rabbin hiç kimseye haksızlık etmez

• calip cirpan bazi yetkililer sefa surerken uc kurus para icin sabahin korunde konserve kutusu gibi otobuste ise gitmeye calisanlar isyan etmesin diye insanlara soylenen baska bir soz.
• din fakirin afyonudur sozunu kanitlayan bir baslik olmus. evet kardesim bu dunyada cok cektin, obur dunyada kralsin yahuuu.
  
  neden adil ve esit sartlarin olmadigini, politikaci maskesi altindaki hirsizlari, savas ekonomisinin ne oldugunu sorgulamadan, isyan etmeden aynen boyle yasamaya devam edin.
  
  aman ha sorgularsaniz direk cehennem icin tek yon bilet alirsiniz. yeterki bizim isimize burnunuzu sokmayin, biz bu dunyanin guzelliklerini hepinizle paylasamayiz. hem obur dunyada size 40 huri veya nuri, istege gore kirmizi sarap veya raki akan dereler falan verecekler unutmayin.
  
  dur bi saniye su ayi ortadan ikiye boleyim, hemen geliyorum.
• insanlarımız tamamen uydurma ve çok sakat bir din anlayışına saplanmış durumda maalesef.
  
  öncelikle belirteyim: ahiret oluş yeri değil görüş yeridir.
  
  bu ne demek biliyor musunuz?
  
  ne oluyorsa her şey bu dünyada olup bitiyor.
  
  sırat köprüsü dediğin senin şu hayat çizgindir. yaşadığın hayat ve yaptığın tercihlerle bilinç bedenini kendi ellerinle inşa ediyorsun. işte bu dünyada ilmek ilmek ördüğün bilinç bedenin ahirette fizik bedenin oluyor.
  
  mesela, birisini arkasından mı çekiştiriyorsun? ödeme-dengeleme sistemi anında çalışmaya başlıyor. çekiştirdiğin şahsın negatif yükleri sana doğru akmaya başlıyor. sen atıp tutmaya devam etttiğin müddetçe de akış devam ediyor. onu manevi olarak temizlemiş oluyorsun.
  
  allah'ın mahlukuna zulüm mü ediyorsun, hak mı yiyorsun...ödeme-dengeleme sistemi derhal devrede...hakkını yediğin kimseye anında haksızlığı telafi edecek miktarda pozitif enerjini transfer ediyorsun. pozitif enerjin yoksa o şahsın negatiflerini yükleniyorsun.
  
  bu sistem hiç kimseye en ufak bir tolerans göstermeden çalışıyor. işte amel defteri dediğin sendeki bu pozitif ve negatif kayıtlardır. o sistemi işleten ödeme-dengeleme mekanizması ise "mizan" veya "terazi"dir.
  
  tüm bu sistem el an işliyor. film şu anda çekiliyor... ahirette ise çekilen filmi seyretmek dışında yapabileceğimiz bir şey yok. zira ahiret oluş yeri değil, görüş yeridir.
  
  not: yanlışlık gördüğümüzde gücümüze göre elimizle(fiilen), dilimizle veya en azından kalbimizle müdahale ediyoruz. bunu yapmayan zaten şuurunu doğru inşa edemez.
• ağdalı arap cümleleri ile inaç tazeleme seansı .
  
  allah'ın hiç bir şeye gücü yetmez. çünkü allah bir hayal ürünü. yetmediğini her gün görüyoruz.
  
  kendinizi avutun ancak . o seni terk etmedi vs ayetleri okuyup "abi. tam ihtiyacım olduğunnda bu ayet karşıma çıktı. allah bana seslendi." diyerek boş boş aglayin. allah'ınız küçük kızın açlıktan ölmesine engel olamayacak kadar güçsüz. tecavüze seyirci kalacak kadar aciz.
• şimdi size 100 puanlık bir mantık sorusu:
  israil olsanız veyahut amerika veya türkiye gibi adaletin parayla satın alındığı bir ülkede açgözlü, dolandırıcı bir zengin olsanız; ezmek, sömürmek istediğiniz kitlenin, olanları sineye çeken "nasılsa allah öbür dünyada adaleti sağlayacak" diye şükreden, aynı zamanda öbür dünya için kendini hazırlayıp bu dünyada kendini hiç geliştiemeyen, cahil insanlar mı olmasını isterseniz yoksa çağdaş, laik, bugünün hesabını bugün soran insanlar mı olmasını isterseniz?
• yani arkadaş diyor ki; hakkınızı aramayın, kasabın bıçağını yalayan koyun olun. o gün gelecek ve süper kahraman hesabını soracak, yemin içerim ki soracak!
  insanları gütmenin en etkili yolu din tabi.
• din toplumlar üzerinde bir güçtür. toplumu bir arada tutar.
  din öğreticileri ve kapital ekonomi insanların isyan etmesini istemez aksi takdirde kendileri de yaşayamaz. bu nedenle insanları isyandan uzaklaştırıcı bir inanç sistemi kurmak en büyük hedeftir ve başarılmıştır.
  
  dünyanın adil olmadığı ama bu işin burada kalmayacağı işi bu şekilde türemiş olmalı. aksi taktirde fakirlik icinde açlıktan kırılan insan zengine kızar ve malından ister. fakirleri bir arada sakin tutmak lazım.
  
  dinler ceza ve ödüllerle dolu. buradaki söz eğer sabredip hayatını aç geçirdikten sonra ölürsen ödülünü alırsın manasındadır.
• --- spoiler ---
  
  ama allah var, hesap var, ben kefilim diyor hesap günü kimseye haksızlık edilmeyecek diyor. belki bu ayet, bu cümle kula sabır, dayanma gücü veriyor.
  
  --- spoiler ---
  
  vermese daha iyiydi. şöyle bi çıkıp avaz avaz bağırsadıydınız, senin de adaletinin de diye belki hakkettiğinizi bu dünyada alırdınız.
  
  allah da olsa kulunu tatminle mükellef olmalı. değilse de cehennemin dibine, bana bugün faydası dokunmayan rabbi ne yapayım?
  
  hani denir ya geç gelen adalet, adalet değildir. hele ahirette gelecek adalet.. kendinizi kandırmayın.
• üşenmedim tamamını okudum. anladığım tek sey başlığı açanın feyzli bir ağbi olduğu. teşekkür ederim.
• ortadoğuda rabbin hiç kimseye haksızlık etmez diyorlar, hindistan'da da reenkarnasyon ile millete sabret diyorlar.
  
  nedense nerede bir fakirlik, acizlik, sosyal problemler, gelişmemişlik varsa orada aynı lafları duyuyor insan.
  
  bir gelişmiş ülkede bu lafı da, bu lafa inanan kişileri de bulamazsın. varsa da çoğunlukta değiller.
  
  şüphesiz ki bu bir tesadüf değildir.