raw

• (bkz: dng)
• kullanım amacı genel olarak profesyonellere hitap eder, ayrıca öyle her önüne gelen raw işleyemez.
  
  dijital karanlık oda diye tabir edebileceğimiz görüntü işleme programları, renk uzayı, renk bilgisi, renk gamutu, ışığın kalitesi, görüntü iyileştirme, filtreler ile en nihayetinde labo deneyimi içeren bir "göz" gerektirir. yoksa raw formatı sadece beyaz ayarına, çözünürlüğe ve geniş dinamik aralığa müdahale edilmesi ile sınırlı bir kayıt formatı değildir. zira imaj sensörleri, aslında gözümüzün farkedemediği pek çok ayrıntı ve veriyi kaydeder.
  
  modern dslr tipi kameralar, sd, cf, xqd ve cfast tipi bellek kart ve kombinasyonlarını ikili slotlar halinde kullanabilecek şekilde tasarlanmışlardır. kamera ayarlarından seçilmek suretiyle, tek bir karta ve ya ayrı ayrı kartlara yine ayrı ayrı ve eş zamanlı olarak hem raw hem de jpeg formatında fotoğraflar kaydedilebilir.
  bu sayede her bir görüntünün hemen kullanılabilecek-paylaşılabilecek bir jpeg formatı ile daha sonra detaylı bir işlemden geçirilmesi ile oluşturulabilecek bir tiff formatı ve ya ileride oluşabilecek hak ve telif hakları ihlalleri konusunda fotoğrafın tamamen sizin kameranızdan çıktığını ispatlayacak bir "raw" format kaydı oluşturulmuş olur.
  bu "raw" dosyaları saklanıp yedeklenmek suretiyle, daha sonra oluşacabilecek ihtiyaçlara ve görüntü formatlarına göre yeniden işlenebilir ve farklı çalışmalara imza atılabilir.
  
  öte yandan video sektörünün ilerlemesi, gelişmesi ve popülerleşmesi sonucunda raw video kaydı artık fotoğrafçılıktan çok video sektöründe ön plana çıkmaktadır.
  bu bağlamda, djı firmasının, video severler, ileri amatörler ve yarı profesyoneller gibi kitlelere sunmuş olduğu drone ve ya stabilizer'lerin yüksek veri işleyen ve en nihayetinde raw video kaydına imkan tanıyan kamera ve kayıt ekipmanları çeşitliliğine hız verdiğini görmekteyiz.
  
  sözün özü, raw candır. ancak video sektöründe daha bir candır.
• fırın kağıdından hallice ocb'lere rahmet okutmuş, rizlayı seve seve aldattırmış yüceler yücesi sarma kağıdıdır.
• (bkz: çıksa da izlesek)
• 36. istanbul film festivalinde izleyiciyle buluşan bir "gece yarısı çılgınlığı" filmi.
  
  --- spoiler ---
  
  film çok iyi başlıyor. sinematografi, filmin müziği, atmosfer. harika da enstantaneler var. kızı maviye, erkeği sarıya boyayıp bir odaya kapatarak "içerden yeşil olmadan çıkmayacaksınız" denmesi, kızın seviştiği esnada çocuğu ısıramayıp kendi kolunu dişlemesi vs. birçok şey. yönetmenliği de iyiydi filmin.
  
  tek rahatsız eden şey filmin ilk 1 saati çok güzel gidiyorken son 45 dakikada (oysa hikaye çok güzel potansiyel kırılımlara sahip) geçişlerde, anlatımda böyle eksik, klişe böyle garip hissettiren bir şeyler var. yer yer hollywood klişelerine dönüşüyor.
  
  ilk filme göre hiç fena bir film değil. güzel kotarmış.
  --- spoiler ---
• 36. istanbul film festivali'nde izlediklerim arasında en beğendiğim. filme masumiyet timsali olarak başlayan justine'in cinsel ve kanibalizm dönüşümünü hayranlıkla izledim. izlemesi çok kolay olmamakla birlikte, bu değmediği anlamına da gelmiyor. içerisinde gereksiz atfedilebilecek vahşet yok, hepsi hikayeye hizmet ediyor. ilk film olması açısından hayret verici, başrol marillier ve yönetmen docournau mutlaka takip edilesi.
  
  dahasını da burada karaladım
• filmin veganları haklı çıkarmak gibi bir kaygısı olduğunu düşünmüyorum. filmi güzel yapan da zaten yönetmenin tarafının anlaşılmaz olması. bu ve beraberinde gelen hikaye anlatımındaki başarı filmi sarsıcı hale getiriyor.
  
  kıskandım açıkçası yönetmeni. ilk filminde böyle muazzam bir başarı yakalamış. kendim çekmiş olmayı dilediğim az sayıda film vardır. bu film de bunlardan biri oldu. bir diğeri için (bkz: teströl es lelekröl)
• son bilmem kaç yılın "en rahatsız edici filmleri" listesine hızlıca giriş yapan bu güzide filmimiz; sanıldığı ve çoğunlukla yazıldığı gibi, olmadığın bir şeye "dönüşüm" filmi değildir. tamı tamına, özünde ne olduğunu keşfetme filmidir. ve bu ikisi arasında, ince ve güzel bir çizgi vardır, ki film de derdini anlatırken bu çizgiyi aşmadan tertemiz bir iş çıkarır. aman diyeyim siz de ne tarafta durduğunuza dikkat edin, yoksa yamyamlar yer sizi. (bana bir şey olmadı).
• fikrimce piyasadaki en iyi sigara kagididir.
• çok güzel bir soundtrack'e sahip film.
  
  (bkz: despair hangover & ecstasy)