• klasik gitarin bizans'taki en unlu hocasi. gitar muziginde master programi. elmadag'in rodrigo'su.
  • la yerine la der... biliyorum anlasilmadi ama ince la degil kalin la der...
  • telefonu "mirhabağ, bin bay rafi" (merhaba, ben bay rafi) diyerek acmi$ ve yikmi$tir perdeyi, eylemi$tir viran. adinin tek "f" ile yaziliyor olmasi da olasidir.
  • hocaların hocası ordinaryüs gitaristtir kendileri. hasan cihat örter in de sıklıkla kulandığı klasik gitar fakirin piyanosudur deyişinin mucididir.
  • ogrenci calarken la - sol diye bagirarak mutfaga gider. sag elinin tirnaklari upuzundur ama sol elininkileri dibine kadar kemirir. iyi ama sert bir hocadir, hele dersi iptal etmek en buyuk gunahtir. ogrencileri arasindan yuzlerce kotu gitaristin yaninda erdinc senyaylar ve erdem sokmen de cikmistir.
  • topu topu 7 nota var kac ayri beste yapilabilir ki sözünü söyleyen serdar ortaçın da gitar hocası olmuştur. çok değerli bir gitarist ve gitar hocası olsa da klasik müzik dışındaki müzikleri müzik saymayan bahsi geçtiğinde köpüren bir yapısı vardır.
  • türkiyedeki tüm aşmış gitaristlerin hocasıdır (bkz: erdem sökmen), (bkz: erdinç şenyaylar), (bkz: ayhan günyil)
  • çok eskilerden bir gitar virtüözü. sert bir mizacı olduğu söylenirdi.
  • hocaların hocasıdır. hayatı ile ilgili keyifli bir sohbet arşivlerde yerini almıştır.

    https://www.youtube.com/…atch?v=iovfselgp08&t=3150s
  • kisa bir sure icin bile olsa bende etkisi cok buyuk olmus gitar hocam.

    pangalti’daki ailesiyle beraber yasadigi evinde iki sene boyunca derslerine gittim. kimi zaman esi kalipso da gelir sohbet ederdi. cocuklari kucuktu o zamanlar, buyuk kizi ve kucuk oglu vardi. arada onlari da gorurdum. simdi dusunuyorum da esinin ismi de kalipso’ysa ailenin iki tarafi da muzigin icinden geliyorlar herhalde.

    her dakikasi dolu olurdu, gittigimde birisi ders alirdi, yanina oturup dinlerdim. benim bitirmeme yakin benden sonraki ogrencisi gelirdi beni dinlerdi.

    yukarida da bahsedildigi gibi baska bir seyle ilgilenir gibi gorunse de hatalari duzeltmede metronom ve tuner titizligindeydi. ben neye bastigimin farkinda bile degilken bir anda “la!” diye bagirir uyarirdi.

    bazen calismaya firsatim olmazdi. yine de derse gidilirdi. yukarida sert diye bahsetmisler ama bana calismayi ihmal ettigim zamanlarda bile cok kizmazdi. benden herhalde cok bir sey olmami beklemiyordu mu ne?

    cok fazla sikico egzersiz verirdi. hele tam benim dersleri biraktigim 1-2 yil cizgisi neredeyse tum ogrencilerin kirilma noktasiydi. burada pek cok teknik ders giriyordu araya ve melodiden ve karizmatik etutlerden uzak, ergenligin hormonlari zirvedeyken, nirvana bir yandan metallica obur yandan patliyorken bu egzersizler biraz sonuk kaliyordu. hoca bunu ongorseydi hala klasik gitari birakmamis olurdum. hocam, bosver elimi nasil tuttugumu, paco de lucia olmayacam ya, biraz keyfine bakalim isin. ver rodrigo’yu calayim, hazir degilsem de o benim bilecegim is. birak boyumun olcusunu alip oturayim, sonra sana geleyim; ogret bana ustat diyeyim.

    telefonu kaldirip la sesini alip akort yapmasina cok sasirirdim, o zaman ne bileyim telefonun 440 hz’te la (veya si bemol) sesi verdigini. evde gitar bi kazaya kurban gittiyse raffi hocayi arardik telefonda akort ederdi gitarimi. kulak sifirmis bende o zaman demek.

    surekli “gam calis damaged, gamlari iyice calis” derdi. biliyor musun hocam, siz bana bunu soylemenizin ustunden 30 sene gecti, ben hala gam calisiyorum.
hesabın var mı? giriş yap