıkmadı mı? çıktı. kibarca reddediyorsunuz, sorun çözülüyor. zaten güvenli bir ortam. organizatörler de bu gibi durumlarda kayıtsız kalmıyor. dün mesela aşırı alkollü, yavşak bir kaç arkadaşı dışarı çıkarttılar.
    yaş ortalaması epey düşük. sanırım tek kötü yanı da bu. 98’liyim diyen kız gördüm ötesi yok.
    çok fazla çekingen, olayı anlamayan ya da zevk almayan insan var. köşede durup, hiçbir challenge’a katılmıyorlar. boşa kalabalık.
    ama en önemlisi etkinlik boyunca rahatsız olduğunuz hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsiniz.

    genel olarak farklı bir düşünce ama çok fazla tutacağını sanmıyorum. hayırlısı...
  • oyunun ne olduğu ve nasıl oynandığı zaten yazılmış. ben de ilk defa geçen hafta ankara’ da siyah beyaz adlı mekanda katıldım. resmen introvert olan karakterimi extroverte çevirdi bu oyun. üstelik de çok az miktar bir alkolle. sanallaşan sosyal hayatımızda daha çok bu tarz etkinliklere ihtiyacımız olduğu aşikar.
hesabın var mı? giriş yap