• 2006 yılından, italyan yapımı cristiano bortone yönetmenliğinde bir film.
    aldığı ödülleri sonuna kadar haketmesi haricinde de söylenecek çok şey var. filmin ilk karelerinde de ekranda belirdiği gibi "questo film è tratto de una storia vera." yani bu film gerçek bir hikâyeden alıntıdır. filmin vuruculuğunu etkilememek adına daha fazlası söylenmeli midir, bilemedim. aşağıdaki kısım esasen spoylır olmamakla birlikte filmi tamamen sürprizleriyle hafızasızca izlemek isteyenler için.

    --- spoiler ---

    öykü italya'da görme engellilerin genel okullarda okumasının yasak olduğu bir dönemde geçiyor. kör öğrenciler her tür yaratıcılıktan uzak, sırf toplumun gözünde işlevli bireyler haline getirilmek uğruna resmen öğütülüyor bu okullarda. her şey kaza sonucu görme yetisini yitirmiş bir çocuğun okula uyum güçlüğü çektiği sırada körlüğüyle barışık bir biçimde kendisine özgü bir yaratıcılıkla okuldaki arkadaşlarına ve öğretmenine ilham vermesi ile başlıyor. dönemin (1975 italya'sında son bulacaktır film) siyasi rüzgarı da filme çeşni olarak eklenmiş. engellilerin topluma kazandırılması adına -ki örgün eğitimi için genelleştirilebilir bu- ruhsuzlaşmış ihtiyarların ideolojik çöplüğünde kendini ifade ediş yöntemlerinin kısıtlanması, kişiye aşılması gereken asıl engelin fiziksel değil fikri olduğunu düşündürüyor.

    --- spoiler ---
  • italyan sinemasının en önemli ses editörlerinden mirco mencacci'nin hayal dünyasının gerçeğe dönüşme hikayesini anlattığı enfes bir film. mirco henuz 10 yaşında olmasına rağmen eski bir ses kayıt makinesi bulur ve onunla sesleri kaydederek hikâyeler üretir. tüm hayallerini sese dönüştürerek gören görmeyen herkesi kendi hayal dünyasına dahil eder.hem de mirco, o zamanın italyasında körlerin de normal okula gidebilmelerine vesile olur.film için tek kelime "bellissimo".
  • ingilizceye "red like the sky" tükçeye "gökyüzü kadar kırmızı" olarak çevrilen bir cristiano bortone filmi.
  • ülkemizde görme engellilerin eğitimi için öncülük eden ilk isim mitat enç'in hatırlatılmasını sağlayan italyan filmi.

    http://moroccom.blogspot.com/…i-adam-mitat-enc.html
  • --- spoiler ---

    küçük bir mirco uyanır ve bir hışım yatağından kalkar. eli otomatta, bir süre lambayı açıp kapatır. yanına gelen hizmetli kadın ona ne yaptığını sorar. sessize şu cevabı verir: bu çalışmıyor. ampül patlamış.

    belli ki bir an için artık gözlerinin görmediğini unutmuştur ya da hepsinin bir kabus olduğuna inanmak istemektedir.

    --- spoiler ---

    görme engellilerin yaratıcılık ve hayal dolu dünyalarını anlatsa da film renklerin değil, seslerin mucizevi yanını gösteriyor bize.

    edit: strencher'in düzeltmesiyle; mirco o ana dek renk ve ışığı ayırt edebiliyordu. o geceden itibaren bunu yitirmiş olup bu yüzden ampülün patlamış olduğunu iddia etmiştir. kendimce böyle trajik bir anlatım yaratmam filmden fazlasıyla etkilenmemdendir. strencher'e teşekkür ederim.
  • hani çok sıkılırsınız. hiç bir şey umut vermez, elinizdeki her şey değersizdir - tamamen böyle hissedersiniz- böyle bir zamanda izlenildiğinde öyle bir vuruyor ki insanın yüzüne. aslında değerli olan yüzlerce şeyin farkına varıyorsunuz, aslında hayatın siz bir şeyler beklerken içinde yaşadığınız an olduğunu anlıyorsunuz. renklerin nasıl göründüğü üzerine, umut etmek üzerine, insanın yapabilecekleri üzerine yapılmış, tatlı film.
  • --- spoiler ---

    mirco'nun kaset bantlarını kesip yapıştırarak hazırladığı o güzel ötesi ödev için onu takdir etmek bir yana okuldan atma girişiminde bulunan üstelik bu kaseti bir kez bile dinleme zahmetinde bulunmayan ve kendisi de görme engelli olan müdür sinirlerimi tepetaklak etse de güzel filmdi.

    bir tek dönem sonunda oynanan oyun sırasında öğretmen neden ailelerin gözlerini bağlamalarını istedi anlamadım yani aslında mantıklı* ama devamında öğrencilerin hazırladığı kaseti dinletmek yerine çocukların hikayeyi canlandırmalarıyla birleşince anlamsız geldi.kaçırdığım ayrıntılar varsa bilemiyorum tabi..

    filmin başında ve sonunda çocukların körebe oynaması da önemli bir ayrıntı bence.iki kelimenin ayrışmasıyla oluşan boşluk gerçek hayatta da backspace tuşuna basarak kolayca giderilebilse keşke...

    "...eğer tanrı beni düşünseydi o tüfekle oynamama izin vermezdi."

    --- spoiler ---
  • (bkz: reng-i hoda)
  • engelliler üstünden anlatılan bir başarı hikayesi olsa da, türkiye ve benzeri ülkelerde, tüm öğrencilerin dahil olduğu eğitim sisteminin felsefesini aktaran bir film.
    kesinlikle zaman kaybı değil. oyunculuklar başarılı, çocuklar zaten tatlı, bir de italyanca konuşuyorlar...

    --- spoiler ---

    çıkış yolunun da halk hareketinde olduğunu soyutlamaya gerek duymadan iletmiş.
    gerçekten de insan düşünüyor, çelik fabrikası işçilerinin okuldan atılan bir çocuğa sahip çıkmak için harekete geçebildiği bir toplum nasıl olurdu diye...

    --- spoiler ---

    öyle sıkı şekillendirilmişiz ki.
  • --- spoiler ---

    dinle, mirco! sende özel bir şey var. sadece sende olup başkalarında olmayan benzersiz bir şey. bana söz vermeni istiyorum. kimsenin onu senden söküp almasına izin vermeyeceksin.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap