• bir brian yuzna filmi.

    -film içeriği-

    filmin konusundan tamamen bağımsız olarak dr. hill'in diyaloğa girdiği insanların gözlerine odaklanarak hipnoz edici bir tesir oluşturduğu sekanslar ve yine dekanın kızıyla ilgili kıl, tüy saklaması -herhangi bir açıklaması olmamasına rağmen- "mojo işleri mi, ne ayak bu adam" dedirtmiştir. azmi de hayranlık uyandırıcıdır; kafası kopuk bir şekilde yoluna devam etmiş, ünlü olma hırsını sürdürmüş ve nihayetinde bedeni paramparça olurken bile intikamdan vazgeçmeyip kalın bağırsaklarıyla adam boğarak asya menşeili absürt dövüş filmlerine selam çakmıştır.

    -film içeriği-
  • zamanında fantastik bilimkurguya girmişken artık sadece bilimkurgu klasmanına girebilen hatta direkt bilimsel gerçekliği olabilecek hikaye. nitekim re-animation arefesindeyiz artık nerdeyse. hey gidi.
  • görsel efektleri ve makyajları dönemi için gayet başarılıdır. konunun derinliği konusunda bazı sıkıntıları var. west'in formülü nasıl bulduğu hakkında sadece bir not defteri ve fosforlu solüsyondan başka hiç bir bilgi yok. nasıl keşfettiğini, analizlerini ve ilk deneyimlerini kısa bir kaç flashback ile halledip olaya gerçekçilik katabilecekken her şey bir anda olup bitiveriyor.

    --- spoiler ---

    herkesin aklında kalan final sahnesi ile şaşırtmayı becermiştir. kafası ve gövdesi ayrı olan doktor, hastası olduğu kızı anadan üryan soyup ameliyat masasına bağladıktan sonra kulaktan başlayarak kukusuna kadar yalar. tabi bu eylemi kafasını ellerinde tutan bedeni sayesinde gerçekleştirmektedir.

    --- spoiler ---
  • şimdi izlendiğinde güldüren, ama dönemin şartlarına göre bakıldığında başarılı olan bir film. eğer bir filmde doğaüstü bir olay olurken herhangi bir bilimsel açıklama olmaması canınızı sıkıyorsa es geçiniz, çünkü her şey bir anda olup bitiyor ve direk zombi filmine bağlıyor.

    --- spoiler ---

    koskaca profesör olmuşsun, yeniden yaşam formülü bulmuşsun, kızı getirip kopuk kafanla orasını burasını yalamak mı geldi aklına? bu nasıl bir vizyonsuzluktur...
    --- spoiler ---
  • 1985 yapımı stuart gordon filmi. h.p. lovecraft'ın aynı adlı eserinden uyarlanmıştır. jeffrey combs (ki oynadığı ilk 5 film lovecraft hikayesidir.) herbert west rolünde unutulmaz bir oyunculuk çıkarır. filmin brian yuzna yönetimindeki üçüncü bölümü bu yılın sonunda vizyona girecektir. reanimator, yıllardır izlediğim en eğlenceli korku filmi olma özelliğini halen taşımaktadır.
  • kesik kafanîn konuşması bana saçma gelmiştir. gırtlaktan hava geçmedikçe ses çıkaramaz.
  • filmde kesik bir kafa, bagli olan kadina oral seks yapar.
    (bkz: bunu yapan insan olamaz)*
  • american beauty'de lester burnham'in kasedini isterken aslinda "uyusturucu istiyorum" demek istedigi film.
  • meraklısı için mükemmel bir kült filmdir. delilik ile dehalık arasında kalan doktor herbert west rolünde izlediğimiz jeffrey combs şahanedir. şiddet ve kan sahneleri fazlasıyla serttir, o yıllarda hepimizi korkutup germişti ve bugün bile öyle pek fazla sinema izleyicisi olmayan birisini rahatsız edecek yapıdadır.
    günümüz korku sinemasının da kronik bir hastalığı olaraktan sonlara doğru malesef sapıtıyor ve komikleşiyor.
    peki konusu nedir; insan ölse bile beyninin, omurilik soğanının yaklaşık 12dk daha canlı olduğu varsayılmaktadır. hâlâ öğrencilik aşamasındaki doktor west ise geliştirdiği bir formülü kafa arkasından şırınga ettiği ölü hayvanların tekrar yaşadığını görür. artık bir adım ilerisi için insan deneylerini düşünür ama tıp ahlâkına aykırıdır. bunun içinse gizlice morga giriş çıkışını sağlayacak olan, kendisi gibi bir dahi dr cain'i gözüne kestirir...
    dediğim gibi; meraklısı için eşsiz bir film.
  • tüm zamanların en korkunç tecavüz sahnesini içinde barındıran film. hala şoktayım..
hesabın var mı? giriş yap