• aslinda beyoglu'nun en unlu pasajlarindan biridir. mabeyinci ragip pasa 19. yuzyil sonlarinda yaptirmistir. zemin katlar carsi olarak kullanilir ve 58 dairelik 3 apartmandan olusur. secmeci bicemle insan edilmis, neoklasik ogeler agir basar. hemen girisindeki eczana jean cezar reboul tarafindan acilan parizyen eczanesinin devamidir. adini veren jean cezar reboul osmanli eczaneler cemiyeti baskanligi yapmimistir.istanbul'un unlu geleneksel lokantalarindan abdullah efendi lokantası eskiden buradaymis. ara guler'in 1960'larda girisinde gectigi harika bir fotografi vardir. (bkz: arkadas kitabevi)

    (bkz: afrika han)
    (bkz: anadolu pasaji)
  • bu ıssız garip pasajın altında istiklal caddesinin içinden geçen bir tünele ev sahipliği yapar. kusura bakılmasın ama ücretlidir, yabancılara da ayrıca sokulur. bilet yok bir şey yok, topluma açık yerin bedava olması gerekirken adeta bir garip müze, etkinlik statüsüne sokulup ayaküstü fatura vs kesilmeden para alınır. haliyle böyle keriz silkeleme işi olduğu için tavsiye etmiyorum. herkes yolunu buluyor aga bu istanbul'da. çok merak edenlere de bu fotoğraflar yeter. o kadar işte yani.
  • rant sağlanacak bir başka tarihi eser.

    beyoğlunun ortasındaki bu pasaj da otel olma yolunda hızla ilerliyor. zira bir süredir binada bulunan kafe ve sair işletmeler taşınmak zorunda bırakılmaktadırlar.

    kendi kültür mirasına sahip çıkmayı akıl edemeyecek kadar bilinçsiz kişiler tarafından yönetilmeyi seviyoruz anlaşılan. ne diyim?
  • afrika hanla bağlantısı olan han
  • 1894 yılında inşa edilen bina.
  • hilton işi yalan olmuş ve icradan 450 milyon'a acil ihtiyaçtan satılığa çıkartılmış olan han. .

    http://htemlak.haberturk.com/…ilyona-satisa-cikiyor

    (bkz: istiklal caddesi'nde 1 ayda 35 dükkanın kapanması)

    istanbul'da yabancı turist sayısı 16 yıl sonra ilk defa düştü haberini de şuraya bırakayım.

    hortum esnafı zorda
  • uzun süredir restorasyon halinde olan güzel bir han. tüm istanbul gibi buranın altında da bir tünel olduğunu duymuştum, geçenlerde içinden geçerken yerlerde ızgaralı metal kapaklar gördüm ve bu söylenti aklima gelince oradaki esnafa sordum.

    hemen oradaki bir adama yönlendirdiler, o gizli tünelleri çoktan restore edip etkinliğe açmışlar bile. yalnız keşke restore etmeselerdi diyor insan görünce. o dev borular, her yerde elektrik kablo ve panoları, saçma eklentiler... gizemli bir yer beklerken zevksiz bir kopya ile karşılaşmış gibi oldum.

    yine de istanbul'un tarihine ve gizli dehlizlerine meraklı olanlar gidip görmeli. burasi eskiden nasıldı diye hayal ederek gezince güzel oluyor.

    edit: giriş 50 tl. bilet koçanından kesilmiş gerçek bir evrak beklemeyin. girişteki arkadaşa bir kahve ısmarlamışsınız gibi düşünün ve 50'liği uzatıp yavaşça merdivenlerde kaybolun.
  • yakında otel olacak , handır.
  • eşsiz mimarisi ve daha çok kapısıyla insanı büyüleyen beyoğlu'nu özel kılan yapılardandır.

    ülkemiz, hatta şehrimiz istanbul ne kadar kozmopolitse, bu yapı da o kadar renkli ve zengin.

    solunda yunanca, sağında fransızca tabelalar bulunan kapının sütunları iyon başlıklı. ortasında mitolojik bir figür, hemen altında osmanlıca bir kitabe ve yanlarında art nouveau stili süslemeler yer almaktadır. dış sütunlarında da korint başlıklar kullanılmıştır.

    birkaç günde bir beyoğlunda bir yapı ve benim akıbetini merak edişim bir entrye dönüşüyor. yine de tekrar buradan dile getireyim, rumeli han ne olacak?
  • yakında hilton otel'e dönüşecekmiş. hey yavrum hey.
hesabın var mı? giriş yap