• hindistan'da yaşayan raphael samuel isimli şahıs sevdiğini söylediği anne ve babasına karşı dava açmaya hazırlanıyormuş.
    belki çoğu kişiye saçma gelecek ama bu adama hak veriyorum. kendince nedenleri çok mantıklı. eğer hindistan mahkemesi dava sonucunda anne ve babayı suçlu bulursa, bunun bir benzeri davaları ülkemizde göreceğimizden eminim.
    raphael samuel'i dava açmaya iten sebepler ise;

    - bu dünyada acı çekecekleri bilinerek çocuklar dünyaya getiriliyor. bu doğru değil.
    - hiçbir çocuk anne ya da babasına hiçbir şey borçlu değildir.
    - sırf kendi bencil zevkleri için beni dünyaya getirdiler. bu zamana kadar çok da rahat bir hayat yaşadım. ancak kimsenin rızasını almadan başka birisini eğitim, iş, kariyer, aile kurmak gibi baskıların altına sokma hakkı olamaz.
  • üzülme genç adam kayınpederini seçebiliyosun. o tarafa odaklan.
  • ailenin yerinde olsam biz sana sorduk sen de razı oldun. şimdi hatırlamıyorsan bu bizim suçumuz değil diye savunurdum kendimi. öyle suçlamaya böyle savunma.
  • vekilliğini üstlenebilirim kendi davammışçasına savunacağım garantisinde olan tek davam olur
  • evvela;
    benim rızam olmaksızın
    dünyaya getirildim.
    hayatta;
    hayretimden başka bir şeyim artmadı.
    sonra yine elimde olmadan
    bu dünyadan göçeceğim.
    gelmekten, kalmaktan, göçmekten
    maksat ne?
    hala anlamış değilim.

    - ömer hayyam
  • yine rızası alınmadan doğurulmuş ve rıza almadan çocuk yapan/yapacak hakimler tarafından görülecek, yine rızası alınmadan doğurulmuş ve rıza almadan çocuk yapan/yapacak avukatlar tarafından savunulacak davadır.
  • hadi rızam olmadan dünyaya getirildim, eyvallah... iyi de bu tipim bana sorulmadan oluşturuldu... bana hangisini seçersin diye bir katalog sunulmadı... bu tip bana sorulmadan dayatılmış...
    tanrıdan mı davacı olmalıyım, yoksa genetik haritamdan sorumlular diyerek anamdan babamdan mı?
  • senelerdir savunduğum ve dünyanın en mantıklı şeyi. bunu anlayamanların büyük zeka problemleri var. adamı direk takibe aldım. hatta anneme gösterdim. sadece benim böyle düşünmesdiğimi görmüş oldu.

    özgür irade dışında var edilmek dünyanın en büyük vahşeti. bunun cezası olmalı. cezası olmasa bile en azından çenesini kapamalı üreyenler.

    en basiti barınmak ve hayatta kalmak için çalışmak zorundasın değil mi? ben tüm zorunluluklara ve bu mücadeleye neden iki kişinin kararı ile katlanmak zorundayım.

    biri açıklasın lütfen. katlanmak zorundasın çünkü bla bla bla. yahu ben kimse katlanmasın diye üremiyorum. hatta aşık olduğum kadına ilk söylediğim bilgi budur. üremeyeceğim. bilsin ki ilerde problem olmasın diye. ben düşünebiliyorsam herkes düşünebilir. düşündün ve risk aldıysan da kusura bakma sike sike katlanacaksın. ben senin istediğin evlat değilim sen de benim istediğim ürememeyi seçecek akla ermiş insan değilsin.

    lan dünyanın en basit sorusu ve mantığı bu. marketten yoğurt alırken bile seçebiliyorsun ama varoluşu seçme hakkın olmadığı gibi bir de mücadele etmek zorundasın.

    intihar et diyenler illa çıkacak. ölüm sonrası bilinmezliği varken intihar etmek ve risk almak ne kadar doğru. bir de üreyen iki et parçası yüzünden kendimi ekstra bir bilinmeze neden atayım.

    bunu düşünmek zorunda kalmak bile vahşet.
  • intihar ederek ortadaki hatayı çözebilecek kişi. zorla getirildiyse de zorla tutmuyorlar. bu sebeple davayı kaybedecek olan şahıstır kendisi.
  • rızan olmadan geldin ancak rızanla kalıyorsun intihar edip siktir çekebilirsin yeryüzüne...
    (bkz: cesar mendoza)
hesabın var mı? giriş yap