receiver
-
ingilizcede alici.
-
türkçe'de "reseptör" olarak karşılık bulmuş gibi geldi bana... (bkz: reseptor)
-
uydu antenlerimizin aldığı sinyalleri regule eden aletlere de receiver deniyor, dijitali de var analogu da. (bkz: regulator)
-
quarterbacklerden pas almaya calisir, hizli kosmalidir, kivrak olmalidir. bu nasil amerikan futbolcusu cok celimsiz denilen oyuncular genelde bunlardir. gorevleri iyi kosup bosluk bulup uzun paslari yakalyip sayi yapmaktir.
-
radyo, telsiz, televizyon, cep telefonu, uydu anteni (bkz: daha gider bu) gibi iletisim cihazlarinin alicilik gorevini yerine getirmesini saglayan devre
-
karsiligi olarak (bkz: transmitter)
-
haberleşme sistemlerinde alıcı* ve gonderici* taraflardan bilgiyi kabul eden taraf. gunumuz teknolojisinde hem alıcı hem gonderici devreler tumlesik bulunabilmektedirler. (bkz: transceiver)
-
tunerden farkli olarak bir guclendirici de iceren radyo alicisi
-
ev sinema sisteminin beynidir. tv, dvd oynatici, uydu vs butun ses cikislari buna baglanir, bu da input ses sinyalini guclendirditen sonra haporlorlere dagitir.
-
(bkz: digital receiver)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap