• tabi bu konuda bir de süpermarketlerdeki self servis kasalar yüzünden işini kaybeden kasiyerlerin ve 1 liranızı yutan alışveriş sepeti kilitleri yüzünden işini kaybeden sepet toplayıcıların fikrini almak lazım.
  • kapitalizm altında olmayacak şeydir. zira robotlar, işçi sınıfı gibi üretseler bile tüketemezler. kimse maaş almazsa hiçbir şey satılamaz, sistem cırtlar.

    "tüketici olmadıkları için robotların işçilerin yerini alması durumunda, arz-talep ilişkisi sona ereceği için sistemin çökmesi söz konusu. bu yüzden yapay zekânın ve robotların yaygın olarak kullanılmaları, ancak sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyada mümkün olacakmış gibi görünüyor"

    http://www.marksist.org/…tismali-bir-kararla-yendi-

    uyarılar üzerine: elbette bu önerme, robotlar sadece tüketimde rol oynamadıkları için değil, sermayenin "sabit" bileşeni oldukları için de, yani artı değer üretemedikleri için de yanlıştır.

    http://www.marksist.org/…3448-marksist-kriz-teorisi
  • bilimkurgu film ve romanlarında işlenen bir gelecek analizinin özet cümlesidir. robot ile işçi sınıfı, bir anlamda teknoloji ile sosyal sınıfların değişimine işaret eder.

    işçi olmak, rutin hareketlilikte beyni kullanmayan işler insanlık onuruna aykırıdır. robotlar bu acı ve mutsuzluk veren işleri üstlnince işçi sınıfı yok olacak insanlar ya zanaatkar ya da sanatçı olacaktır. işçi sınıfının yok olduğu güzel günlere.
  • bundan 10 yıl kadar önce asansör redüktörü yapan bir fabrikada iki yıl boyunca cnc operatörü olarak iki çalıştım. eskiden 50-60 işçinin eski tip freze, torna, vargel tezgahlarıyla çalıştığı bu işletme kendine 3 adet cnc ve operatörünü alınca bir anda diğer işçiler panik olmuşlar çünkü bu cnc denen meret anasını ağlatıyor işçiliğin. muhteşem küçük bir hata payıyla hayvan gibi hızlı iş yapıyor. neyse ki patron sert bir herif olmasına rağmen şahane merhametliydi. her biri en az 20 yıllık işçisi olan vatandaşı işten çıkarmamış emekli edene kadar barındırmıştı. fakat o zaman da şöyle bir handikap ortaya çıkıyordu; emekliliğine hala 3-5 yıl olan işçiler ortada boş boş dolanıyor gibi görünüyordu. her ne kadar farazi işler yaratsak da ortalık boş boş dolanan amcalardan geçilmiyordu. amcalar buna şöyle bir çözüm bulmuştu. herkes kendine bir süpürge ve bir faraş ayırıp fabrikanın muhtelif yerlerine zulalıyordu. hatta bir ara ustabaşı her gün yeni süpürge getirmekten çıldırmıştı. zira, adam başına bir süpürge seti düşene kadar uzun bir süre adam yeni süpürge açmak zorunda kalmıştı. patron ne zaman işleri kolaçan etmek için imalathaneye inse o kaybolan süpürgeler, süpürgecileriyle birlikte tek tek ortaya çıkıyor, daha fenası çalışan 3 cnc ve operatörleri dışında bütün fabrika süpürme işine abanıyordu. yerler bal dök yala, sanki fabrika değil hastane... yani demek o ki, robotlar istedikleri kadar iddialı gelsinler, iş yaratılır... gerekirse robotlar bozulur, tamir işine girilir. o kadar kalifiye insan yoksa bile tak çıkar yapılır, yıkama yağlama işine girilir.
  • makinelerin otonom amortisman harcamalarının işçilerin hayatlarını devam ettirmesi için gereken harcamalardan daima daha fazla olmasından dolayı karlı olmayan ve bu yüzden kapitalizm varolduğu sürece gerçekleşmesi mümkün olmayan şey. işte bu yüzden genel olarak yatırım proje analizlerinde hiçbir zaman işletmede üretimin full makinayla yapıldığı bir varsayım söz konusu olmaz, tabi genel olarak.

    kapitalizmin genel işleyiş yasalarından sermayenin organik bileşeni, bütün üretimin makinalar tarafından yapılması halinde kâr haddinin düşme hızının artacağını da gösterir. zira makinalara yapılan her yatırım, denklemde payda kısmında yer alan sabit sermayeyi arttırır, ki bu da t0'da geçerli olan artı değer oranının, belli bir noktadan sonra düşeceği anlamına gelir. bunun canlı kanıtı ise, geçtiğimiz 10 yıl içinde örneğin japonya'da, insan gücünü ikame eden robotların kullanımındaki azalmalardır. bu konuya ilişkin olarak uluslararası robotik federasyonu'nun sağladığı veriler, yanı sıra yatırım proje analizinin bir parçası olan fizibilite çalışmalarında ve finansal planlamada tamamiyle sabit sermayenin kullanılması durumunda kârlılığın nasıl da düştüğünü gösteren yüzlerce örnek olay göz ardı edilemez. japonya gibi ülkelerde, örneğin otomotiv sektöründe 80'li yıllarda başlayan robotikleşmenin, yakın dönemde karşılaştığı yavaşlama, makinaların zaman ilerledikçe amortisman maliyetlerinin artması, buna karşılık işsiz insan sayısı arttığı için, giderek daha düşük ücretle daha çok nitelikli insan çalıştırmanın, belli bir noktadan sonra tamamen makinaların kullanıldığı üretimden daha düşük maliyetli hale geldiği bir sonuca gidilmektedir. kapitalizmin doğası gereği, sermaye kârlı olan neyse onu tercih eder ve ekonomi sürekli dönüşüm ve değişim içerisindeki bir yapı arz ettiği için, gelecekte tamamen insansız fabrikalar olacağını iddia etmenin istatistiksel olarak bir kanıtı olmadığı gibi bunu destekleyen somut bir veri de yoktur.

    tamamen insansız bir endüstriyel üretimin teknolojik olarak mümkün olması, bunun daima kârlı olacağı anlamına gelmeyeceğinden, kapitalizmin böyle bir yöne evrileceğini söylemek de fazla iddialıdır ve bilimsel değildir. insan gücünün hiç kullanılmadığı bir düzen olacaksa bu ancak ve ancak yatırım analizlerinde kârlılığın değil, toplumun ihtiyaçlarının karşılanmasının esas alındığı sosyalizm olabilir.

    ayrıca her seferinde bir sektörde robotların ve otomasyonun kol emeğinin yerini alması, beraberinde burada kullanılan robot ve otomasyon sistemlerinin üretildiği yeni sektörlerin, yan sanayilerin ortaya çıkmasını gerektirir, ki bu sektörler de, kapitalizmin ve dolayısıyla piyasa mekanizmasının kaynak tahsisini ve değerin determinasyonunu sağladığı bir ortamda, söz konusu yeni yan sektörlerde ilk etapta kaçınılmaz olarak kol emeğinin yoğun olarak kullanımını gerekli kılar.

    zaten, "bu boru başka boru, boru değil bu boru!" diye bağıran erman toroğlu'nun reklamını yaptığı türden özel durumlu fabrikalar bile asgari düzeyde de olsa işçilere ihtiyaç duyar. yoksa üretim sürecini komple yüklenebilecek robotlar 30 yıldır zaten varlar, ancak fizibilite yasaları bütün üretimin bunların sırtlarına yüklenmesinin önündeki en büyük engeldir.

    (bkz: sermayenin organik bileşimi)
    (bkz: amortisman)
    (bkz: prometheus)
  • robotun da bir üreticisi olacak ve robotu, robotun üretim kapasitesi üzerinden fiyatlandıracaktır. bunun sonucunda, diyelim ki fabrikasında 100 robot çalıştıran bir "patron", 100 robotun da ücretini aynı kişiye (kuruma) verecektir. dolayısıyla o para bir şekilde piyasaya dönecek.

    ancak, tek elde toplanan para, zenginlerin zenginleşmesine yol açacak. bu farazi süper teknolojik dünyada artık kol gücünden ziyade innovatif düşünce ve bilgi birikimi daha önemli olacağından, eğitim seviyesi artmak durumunda kalacak. toplumda dengeler büyük ölçüde değişecek. kısaca büyük para babaları (üreticiler) ve bu teknolojik üretim sürecine katkıda bulunan -diyelim ki- bilim adamları gibi iki sınıf oluşacak. (şair burada servis sektörünü de robotların üstleneceğini kabbul etmiş.) sınıfsız bir toplum oluşabileceğine inanmıyorum, zira üretimi yapan adamlar kar etmenin fantastik bir yolunu muhakkak bulacaklar. işçi sınıfı tamamen yok olmaktan ziyade kabuk değiştirecek.

    not: çok ilginç bir konuymuş, üzerine daha çok düşünülmesi gerek.

    not2: bunun felsefi bir soru, bir fikir jimnastiği olduğunu kavrayamayıp insanları "umut tacirliği" ya da "ütopik düşünmekle(!)" itham edenler var. çok ilginç değil mi benjamin?
  • çok iyi tanıdığım bir fabrikadan bir örnek vereyim. fabrika zirai bom üreten bir fabrika, ürettiği her bom için 5 adet farklı boylarda silikon hortum kesilmesi gerekiyor akşama kadar 500 bom üreten fabrikada 2500 silikon hortuma ihtiyaç var ve bu işi çalışan 53 işçi devirli olarak hangisinin eli boşsa yapıyorlar. fabrika sahibinin artık o an eli mi boştu, yapacak işi mi yoktu bilmiyorum yaptığı basit bir düzenekle günde 15000 boru kesen bir makine yaptı (eski sanayi ustalarındandır kendisi) makine 2 3 haftalık çalışmayla 1 yılık boru ihtiyacını karşılıyor.

    boş kalan işçiler ise yukarıda bir arkadaşın dediği gibi yerleri süpürmeye başladılar. bir gün fabrikanın sahibi bir sanayi fabrikasının bu kadar temiz olmasına gerek olmadığını düşündü ve 3 kişinin işine son verdi. buradan çıkacak sonuç ise hala robotlaşmanın işsizliğe yol açmadığını düşünen varsa kafasına sokayım. ama yinede biz bu cefayı çekmezsek gelecek nesiller kendine eşlerine çocuklarına vakit ayıramayam moron yığınları olmaya devam edecek, bu evreyi ne kadar hızlı atlatırsak o kadar iyi. bu yüzden teknolojiye robotlaşmaya tam destek.
hesabın var mı? giriş yap