• mikro cerrahi sayesinde yapılandırılan elini bir daha hiç bir zaman tam olarak kullanamayacağı yönünde açıklamalar vardı. umalım tersi çıksın ama neredeyse sıfırdan yapılmış bir el için de böyle bir şeyi ummak ne kadar doğru olur bilmiyorum.

    kokpite tekrar oturduğunda hemen konusu açılacaktır, ölümcül kazaları atlatıp, geri dönen pilotlar diye. ben şimdiden açayım;

    maalesef bu konuda iki pozitif örnek var. ilki niki lauda, yaralarının çok kötü yerlerde olması ve soluduğu aşırı sıcak hava yüzünden komaya girmişti. buna rağmen 6 hafta sonra pistlere dönmeyi başarmıştı ve şampiyonluğu kovalamaya devam etmişti ancak son yarışta şampiyonluğu alabilecekken yağan yağmur nedeniyle kaza yapmaktan endişelenip yarıştan çekilmişti. kariyerinin ilk emekliliğinin bu yüzden olduğu da söylenmekte.

    ikinci ve bence en iyi geri dönüş hikayelerinden biri ise mika hakkinen*, 1995 adelaide'da yaptığı kazada araca sıkı sıkı tutturulmuş vücut kısmı zarar görmezken hiç bir desteği olmayan kafası çok şiddetli bir şekilde sarsılınca, boyun bölgesinden ciddi şekilde yaralandı, pist üzerinde solunum yolu açılarak hayatta kalabildi. kaza öncesi kariyerinde başaramadıklarınıysa, kaza sonrası başardı, yarış kazandı, şampiyon oldu. bu başarıları pek tabii ileriki yıllarda büyük gelişme kaydeden mclaren ve kaza sonrasında ilişkilerinin iyiden iyiye pekiştiği ron dennis sayesinde oldu.

    bir de ne pozitif ne de negatif olarak sınıflandırabileceğim rubens barrichello var. kara haftasonunda, 1994 san marino gp'de cuma günü antrenmanlarda bir formula 1 arabasının en darbe almaması gereken yerinden darbe aldığı bir kaza yaptı, bir çoklarına göre görüntü olarak haftasonu yaşanan iki kazadan da daha korkutucuydu. rubens'in kolu kırıldı ama bunun dışında kaza anında bilincini kaybedince dili solunum yoluna kaçtı, hızlı müdahele sayesinde kurtuldu. bu yarışa kadar bir sonraki senna gibi görülen barrichello, gerçekten de çok da hızlı olmayan jordan gp'le üst sıraları zorlayabiliyor, düzenli olarak da takım arkadaşını geçiyordu. esasında kaza sonrası performansı yükselmiş gibi görünse de hatta 2-3 ay sonra belçika'da bir pole pozisyonu alsa da barrichello hem doğru zamanda doğru yerde olamadığı için, hem de belki biraz da bu kaza yüzünden o şampiyonluklar kazanacak pilot olamadı. ama bu biraz da kariyerini nasıl yorumladığınıza bağlı, sonuçta f1 tarihinin en çok yarışa katılan pilotu, 2002 ve 2004 sezonlarında şampiyonayı ikinci bitirmeyi de başarmış bir isim. biraz bardağın boş ve dolu tarafı olayı diye de tanımlayabiliriz.

    negatif örneklere geçecek olursak elimizde bir çok isim bulunuyor; saymak gerekirse

    martin donnelly: jerez 1990'da inanılmaz bir kaza yaptı. araç paramparça olurken kendisi de araçtan fırlayıp şuuru kapalı biçimde pistin ortasında öyle yatıyordu. vücudunda kırılmadık kemik kalmadığını söylerler, yaşaması mucizeydi, formula 1'e bir daha dönemedi.

    didier pironi: 1982'de takım arkadaşını kaybettikten sonra kendisi de almanya'da çok kötü bir kaza yaptı. kaza sonrası aracından çıkarılabilmesi için ayaklarının kesilmesi düşünülse de yapılmadı ama ayakları da bir daha düzelmedi. bir daha yarışma fırsatı bulamadı.

    karl wendlinger: formula 1'in en kötü haftasonunun ertesinde 94 monaco'da 2011 monaco gp'de sergio perez'in kazasına benzer bir kaza yaptı ve komaya girdi. 3 hafta kadar komada kaldıktan sonra tüm sezonu kaçırdı, bir sonraki sezon biraz da vefa örneği göstererek sauber onu takımda tuttu ama kaza öncesi schumacher'e kafa tutacak avusturyalı gibi gösterilen wendlinger o performansa bir daha hiç erişemedi.

    johnny herbert: 1988'de brands hatch'de yaptığı kazaya kadar britanya'nın umuduydu. ancak kazadan sonra yürümekte bile zorlandı bir süre, formula 1'e adım atmayı başarsa da gençken ona yakıştırılan yerlere hiç gelemedi.

    allan mcnish: 1990'da donnington park'ta yaptığı kazada(ki kaza le mans 2011'de yaptığı kazayı andırıyor) ciddi şekilde yaralanmış ve üç gün şuuru kapalı vaziyette yatmıştı. kaza öncesi dario franchitti ve david coulthard'la birlikte çok iyi kariyerlere sahip olup iskoçları gururlandıracakları söylenirdi. bunu haklı çıkarır şekilde coulthard formula 1'de franchitti'de cart/indy car'da çok başarılı yıllar geçirdiler, mcnish ise f1 kapısından ancak 2002'de girebildi, ama ancak 1 yıl tutunabildi. buna rağmen özellikle endurance ya da spor otomobil yarışlarında başarılı olduğunu söylemek lazım

    felipe massa: onu buraya koymak belki biraz ağır ama 2008'de şampiyonluğu hak eden, 2009'da kötü aracına rağmen yarışmaktan vazgeçmeyen massa artık yok. 2010 sezonu boyunca rob smedley'nin yarış ortalarında ona ne yapması gerektiğini söylediği, psikolojik olarak bir hayli geriye gittiği söylenmekte.

    bu listeye kazaları ölümcül olmasa da kariyer bitirebilecek kazalar yaşayan olivier panis, jj lehto hatta stirling moss gibi isimleri ekleyebiliriz.

    edit: bu isimlerin bir çoğunun başarılı le mans performansları olması da ilginç bir ayrıntı.
    edit2: hakkinen ve barrichello hatırlatmaları için elysium c ve bamako'ya çok teşekkürler
  • kaza haberini kitapçıda duyduğum pilot. radyoda haberi dinlerken herkesi susturup dikkatimi verdiğim anda birisi "yakının mıydı ağbi?" dedi. evet yakınımdı kubica. ait olduğun yere geri dön...
  • kırık kolla 2003 f3 euroseries'in norisring yarışını kazanan, 2007 kanada kazasından bir sene sonra aynı pistte kariyerinin ilk galibiyetini alan, doktorların ampütasyon için kararsız kaldıkları sağ eline ne olursa olsun geri dönecek ve yarışlar kazanması mümkün olan savaşçı ruhlu pilottur aynı zamanda. ciddi kaza geçirenler ve ölümle burun buruna gelenler tekrar o sınıra daha rahat yaklaşıyorlar zira.

    (bkz: mika hakkinen)
    (bkz: niki lauda)
    çoğaltılabilecek örneklerden sadece ikisi.
  • bebeler bilmez robert kubica'nın 10 yıl önceki halini. o kazayı yapmasa yıllar boyu ferrari sürecekti büyük ihtimalle.

    tanım: f1 takımlarından williams'ın sürücüsüdür.
  • serhan acar'ın kendi resmi sitesi forumundan verdiği son bilgiler şöyle:

    ''
    arkadaşlar,

    kısa mesajlar yerine buradan devam edelim dedim. ronde di andora rallisi'inde geçirdiği kazanı ardından, kubica yaklaşık yedi saat süren bir ameliyata alındı ve şu an itibariyle de suni komada tutuluyor.

    otomobile saplanan metal bariyer yüzünden, polonyalı pilotun vücudunun sağ tarafında ciddi bir yaralanma var. sağ ayağı, sağ kolu ve sağ elindeki kırıklar dışında, belki de en kötüsü kesilmekten son anda kurtarılan sağ eli. ön kolun iki ayrı yerden kesilmesi, o bölgedeki kırıklar dışında, tendon, damar ve sinirlerin de hasar görmesine neden olmuş.

    ilk gelen haberler, kubica'nın ne kadar iyileşebileceğinin meçhul olmasına karşın, tam olarak iyileşecekse bile bunun en az bir yıl sürebileceği yönünde.

    umarım eli, bir f1 pilotu için gereken hassasiyete yeniden kavuşur. kanada 2007'de de herkesi korkuttuktan sonra çabucak iyileşen kubica'nın aynı şeyi yapması en
    büyük dileğimiz. bir kez daha dualarımız robert kubica ile birlikte....''

    gerçekten talihsiz bir kaza olmuş, umarız en kısa zamanda eski sağlığına kavuşur.

    ayrıca sabahtan beri ntv spor'u takip etmeme rağmen bir kere bile değinilmemesi ve twitter'dan öğrenmem de ayrıca garip bir olay.
  • değeri, renault yerini sekizinci sınıf bir pilotla doldurduğunda daha iyi anlaşılacaktır. onun yüzünden petrov'un ve renault'nun 2010 performansı hakkında bilgi sahibi olamadık, o derece domine etti tüm yarışları.

    underrated kelimesi bu adam için yaratıldı. şimdi de bir daha yarışamama ihtimali olduğundan bahsediliyor. bahtına nasıl küfredeceğimi şaşırdım açıkçası.
  • ralli tutkusu uzun zamandır bilinmekteydi. geçtiğimiz senelerde italya, fransa gibi asfalt ralliler cenneti ülkelerde girilmedik ralli bırakmamıştı. renault da kubica kendi takımında yarışırken pek ses çıkarmıyordu bu tutkuya kubicarenault clio kullandığı için (f1 racing ocak 2011 sayısında renault clio r3 kullanışı ve tutku hakkında bilgi edinilebilir).

    haberini aldığımız korkunç ralli kazası artık kubica'nın ralli yapmasına izin verilmemesine neden olacak. işin ilginci kubica da sözleşmesinde "ralli yapmama izin verilsin. bu benim tutkum." olarak özetlenebilecek bir madde bulunduruyor. aslında ikilinin ralli konusunda ayrılığı 2011 intercontinental rally challenge'ın açılış yarışı olan monaco'da (19-22 ocak) başlamıştı. kubica 2 çeker clio'lardan bıkmıştı ve super 2000 serisi bir alet ile monaco'da yarışmak istiyordu. ne yazık ki renault'un super 2000 aracı yoktu. kubica da farklı bir marka ile yarışmak için izin istedi, renault da monaco gibi göz önünde olan bir ralli'de kubica'nın farklı markayla yarışmasını uygun görmedi. sonuçta kubica monaco 2011'de yarışmaktan vazgeçmek zorunda kaldı.

    şanssızlık o ki bu sefer pek bilinmeyen, yerel şampiyona yarışlarından biri olduğunu tahmin ettiğim bir yarışta (rally ronde di andora) kubica hayalini gerçekleştirip bir super 2000* ile yarışmak için izin koparmış; ama hevesi kursağında kalacak bir şekilde ölümden dönmüş. kubica gibi kaliteli bir pilotun, anında sağlığına erişip f1 arabası kokpitine oturup yardırması; ben ve tüm f1 tutkunlarının umudu.

    aracının ilk hali kazanın ne kadar büyük olduğu hakkında daha iyi fikir sahibi yapabilir izleyenleri, kaza sonrası verilmiş zaten;
    http://www.youtube.com/…50jwcgad0sy&feature=related

    olay hakkındaki gelişmeler için ise;
    http://www.trf1.net/…kaza-gecirerek-yaralanmis.html

    sağlığındaki ralli performanslarını da ekleyeyim;

    rally del solento
    http://www.youtube.com/…quujvwzor8s&feature=related
    http://www.youtube.com/watch?v=4g-ty0wjing

    1000 miglia
    http://www.youtube.com/…81m7phtbgmi&feature=related

    rally antibes
    http://www.youtube.com/…dvf_qnyqvk4&feature=related
  • kaza geçirdiğini duymamla ve sedyedeki halini görmemle günümün geri kalanını berbat etmiş adamdır. günümüz formula 1'inde ortalıkta o kadar saçma sapan sürücü dolanırken başarıyı belki en çok hakedenlerden olan ve 2011 formula 1 sezonu için oldukça iddialı gözüken çok yetenekli bir adamın başına böylesine tatsız bir şey gelmesi canımı yakmıştır.

    formula 1 pilotları dayanıklı adamlardır robert, sen de istisna değilsin. çabucak iyileş!
  • anladığım ve okuduğum kadarıyla, önce bir kilisenin duvarına çarpmış kafadan, daha sonra savrularak bariyelere girmiş ve esas zarar da burada gerçekleşmiş zaten. dikey olarak kesiştiği bariyer, motor bloğunu delip kokpitin içine giriyor ve kubica'nın sağ el, kol ve ayak uzuvlarında ciddi bozulmalara sebep oluyor. elinin ameliyatı bitti ve doktorlardan gelen bilgiler olumlu şu an için, ancak operasyonun başarılı olup olmadığı, iyileşme sürecinde gözlemlenebilecek. yani elini kullanıp kullanamayacağını bilemiyoruz fakat doktorlar iyimser bu konuda. ayrıca, sağ eli gibi sağ bacağın da özellikle diz ile ayak bileği arasında aşırı deforme olduğu söyleniyor, bunun için yapılan operasyonun bittiği ile ilgili bir bilgi yok, ama daha sonra gelen haberlere göre doktorlar tarafından koma durumuna getirildiği ve uyutulduğu açıklandı. sağlığıyla ilgili son bilgiler böyle.

    çok üzüldüm lan, sempatik polonyalım kadar talihsiz bir adam yok herhalde grid'de. insan olarak seviyorum ben robert'ı, yarıştığı takımlara ilgi duymasam da, o eski tip yarışçı görünümü, sadece işine odaklı ve umursamaz halini her zaman beğeniyordum. umarım en yakın zamanda ait olduğun yere dönersin. sen beni hiç tanımıyorsun, ben seni neredeyse hiç tanımıyorum, ama seviyorum seni kubica ve bugün gerçekten çok etkiledi beni bu olay.

    reno'nun bu sezonki aracından çok şey bekleniyodu, ama şimdi sen yokken onun hakkını verecek kimse yok. hakettiğin şampiyonluğu alacaktın belki, çok yazık oldu talihsiz adam sana.
  • en yakın zamanda kendisinden iyi haberler beklediğim polonyalı sürücü. şu an bildiğin gözlerim doldu, tüm internette kubica'ya dair iyi bir haber arıyorum. 1 yıl rehabilitasyon sürecinden geçeceği haberi bile şimdiden yüreğimi parçaladı. ama olsun biz senin kapasiteni, bir ferrari'yle beraber ortalığı toz duman edebilecek yetenekte olduğunu biliyoruz. bir daha yarışıp yarışmandan daha önemlisi ilk önce sağlığına kavuşman. lütfen iyileş kubica. ilk ve tek formula 1 şapkamın gerçek sahibi büyük üstat.

    edit: 2011'de kesin yokmuş.
hesabın var mı? giriş yap