• tam merkezine yerleşmiş rooftop isimli dolandırıcı bir mekana sahip semt.

    işin özeti, boğaziçi öğrencisi olarak nikah sonrası eğlence için orayla anlaştık, bu orospu çocukları da bize 6500 tl hesap soktu iki kişilik hem de, çünkü gelen konuklar kendi içtiklerini ödemişti. bizim de artık şu noktada yapabileceğimiz tek şey pisliklerin ne bok olduğunu burada anlatmak, daha da elimizden bir şey gelmiyor.

    detay için,

    birkaç hafta önce nikahımız vardı, çok masraf olmaması adına düğün yapmadık, nikah sonrası içinse rooftop ile anlaştık. aşağı yukarı 50-60 kişi olacaktık. herkes içtiğini ödeyecek, giriş ücreti olmayacak, canlı müzik olacak ama para alınmayacak (ki özellikle sorduk biz ödeyebiliriz çalan çocuğun parasını diye ama adamın cevabı, siz olmasanız da o çocuk çıkacağı için gerek yok oldu), bunun dışında 12 tl olan kızartma tabağı ve meyve tabakları konuklara ikram edilecekti, bunların parasını biz ödeyecektik, başka yemek isteyen olursa da yiyen ödeyecekti. gayet uygun fiyatlı ve iki tarafın da kazandığı bir anlaşma.. kaldı ki ağustos ayı, bayram sonrası biz gelmesek maksimum 5-10 kişi olacak o mekanda, biz adama 60 müşteri getireceğiz o da bol bol kazanacak. istenirse dışarıdan giriş de yine serbest.

    bu anlaşma ile gittik, öncelikle hizmet de saçma sapandı, yemek yok dediler, kızartma tabakları saat 12'de çıktı. aç gelen arkadaşlar açlıktan öldü filan. ama bu şekilde şeyler olur dedik geçtik. en başta ise içkiyi alırken parasını ödemek, madem yemek de yok, mantıklı olacağı için bu şekilde yapalım diye adamlara teklif ettik, ama bunu yapamayız, biz tek adisyon tutacağız gecenin sonunda hesaplaşırız dendi. kafamızda şu var, 15'er desek tabaklara (toplam 70 kişi gelmişiz), tabaklar 3-4 kişilik haydi 30'ar tabak çıksa ki çıkmadı o kadar. 900 lira eder. gelin ve damat olarak içeceklerimiz, fiyatları bilen bilir bira 8-9 tl filan, ödemeyen olur filan yaklaşık 1500 tl öderiz dedik. aslında bunların tek adisyon demesinden kıllanmalıydık.. ama bu kadarını tahmin etmedik. insanda biraz dürüstlük biraz haysiyet olur çünkü...

    sonuç olarak gecenin sonu geldi. bize çıkan hesap 6500. konuklar onlara göre sadece 800 tl ödemiş biz 5700 tl ödeyecekmişiz. (ben de çok içmiştim orada oturuyorum eşim muhatap oluyor) terbiyesiz herifin savunması ne biz bu kadar hesap çıkamaz dediğimizde, "ama gelinin hali de ortada". be orospu çocuğu 5000 liralık mı içmişim ben?

    neyse, bu rezillik böyle devam etmiş. bütün arkadaşlarımızın ödediğini biliyoruz. ama şimdi konuştuğumuzda çıkıyor, adamlar direkt parayı alıp cebe atmışlar, ne hesaptan bir şey silmişler, ne bir yere yazmışlar, birkaç yakın arkadaş buna dikkat etmiş. ayrıca kredi kartı kabul etmemişler, herhalde arkalarında kanıt bırakmak istemediler, ödenen paralar çıkmasın diye. yani bu hesabın çıkmasının imkanı yok. ama bunlar zaten sarhoş, zaten nikah filan mutlu gün hesabı o gün herkes seni sikecek ya...

    sonuç olarak 3500 ödedik, 500 de borçlandık. 500 için geçen hafta aradılar, vermeyeceğimizi kamera kaydı istediğimizi söyledik. güya kayıtlar 3 günde bir siliniyormuş, bu 500 barmenin maaşından kesilmiş (ama önceki yaptığı 2000 tl indirim nerden kesildi başka bir soru). barmen de hava yaptı bize, iyi bu da benim size nikah hediyem olsun diye. ben de şöyle iletiyorum onlara temennimi, böyle adam dolandırarak kazandığınız her kuruş asıl size haram olsun!
  • bundan 20 yıl önce memleketlerinden kalkıp gelip üniversite arazisini işgal ederek zamanla zenginleşmiş kro ev sahiplerinin, öğrencilere maksimum derecede eziyet ettiği, bir kiranın şu günlerde 750 milyon civarına çıktığı semt.
  • caddebostan fiyatına gecekondu mahallesinde oturmak isteyenler için ideal semt.
  • ejder'in yaşadığı semt. kimsenin yazmamış olduğuna şaşırdığım ya da benim bulamadığım bir hisarüstü ekolü de ejderdir. mahalle de sürekli bira içen, meşhur kırmızı donuyla gezen, çöpleri deşen ve sürekli herkese '2 millon var mı abe' diyen biridir ejder. geçen sene '1 millon' isterken '2millon' ister olmuştur ejder, malum kriz onu da vurmuştur. bir gün odamın camından duyduğum diyalog:

    -abi 2 miillon vesene
    -nağpcan sen parayı?
    -çukulata yicem!

    (adam 1 lira verir)

    -2 millon versene!!
    -bu kadar var olum
    -ama ben çukulata yiceğm!
    -e tamam yeter sana bu para git al lan
    -bana ne ben fıstıklı çukulata yicem, fıstıklı!!
    - ...!?!?
  • fahiş kiralı öğrenci evleri genelde çok odalı ve kocamandır hisarüstünde, en popüler ısınma yöntemi kaçak elektrikle çalışan elektrik sobası ve rutubet kokulu batteniyedir. en sık rastlanan dekoratif unsurlar arasında fotokopicilerde hazırlatılmış spiralli kitap kopyası yığınları, üstünde kim olduğu meçhul bir misafir barındıran her türlü mekanizması paslanmış çekyatlar ve dün gece "yukarı meydana" gönderilen zavallının aldığı dürümlerin poşetleri yer alır.
    bir kere içine aldığını çok zor bırakır hisarüstü, mezun olmak, iş bulmak, elin iki kuruş para tutması o rutubet kokusundan koşarak uzaklaşma hissini beraberinde getirir de çok çok zordur o yokuşu tırmanıp, beşyüzellidokuza son kez binip çıkıp gitmek...
  • 4 senedir yaşamaktan gurur duyduğum semt.

    3 gündür boğaziçi üniversitesi öğrencileri önderliğinde toplanıp barbaros'a kadar yürüyüp, savaşıyorlar. bir diğer başarıları ise, etiler'de keyfinde olan o insanları bile uyandırıp eylemlerine katabilmeleri.

    hisarüstü-etiler-levent-zincirlikuyu-darphane-yıldız ve barbaros duy sesimizi biz her gece geçiyoruz, taa ki hepiniz bize katılana kadar.

    hem de bir değil birkaç tur, biz dönerken bu saatte yeni bir grup etiler'den ilerlemeye devam ediyordu beşiktaş'a.
    he ne gelir bu çoğunluğu kadın, hatta teyze olan çoluğunu çocuğunu katıp yürüyen topluluğun elinden ama en azından çabalıyorlar, belki en öne biber gazına gidemiyorlar ama tencereleri tavaları elinde desteklerini sonuna kadar sürdürüyorlar.

    gurur duyuyorum bu insanların içinde olmaktan.
  • rutubet ve nem'le aynı manaya gelmektedir.
    çarpık yapıla$madan ve izolasyon diye bir olayın lüks kaçmasından, buradaki tüm evlerde belli bir miktar rutubet mevcuttur. ev tutarken dikkat edilmesi gerekir zira uyanık ev sahipleri küflü duvalara $oyle bir badana vurur, kanıp kiralarsiniz, ama o da ne, ilk yağmurda duvarınızda bir hareketlenme olur. evet evet, artık minik tatlı bir küfünüz vardır. aylar geçtikçe minik küf ailesini de yanina aldırır, bir de bakmi$siniz evde bir küf kolonisi ikamet etmekte. $u an oturdugum evin içine yagmur yagdi, oradan biliyorum. siz siz olun izolasyonsuz ev tutmayin hisarüstü'nden.
  • doydos efsanesini de icinde barındıran semt. kışın gayet soğuk ve rüzgarlı bir mekan halini alır. afedersiniz bokunuz donar.

    ayrıca şaka gibi gelebilir ama (bkz: özledim).
  • son 4 gündür ne elektrik ne su ne de internet kesintisi yaşandığından mahalle halkında gergin bir bekleyiş hakimdi, çok şükür bugün elektriği kesmişler de hepimiz rahatladık.
  • her sene "taşınıcam burdan" dediğim ve şu sıralar da böyle bir hazırlık içinde olduğum, her sene olduğu gibi yine yeni mekan konusunda bir türlü karar veremediğim (acıbadem mi içerenköy mü yoksa koşuyolu mu acaba?) fakat şaka maka 8 senedir oturduğum semt. taşınamayışımın gizli sebebi ise, çoğu anadolu yakasında oturup da avrupa tarafını pek bilmeyen arkadaşlarımın "olm/kızım herif hisarda oturuyomuş etilerin göbeğinde beğenmez tabii bu tarafları" şeklinde yaptığı yorumlardan içten içe garip bir haz duymamdır. kimse bilmez ki bu çocuk bunca yıldır niye evine hiç arkadaş davet etmez. bunu da burdan açıklamış oldum. vicdanım rahat.
hesabın var mı? giriş yap