• 1988'deki sessizliğe benzer bir sessizlik.

    yapılan referandumda tahmin edilemez bir şekilde halk devlete sağlam bir tokat atmıştı.

    bir başka zaman ise özal'ın en güçlü zamanda demirel dolaşmaya bir başladı. o dönemde oyları eriyen anap için erken seçim kararı alınmıştı. şu anda da benzer bir süreci yaşıyoruz.

    vurursa sessiz sağ seçmen vuracak ve nereye yönlenecekleri hiçbir şekilde belli değil.
  • sol seçmen seçime kadar, sağ seçim günü konuşur.
  • radikal sağ seçmenin zaten pek konuştuğu vaki olmadığından, gidip yine akp'ye basacaklardır.

    benim tek merakım liberal görüşlü olan, akp sayesinde ihaleyle onla bunla zengin olan, tarlası tapanına gökdelen dikilip zengin olan, çoluğunu çocuğunu bir yerlere yerleştirip huzura eren ama 3-4 senedir ebesininkini gören kesim ve önceden dyp, anap gibi merkez sağ partilere oy veren kesimin oylarının rengi.

    bu seçimde kürtler ve yukarıda saydıklarım, erdoğan ve akp'nin kaderini tayin edecek.

    radikal dinciler zaten şeyhleri nereye derse oraya yönelir.
  • ne yapacağını bilmeyen taraftır. kafalar karışık.
  • kuzuların sessizliğini aklıma getiren sessizlik.
  • söyleyecek bir şeyi olmadığındandır o.
  • bence yavaştan onlarda rahatsız olmaya başladılar... sel oluyor, yangın çıkıyor hiç bir çözüm sunulamiyor aksine çay fırlatma, itibar gibi söylemlerle ortamı geriyorlar...

    dün ki marmaris ziyaretinde itfaiye yi bile beklenten zihniyete sadece (bkz: gölge etme başka ihsan istemem) diyesim geliyor..

    adamların faydası yok bari zarar vermezsinler..
  • talimat bekliyorlar, dış güçler mi?, pkk mı?, chp mi?, kılışdar mı? izrail mi?
    reis yol göster.
  • şu an iletişim başkanlığının konuyla alakalı olarak, haber bültenlerine göndermesi gereken doneleri bekliyorlar. bu doneler, önce a haber/akit tv/kanal7/trt haber/ülke tv gibi aşırı yandaş kanallarda dile getirilecek. baktılar ki, verilen bilgiler saçma görülmüyor, twitterda falan gayet desteklenir halde görülüyor, hemen diğer ikinci yandaş grup medyaya yönlendirme yapılır. bunlar da önce haber bülteni, sonra da içinde doğu perinçek, nedim şener, mete yarar gibi tiplerin olduğu bir güruh tarafından köpürtülür. sonunda da reis işi bay kemal'e yükler. 3 ay ertelediği vergiyi, kaç milyonluk destek diye açıklar.

    bunların neticesinde sağ seçmen de "çıkar telefonunu" diyerek, bu tespitlere karşı gelenlerin karşısına çıkar.
  • onlar bile bu kadar olmaz dedi bu defa sanırım
hesabın var mı? giriş yap