• türkiye'nin herhangi bir hava savunma sistemine sahip olmaması nedeniyle karşı karşıya olduğu en büyük tehdit bellidir, iran'ın elindeki türkiye'nin her yerini vurabilecek, sanayisini mahvedebilecek, ekonomisini çökertebilecek devasa balistik füze stoğu.

    s-400 buna derman mıdır? kesinlikle hayır. hangi amaçla türkiye'ye itelenmeye çalışılmaktadır: askeri teknoloji sırlarının sızdırılması ve nato içinde siyasi parçalanma yaratmak, mümkünse batı'yla en problemli üye olarak görülen türkiye'yi kopartmak. rusya'nın burası üzerindeki gayesi emeli davası şu an budur. avrupada ırkçı-uç grupları besleyip toplumsal parçalanma yaratmaya çalışırken, abd'de seçim süreçleri ve başkana angajmanla politikasını yürütürken, türkiye'de müttefiklerinin güvenilmezliği ve dahil olduğu paktların sözde hainliklerini kaşımaktadır.

    sağ olsun mevcut yöneticileri türkiye kamuoyuna iç politikada rahatlama uğruna müttefiklerinden teşkil bir dış güçler anlatısını, sığ bir oksidentalizmi yayarak moskova'nın elini iyice güçlendirmekte, iğrenç asya despotluklarıyla ve medeniyet düşmanı teokrasilerle ergen bir sevgi-nefret ilişkisi yaşamaktadır.
  • bakalım tam bağımsız bir ülkemiyiz yoksa değil miyiz?
    bu sorunun cevabı s-400 lerin ülkeye getirilip kurulmasında yatıyor.
    gerisi kuru laf, tantana.
  • lazım. olması şart. çok tafsilatlı bilgim olmamakla birlikte, ordumuza savunma açısından eşsiz bir katkı yapacağı konuşuluyor. hatta ab-d çevrelerinin rahatsızlığı bu savı doğrular nitelikte.

    özellikle 15 temmuz nato destekli fetö darbesi sonrası, orduyu saran natocu parazitin kurutulmasıyla vatansever gerçek türk subaylarının ordunun gerçek ihtiyaçlarını tespit noktasında bir fırsat vermişe benziyor.

    bakınız çin'e adamlar önce 30 megatonluk nükleer başlığı geliştirip götü sağlama aldı, sonra dünyanın iki numarası olmaya kadar yükseldi.

    sonuna kadar destekliyorum. inşallah papaz brunson olayına dönmez. memlekete bir defalık bir faydanız olacak. inşallah parti menfaatlerine kurban gitmez.
  • hem amerikanın ki hem de rusyanın ki alınacak. s400 ler kutularından çıkartılmayacak amarikalıların ki sisteme bağlanacak.... ne şiş yanacak ne kebap... cepten ikisi için para cıkacak
  • s-400'ler eurosam veya patriot gibi çalışmıyor. radar ağına da bağlı değiller. s-400'kendi radarı , angajman radarı ve kendi launcher'ları ile çalışan bağımsız bir sistem.
    nato'yu rahatsız eden konu (çok kabaca tarif) rusların türkiye'deki radarları hackleyip, f-35'in gerçek radar izini öğrenip sistemlerine tanımlaması.
  • alır mıyız, alamaz mıyız, faydası olur mu bilmem de hala buraya gelip abd, nato ve ab'nin türkiye'nin müttefiki olduğunu yazanlara inanamıyorum. dalga mı geçiyorlar, gerizekalılar mı, cidden buna inanıyorlar mı yani bilmiyorum. ilkokul çocukları bile ülkelerin müttefikleri olmayacağını öğrendi, kendini bir yere yamamaya bayılan uzman ekşiciler hâlâ öğrenemedi.

    ha rusya müttefikimiz mi? asla. putin, bunun makul ve yapılabilir olduğuna kanaat getirse, türkiye'yi darmadağın etmek isteyecektir. özellikle türkiye, rusya'nın arkadaşı olamaz: ya bölgesel bir güç olarak tarafsızlığını koruyarak mesafeli bir ilişki yürütür ya da rus güdümüne girer. "ben kendi çıkarlarımı düşüneceğim ve bunu yapacak kadar güçlüyüm!" dediğimiz anda rusya'yla çok ciddi pürüzler yaşarız. iran ve suriye zaten müttefikleri. her zaman kaşıyabilecekleri kürt ve artık ona ek olarak suriyeli sorunu var. mis.

    sözün özü, yanımızda olabileceğini düşündüğümüz hiçbir ülke bizim müttefikimiz değil. en fazla, dönem dönem çıkarlarımızın aynı doğrultuda seyrettiği ülkeler olurlar. bu açıdan, biz rusya'yı veya abd'yi değil, kendimizi düşünerek hareket etmek zorundayız. ben bir türk vatandaşı olarak güya müttefikimiz olup da bizi hiçbir projeye ortak etmeyen, hiçbir teknolojiyi sağlamayan, nato'nun en büyük ikinci ordusunu elinden geldiğince zayıf tutmaya çalışan bir numaralı terör örgütünün maşası olmamızdan rahatsızım. s-400'leri satın almak "rus yanlılığı" değil, özgürlüktür. biz, nato ve ab tarafından "tampon bölge" olarak esir alınmış durumdayız. stalin delisinin ısrarla toprak istediği, sorun çıkardığı bir dönemde bu "koruma" bizim işimize gelmiş olabilir fakat artık gelmiyor. sömürülüyor, kontrol ediliyor, her şeyimizle bağımlı kılınıyoruz.

    ha bu hükümet ve insanımızda bu zihniyet varken biz yine birilerine bağımlı kalırız, diriliş ertuğrul izleyerek gaza geliriz ama kendi adıma en azından sırf abd'nin canını sıkabilmek için istiyorum s-400'ü. alamayacağımızdan, alsak dahi kullanamayacağımızdan ve uzun vadede bu sistem yüzünden problemler yaşayacağımızdan ise neredeyse eminim ne yazık ki. türkiye'nin değerli müttefiklerinin (!) bu konudaki tavrı çok net olacaktır. olur da s-400'leri alıp kurar ve hatta rusya'yla ortak teknoloji işbirliğine gidersek (sanmıyorum) darbeden tutun da akıl almaz yaptırımlara kadar uzanan geniş bir yelpazede çökerler tepemize. tamamen yalnızlaştırılır, iran'dan beter olur; kendi kendimize geliştiremediğimiz füzelerimiz, muhtemelen artık ithal edemeyeceğimiz patateslerimiz de yokken öylece bokumuzda boğuluruz.

    türkiye kendi kararlarını almak ve alabilmek zorundadır. her konuda işi yokuşa süren, her türlü işbirliğinden kaçınan, türkiye'ye üvey evlat ve meat shield muamelesi yapan nato ve abd'ye karşı bu kadar pısırık olmamamız gerekiyor. evet, rusya bize bayıldığından satmıyor bunları; tıpkı abd ve ab gibi türkiye'yi de istikrarsızlaştırmaya ve yalnızlaştırmaya çalışıyorlar ama bu durumda kalkıp 80 milyonluk ülkeye saldıracak halleri yok. abd ise "demokrasi" için her zaman, her koşulda kapınızda bitebilen bir ülke. benim ülkem abd'ye had bildirecek kadar güçlü değil maalesef, bunun farkındayım ama en azından kendi kapasitemiz ölçüsünde cevap verebilmeliyiz. bıktım bu orospu çocuklarının pozitif şekilde lanse edilmesinden. bu dünyaya en çok zarar veren, terörün ve kanın bir numaralı sponsoru bunlar. müttefikimizmiş. sikeyim öyle müttefiki.
  • f-35 vs s-400 karşılaştırılmasına, savunma sanayi müsteşarının " f-35 gibi bir sistemle tam bağımsız olmanız mümkün değil, zira bu akıllı araçlar sahibiyle devamlı iletişim halinde." yorumundan sonra sanırım türkiye'nin seçeceği yüksek irtifa savunma sistemidir.
  • s-400'ler alınacak. parası ödendi. vazgeçilebilecek nokta çoktan geçildi.
  • alacağımız s400 leri sözde yeni model s500 almak için endonezya ya satacağımız ama asla s500 almayacağımız ile ilgili yazılar okumuştum. seçimden sonrasına bakmak lazım.
  • her an her şey olabilir ülkemizde, kesin konuşmamız gereken konudur.
hesabın var mı? giriş yap