• çogu insanın sözlükte takılmasının temel sebeplerinden biri. hayatta bişeyleri çok garip bulup, bi tek ben miyim buna takılan diye gelip başka insanların bu konuda neler yazdıgını okumak ya da bi film izleyip, bi kitap okuyup, ilgili başlıkta benden başka böyle hisseden var mı acaba diye bakmak gibi.
  • berbere bir türlü laf anlatamadığını kabullenerek, eve gelip saça makasla son bir ayar vermek.

    bunu ne zaman yaşasam ortaya çıkan his.
  • bu hisse çok ciddi manada inanırım ben işin kötüsü. kimseyle paylaşmam, paylaşınca anlamazlar diye düşünürüm. bazen anlarlar evet ama bazen de anlamazlar. ne tuhaf.
  • kadıköy-pendik metrosundaki ahır kokusu. kime sorsam ne saçmalıyorsun diyor. her binişimde aynı kokuyu alıyorum. bir yılı aşkındır binmedim, ama sanırım hala aynı kokacak yine binsem. tek ben mi alıyorum bu kokuyu ulan? insana her zaman kurban bayramı is coming hissi veriyor.
  • ruyam yarida kesilip uyanmissam kendime gelemiyorum. nedenini de cok merak ediyorum.
  • mesela izmir'de aliağa'dan trenle merkeze doğru giderken veyahut bursa'da ovadan uludağa doğru bakarken ya da pergamonun en tepesinde durup manzaraya bakarken kapıldığım ve kendimi düşünmekten alıkoyamadığım bir his.

    hemen 1.000 yıl öncesini düşünürüm. uzaktan baktığım bu manzara binlerce yıldır aynı. peki 1.000 yıl önce biri, benim durduğum bu noktadan benim baktığım yerlere bakınca ne hissetti acaba. bu içimi kemiren bir sorudur. o da benim gibi büyük bir hayranlıkla mı izledi. hayat kaygılarımız aynı olmasa bile acaba o neyin kaygısını yaşıyordu. o da benim düşündüğüm şeyi düşündü mü? belki o da, 1.000 yıl sonrasının hayalini kurdu. burası nasıl olacaktır diye düşünmüştür.

    velhasıl bu durum beni hep hüzünlendirir.
  • dejavunun ikinci dereceden akrabası. bukowski'nin de bir kitabının ismi bir tek ben miyim böyle yaşayan'dır.
    yakınlarda bitirdiğim the gun seller * kitabından bir alıntı ile:

    "parasızlığa alışıktım ve işsizliğin ne demek olduğunu çok iyi biliyordum. sevdiğim kadınlar tarafından terk edilmişliğim vardı, zamanında çok şiddetli diş ağrıları da çektim ama nasıl oluyorsa bunların hiçbiri bütün dünyanın sana karşı olduğu duygusuyla yarışamıyor."
  • 'aa bana da oluyor öyle' cevabı alınsa bile asla sadece kendimize olup olmadığını bilemeyeceğimiz histir. tarifler benzer olsa da hislerimiz aynı olmayabilir. azcık bir fark da olsa bu fark, o hissi bize ait kılar. belki daha yoğun, belki daha gerçek, belki daha tuhaf. her açıdan farklı olabilir. farklı olan şey, hissetme şeklimiz de olabilir. yani aslında sadece bize özgü pek çok his olabilir.
  • daha önce yaşadığım şeyleri düşündükçe, sanki o an yine ordaymışım da yine bana öyle bakılıyormuş, aynı şeyler söyleniyormuş gibi utanıyorum. o anda geçmişte nasıl hissettiysem aynı şiddette hissediyorum. dün ya da 15 yıl öncesi de hiç fark etmiyor. sanki o ana ışınlanmışım gibi oluyor.
  • mağazalara girip cıkarken durduk yere ya alarm öterse korkusu
hesabın var mı? giriş yap