remzi kitabevi

• 69-78 kuşağına
  "gemiler,uçaklar,hayvanlar,manyaklar" ve
  "kim kimdir,bugün ne oldu,nasıl yaşarlardı" gibi fransız menşeyli ansiklopedileri çevirip yayımlayan güzide kuruluş.
• tam bir pişkinler tekkesidir, senelerce verilen, markaya katılan mana iki dakikada nasıl mundar edilir gösteren pişkinler tekkesidir
  zira; zaten üzerinize çöken, size ihale olmuş türkçe scrabble bulmanın ne kadar vahim bir girişim olduğunu ayaklara inen kara sularla ispatlamış,
  cinnete ramak kalmış biri olarak, yaradana sığınıp bir umuttur deyip atarsınız kapısından kendinizi içeri, carrefour icerenkoy şubelerinden içeri,
  derman merman kalmadığından, ilk yakaladığınız "pişkin" çalışana, mümkün olan en nazik tavrınızla,
  sizde "scrabble" olma olasılığı var mı denilir ?
  cevap alınır; "- var galiba ?" uzaklaşır ilk pişkin,
  ikinci denemede aynı soru,
  pozisyon alınarak, kafa sola tam dönük, sağ kol yere paralel, işaret parmağı sağda bir tarafı gösterir, sırt size dönük,
  "-şurda olabilir, yoksa aramayın"
  - iç ses - "yok len yorgunluktan tüm bunlar, şakadır değil mi, remzi kitabevi'ndeyim değil mi?, cinnete giden yola sonraki sapak olsa gerek"
  arama tarama uğraşları allahın sevgili kulu oluşu akabi cevap alınır, ürün bulunur, fiyat bile sorulmadan kasaya yönelinir,
  kasadaki üçüncü pişkin bayanımıza uzatılan ürünün üstünde 39,90 okunur, iki adet 20 tl uzatılır,
  sonra ne olursa olur, kidemli pişkin çağrılır, ismi lazım değil , bilmem ne bey diye - adı lazımsa bile hatırlamıyorum şu an -,
  olay anlaşılır barkotu okutulduğunda 49,90 okur makine,
  kidemli pişkin bu fiyata alamazsınız der, sadece o kadar, ne eksik ne fazla,
  ulan sanki ben etiket bastım üstüne, 39,90, barkot makinesine yanlış girilmiş olma ihtimali yok tabii, elbette, mümkün mü öyle birşey,
  değil, e peki, ona da peki ama, ben zaten o hale gelmişim ki; değil 49,90 149,90 deseler, gözüm kapıda çıkıp gidesim var bir an evvel,
  ama tavır enteresan, ben sanki 38 dakikadır ağız dalaşındayım, vay efendim nasıl 39,90 yazılır da 49,90 a satılır, ağzımı açmış değilim,
  düşmeyen bilmiyor elbet pişkinler teknesi nasıl biryer, dövecekler, kalabalıklarinsan tırsıyor tabii,
  üşenmeyen bünye gelir bakar http://www.remzi.com.tr/den rakkam daha enterasan 38 tl,
  senelerdir az okurum öz okurum korsana para kaptırmam, remzi kitabevi'ni tek geçerim diyen ben fare onlar dağ, küstüm.
  çok ayıp ama, çok.
  
  http://www.remzi.com.tr/…nakategori=70&kategori=161
• 1926 yılında remzi bengi tarafından beyazıt'ta önce ümit kütüphanesi adıyla kuruldu. aynı yıl ilk kitabı olarak ömer seyfettin'in "yüksek ökçeler"ini yayınladı. 1927 yılında remzi kitabevi adıyla ankara caddesi no: 93 sirkeci'deki ilk dükkanını açtı ve yayın yapmaya başladı. bugün yayınevini yöneten erol erduran, 1966 yılında remzi kitabevi'nde yayıncılık görevine başladı ve 1978 yılında remzi bengi'nin vefatından sonra yayınevi yönetimini tek başına tümüyle devraldı. oğulları ömer erduran 1989, ahmet erduran 1991 ylında yönetime katıldılar.
• çalışanlarına milyarlar verdiklerini düşündüğümüzden olsa gerek bütün kitapların yerlerini bilmelerini falan beklendiğini gördüğüm kitapevi. yok kardeşim o adamlar asgari ücretle çalışıyorlar ayda 1 kitap almayı bile belki bütçeleri kaldırmıyor ama işsizlik ne yapsınlar kitapçıda çalışıyorlar diyemiyor insan.. iyi bir kitapçıda herkes kendi yolunu bulabilir zira kütüphanelerde de bulabildiği gibi. bilmem kaç senelik akademik yaşamımda reserve bölümleri hariç(zira bu bölümde kütüphaneciden istemek zorundasınızdır) kütüphanecilere soru sormadan istediğim kitabı bulabilmem ve herhangi bir kitapçıda da eğer ordaysa aradığım kitabı bulabilmem konusunu çok üstün zekalı bir varlık olmama değil etrafa biraz bakınmama bağlıyorum. size de tavsiye ederim. bakın biraz bölümler, levhalar, bilgisayarlar, tabelalar falan var.
• icine girince bir huzur buldugum, uzun sure dolastigim, en sevdigim kitabevi zinciri. muzik yayini yoktur, d&r vs. gibi vakit oldurmek icin dalip çan çan cene calan insanlar da pek olmaz, kahverengi-yesil tonlarina dalarsiniz. calisanlar magazadan magazaya farkediyor, mesela profilo'da yabanci bir kitap sorunca o yazarin bilmediginiz yeni bir kitabinin da geldigi bilgisini verip daha ingiltere'de bile cikali 2 gun olmus kitabi raftan getiren eleman bulursunuz, ama suadiye'deki bir baskasina ismini harf harf kodlarsiniz ama onu da yanlis kodlar. bir evvelki cumleden de anlasilacagi gibi yabanci kitaplar icin cok iyi bir kaynaktir remzi, anlasilan yurtdisiyla ayni gun cikan kitaplar da oluyor... hizmetleri subeden subeye farklilik gosterebilir, bazisinda cd hic yoktur, bazisinda kafesi vardir, bazisinda buyuk bir yerli/yabanci dergi yelpazesi vardir... keske d&r card gibi 10% indirim yapan birseyleri olsa, yuklu seyler alacagim zaman d&r'a sakliyorum.
• internette araştırıp bulamamıştım buraya bilgi olarak yazıyorum; 1 gün önce aldığım kitabı faturasıyla beraber getirdiğimde sorunsuz bir şekilde değişimini gerçekleştirdiler.
• ne zamandır yazacağım diyorum hep güme gidiyor; cadde ^* şubesindeki kafeteryasında bir neskafeye 6,5 tl fiyat biçen kitapçı. pelit,divan vb. yerlerde ancak bulacak fiyattaki bir neskafeyi neye dayanarak bu pahalılıkta satıyorlar hala düşünüyorum anlamış değilim.'kitap satamıyoruz' , bari içecekten kitleyelim, maliyetleri çıkaralım düşüncesinde iseler şayet, kalsın abi ben 30 lira veririm kitap alırım?
  allaşkına yapmayın yahu..
• hala asgari ücretle adam çalıştırıp, komik yemek paraları ödeyen hakkını aramaya çalısan insanlarında işlerine son veren kitapçı. hakkını hukuki yollarla arayan bir arkadaşım uzun yıllar verdiği mücadeleyi bugün kazandı. öde bakalım remzi efendi şimdi kıdem, ihbar ve fazla mesaileri.
• ingilizce kitap konusunda muhtemelen türkiye'nin en iyisi. ayrıca kitapçı olarak d&r sevmeyenlere güzel bir alternatif. kanyon ve akmerkez'deki dükkanlarına sık sık giderim yeni kitaplar gelmiş mi diye. eskiden yurtdışında popüler olan kitapları çok geç getiriyorlardı, ancak hızı yakaladılar gibi.
• (bkz: annemin öğrettiği şarkılar) kitabını tekrar basması gereken kitabevidir.
  
  (bkz: marlon brando)