• röportaj diye yazılır röpörtaj diye okunur. söyleşi türüyle karıştırılır. genel sanının aksine soru cevap şeklinde değil röportajı yapanla yapılanın sohbeti şeklinde gerçekleşir ve röportaj yapanın öznel görüşlerini, gözlemlerini, tasvirlerini içerir. yani röportajı yapanın konuştuğu insandan aldığı bilgileri metne döküp aktarmasıdır.

    bir röportajdan alıntı:
    "cuma bey'in evine gittiğimde tam bir ressam evi diye düşündüm. sadece resim değil tüm sanat dallarında bilgisi olan, ülke sorunlarına ilgili bir entellektüeldi karşımdaki. bir memleketin kalkınmasının sanat ve kültürel gelişmeden bağımsız olamayacağını söyledi sigarasından derin bir nefes aldıktan sonra. "

    bir söyleşiden alıntı:
    +izmir’de üniversitelerin ve akademik çevrelerin sanata bakışını nasıl görüyorsunuz?
    -bu konuda büyük açık var. ege üniversitesi’nin güzel sanatlar fakültesi kurma projesine destek vermek lazım. şu anda dokuz eylül üniversitesi güzel sanatlar fakültesi şehirde tek. oysa gelişim için rekabet de gerekir. bu sebeple e.ü. süratle güzel sanatlar fakültesi hazırlıklarını sürdürmelidir.

    +sanatçı kimdir?
    -eğer bir insanın ürettiği şey sanat eseri ise o adam sanatçıdır.
  • doğru yazılımı röportaj olan, fransızca kökenli bir kelimedir. ancak inatla ropörtaj yazanlarına ve diyenlerine rastlanır.
  • çok yıllar önce benim de röpörtaj vermişliğim var.
    ünlü değilim.
    sade vatandaş olarak verdim röpörtajı.
    çalıştığım yere gelmişti tıfıl bir gazeteci-muhabir ya da ne deniyorsa.
    yılbaşı üstüydü, vatandaşın yılbaşı planlarıyla ilgili sorular soruyordu.
    öncelikle bu çaylak arkadaşla tanışma faslı oldu.
    sonrasında sorularına başlarken bana adımla ve "bey" diye hitap etti!
    anladınız, ben bir hanımım.
    sonra düzeltti filan.
    neyse ben, aileyle evde geçecek yılbaşı planından filan bahsettim işte çoğunluk sade vatandaşın yapacağı gibi.
    fotoğraf filan çekti.
    şirketten bir kaç kişiyle daha görüşüp gitti.
    sonra röpörtajın yayınlandığı gazeteyi aldım yılbaşı günü.
    fotoğrafımın altında adım bir erkek adı olarak geçiyordu!
    sonra hiç söylemediğim şekilde bir gariban edebiyatı!
    allah'ım neler demişim meğer.
    yok kısıtlı bütçelerle hindi alamazmışım, yok karnımı zor doyuruyormuşum, yok maaşlar azmış filan...
    yani fiyasko.
    ondan sonra da zaten bütün röpörtaj tekliflerini geri çeviriyorum.
    yani öyle...
    ha o çaylak sanırım başka mesleğe yöneldi, adını sanını hiç duymadım.
    umarım öyle olmuştur.
    olmalı yani.
  • yaklaşık ikibuçuk senedir sektörel bir dergi hazırlıyorum, toplamda 27 sayı hazırladım.
    ama hala bu kodumunun röportajının doğru yazılımı için buraya bakıyorum.

    ömrümde böyle çile görmedim, o kadar iğrenç bir kelime.
  • son dönemlerde kaliteli röportaj sayısı azalmıştır. okulda klişe sorular mı öğretiyorlar acaba. röportajların en çok sorulan sorusu "nasıl bir çocukluktu sizinki". pöeh.
  • ahmet erhan'ın bir şiiri.

    ben bu şiiri daha önce hiç yazmadım
    kalemler ağladı, ben yazmadım
    gittim bir sürü saçmalık yaptım
    bir zaman ölüme taktım aklımı
    yagmurlara denizlere sorulara aşklara ve daha pek cok şeye
    çevremde hiç akranım kalmadı sonra
    elim ayağım kalbim aklım sobe!
    yalnızlığın resmine bir fırça da ben attım
    dönüp bir daha attım
    futbol maçlarına belki ufuk çizgisini görürüm diye gittim
    kadınlara, kızlara askıntı oldum bir ara
    deliliğime kılıf olsun diye hep sarhoş gezdim
    enlemleri boylamları birbirine düğümledim
    haritalarda....
    ne soracaksan sor artık
    bay gazeteci, elindeki kağıda bakmadan ama
    gez göz arpacık
    patlasın flaş.
  • roportaj sanıldıgının aksine mulakat ya da soylesi degildir. tamamen farklı bir turdur. sanatsal bir yazı oldugu kadar, gezip görmeye ve incelemeye dayanır. butun anlatım bicimlerinden (oykuleme, betimleme, tartısma, acıklama) yararlanılır. roportaj yazarı konuya göre resimlerden vs. de yararlanabilir. turkce de yanlıs oturmus kelime kullanımlarından bir digeridir.
  • + albümünün aslında 100 adet sattığı söyleniyor?
    - ... (bağrışmalar)
    + peki hakkındaki gay dedikoduları için ne diyeceksin berkan?
    - senin soracağın sorunun am... (küfürleşmeler)
    + evlatlık olduğun ve 14 yaşına kaldığın yurtta dille taciz edildiğin, el şakalrına kurban gittiğin söyleniyor?
    - orospu ç... (ana bacı karıştırmalar)
    + eşin de evi terk etmiş yakın zamanda?
    - şimdi babanın kemiğini si... (cinnet geçirmeler)
  • abc xyz kisisine sorular sorulur, bir de "abc xyz hakkinda bilinmesi gereken 10 sey" gibi kucuk bolumler yaparlar roportajlarda zaman zaman. bunlar yerine, "abc xyz hakkinda bilinmemesi gereken 10 sey" gibi bolumler daha cok ilgi ceker bence. arz ederim.
  • bunların istisnasız tümü çok keyifli olur, bazıları o kadar keyfe batar ki parantez içerisinde gülüşmeler yazmak durumunda kalınır.
hesabın var mı? giriş yap