• --- ön edit ---

    herkes antibiyotiğe takılmış, haklılar da ben de bu şekilde düşündüğüm için gidip mahalle eczanesine rica edip 10 tl ye antibiyotiği alıp da kullanmadım. doğru olduğunu düşündüğüm yoldan ilerleyip ilk önce aile hekimine başvurdum ki oradan verilen 3/4 kullanılmış ateş düşürücüyü alıp sonuç beklememiz ama tam tersi 38 derece olan ateşin 40 dereceye vurması ve çocuğumun titremeye başlaması bizi devlet hastanesine devlet hastanesinin ise bizi özele gitmemiz için zorlamasına kızıyorum. benim derdim bununla. cahil diyen olmuş haklılar belki ama atibiyotik gerekli olduğunu düşündüğüm hatta bildiğim halde (bu 4. vak'amız boğaz enfeksiyonu olarak en sonunda bademcikleri aldırma yoluna gideceğiz gibi görünüyor) kafama göre iş yapıp gidip eczaneden almadım.
    sorun sözüm ona ücretsiz sağlık hizmetine ulaşmanın zor olduğu, sağlık sisteminin bizi özele gitmemiz için teşvik ettiği yönünde.
    --- ön edit ---

    her ay ssk'ya neden kesinti yapılıyor anlamıyorum. aslında rezalet başlığını hak ediyor anlatacaklarım ama okuyucularda gereksiz sinir zıplaması yaratmamak ve rezalet puanı almak istemediğimdendir.

    sabah uyandığımızda 8 yaşında ki oğlumun 38 derce ateşi olduğunu gördük. tecrübelerimize dayanarak boğaz enfeksiyonu kaynaklı olduğunu bildiğimizden antibiyotik ile ancak tedavi edileceğini ama eczaneden kafamızda göre alamayacağımızdan aile hekimine görünmeyi kararlaştırdık. nasıl olsa antibiyotik yazacak ve tedaviye başlayacaktık. ( kafamıza göre antibiyotik hiç kullanmadık, söz konusu tedavinin de tecrübeye göre antibiyotikli olduğunu bilmemize rağmen doktora görünmek istedik)

    ben işe gittikten sonra eşim evimize 600 m mesafedeki sağlık ocağına aile hekimine gitti. saat 10 gibi esimi aradığımda, saat 9 da gittiklerini ve henüz sıra geldiğini, doktor hanımın kontrolünden sonra kendi çekmecesinden 3/4 kullanılmış bir pediyatrik ateş düşürücü vererek iki gün sonra düzelmezse tekrar gitmelerini söyleyerek gönderdiğini anlattı. doktor kontrolüne tabii ki güvenip eve geldiler.

    saat 2:45 gibi eşimin beni aramasına istinaden ateşin 39.9 olduğunu sürekli kompres yaptığını ama ateşi düşüremediğini telaşlı panik sesinden dinledim. 2 dakika sonra işten çıkıp 25 dakikada eve vardığımda eşimin anlattığı kadar olduğunu gördüm. apar topar en yakın devlet hastanesi olan maltepe devlet hastanesi aciline gittik.

    kayıt yaptırmadan şikayetimize göre ilk önce hemşire hanıma görünmemiz gerektiğini bankoda ki hanım efendiden öğrendim hemen yan kabinde ateşi ölçen hemşire hanım 38.5 derece ateş olduğunu teyit ettikten sonra kayıt açıldı. fakat önümüzde yaklaşık 30 kişi varmış. o bekleme alanında oturanlar hasta yakını değil bizzat hastaların kendisiymiş.tabi biz oturacak yer bile bulamadık dışarıda 15 dakika kadar ayakta bekledik. sıranın ne durumda olduğunu görmek için tekrar bekleme alanına girdiğimde insanlar kapıda ki kendini padişah ilan etmiş güvenlik ile tartışıyorlardı. neyin ne olduğunu anlamak için bir kaç kişiye sordum. aldığım cevap son 30 dakika içeriye hiç kimsenin alınmadığını hatta içeride ki durumun ne olduğu hakkında bilgi almak isteyenlerin güvenlikle tartıştıklarını öğrendim. bu tartışmalar sonrası içeride oturacak yer buldum . oğlunu oturttum. en azından şimdi oturarak bekliyoruz. ama saat 3:15 gibi girdiğim acil serviste saat 4:00 gibi önümüzdeki hiç kimsenin alınmadığını bu gidişle saatlerce beklemenin olacağını anlamış olduk. kayıt masasına gidip kaydının iptal edilmesini rica edip kağıtları kendisine iade ettim. hanımefendi herhangi bir sorun olmadığını gidebileceğimizi söyledi.
    yaklaşık bir saat 38.5 derece ateşi olan 8 yaşında ki bir çocuk doktora görünemeden hastahaneyi terk etti. yaklaşık 800 m ilerideki bir özel hastahaneye gittim.

    gider gitmez bizimle ilgilenmek için bir görevli hanımefendi bize yönlendi. çocuk doktorları var ise ateşi olan oğluma bakabilir mi diye sordum. bilgisayardan kontrol etti saat 5 de doktor hanım çıkıyor ve bekleyen 3 hastasının olduğunu söyledi. tam oradan ayrılacakken doktor hanımı arayıp ateşli hasta olduğunu bakıp bakamayacağını sordu. doktor hanım diğer hastalarının olduğunu ama biraz da aciliyet olduğu için araya alabileceğini söyledi. kaydımızı yapıp 45 tl mizi ödedikten sonra bekleme ye başladık o arada tekrardan başka bir hemşire ateş ölçüm doktor hanıma bilgi verdi. yaklaşık 15 dakika beklemeden sonra bizi aldılar. standart muaneden sonra kan ve boğaz kültürü tahlilleri için yönlendirildik. tabii 80 tl de bunun için ödedik. kan ve boğaz kültürü nü verdikten sonra 30 dakikada kan tahlilleri geldi fakat boğaz kültürü yarın saat 4:30 alabileceğimizi öğrenip mesai saati bitmiş olmasına rağmen bizim kan tahlillerini görmek için bekleyen doktor hanıma gittik. tahlillere göre antibiyotik tedavisinin kaçınılmaz olduğunu bu yüzden üzülerek antibiyotik yazmak zorunda olduğunu anlattı.

    antibiyotiğimizi aldık ama direkt kendi paramızla almaya kalksak 10 tl vereceğimiz antibiyotiğe 19 tl vererek eve döndük. şimdi ateş 37 derece. bir kaç saate kadar normale dönecek.

    başta da söylediğim gibi antibiyotik almamız gerektiğini biliyorduk fakat direkt alamıyoruz. doktora yazdırmamız gerekiyordu ama aile hekimi pek siklemiyor anlaşılan. devlet hastanesi evlere şenlik. özel hastahane güzel ama parası olana. neyse ki cuma günü maaş almıştım da sıcak para vardı yoksa devlet hastanesinde başımıza ne gelecekti bilemiyorum.
    10 tl ye halledecekken yaklaşık 4 saat uğraştan ve yaklaşık 200 tl masraftan sonra evimize döndük.
  • aspirin alır gibi antibiyotik alanlar yüzünden bu ve bunun gibi mağdurlar oluşabiliyor.
  • buram buram cehalet kokan rezalettir. tecrübelerine göre antibüyütük lazımmış. he canım he.
  • türkiye'mizin genel halini yansıtmaktadır, üzücüdür, ve bunlar daha iyi günler inanın. 25 yıllık hekimim, bu kadar kötüsünü yaşamadım, tam olarak performans amaçlı sağlık sistemine geçmiş bulunuyoruz ve kazanan ne hasta, ne hekim. özel hastaneler, ilaç ve malzeme firmaları, büyük patronlar kazanıyor, bu da sağlıkta dönüşüm oluyor. bu sadece ülkemizin değil kapitalist ekonomilerin tümünün sorunu ama bizde iyice çığrından çıkmış durumda ve dönüşü de yok gibi görünüyor. geçmiş olsun diyorum.

    edit: ayrıca
    (bkz: doktor maaşı/@thecanmebuttheseecanmewar)
    (bkz: doktorlar eve gitmesin/@thecanmebuttheseecanmewar)
  • hastaneye işi düşmeyen kişilerin göremediği durumdur. o kişilere göre her şey toz pempe, her şey tıkırında giden 10 numara bir sistemdir.

    allah kimseyi devlet hastanesine düşürmesin
  • ne desen boş.
  • antibiyotiksiz iyileşemeyen hastalarımıza reçetesiz antibiyotik verdiğimiz için kutu başı 450 tl ceza veren sağlık bakanlığı var bilin istedim. eczacılarla bu yüzden kavga etmeyin rica ediyorum. ayrıca gittiğiniz hastane başına muayene ücreti alan da biz değiliz yada yazdırdığınız reçete başına en az 3 tl (3 kalem ilaçtan sonra yazdırdığınız her ilaç başına +1 tl) alanda biz değiliz. yada aldığınız ilaçtan çıkan fiyat farkı (aynı etken maddeli ilaçların en ucuz olanını ödüyor örneğin atacand 22.47 tl candecard 10.46 tl devlet ben candecardı öderim atacandı alırsan geri kalanını sen ödersin diyor ve etkileri aynı olmuyor) biz almıyoruz.lütfen eczacılarımızla kavga etmeyin. sağlık ücretsiz diyenlere kıçımla gülüyorum ayrıca. eczaneye gelince ağlayan sizsiniz. raporlu ilaçlara fark çıkaranda biz değiliz raporlu olsada ödemiyor. bu rezaletle övünenlerin savunması olsun hastanede sıra beklemiyoruz. keşke sıra bekleseydin de bu kadar soyulmasaydın güzel arkadaşım.
  • çocuğun her ateşi çıktığında antibiyotik kullanılması yanlış bir uygulama. çocuğunuz 8 yaşına kadar gelmişse her durumunu takip edip bilmeniz gerekiyor. mutlaka onu aynı çocuk doktorunun takip etmesi gerekiyor. bu devlet hastanesinde çalışan bir doktor da olabilir mutlaka özel olması gerekmiyor. ben çocuğum ateşlendiğinde kesinlikle aile hekimine götürmüyorum, çok basit bir soğuk algınlığına bile antibiyotik, öksürük şurubu dayıyor. bu nedenle ciddi anlamda çocuklar rahatsızlandığında panik olmamak gerekiyor. siz soğukkanlı olmazsanız çocuğu nasıl iyileştirirsiniz.
  • sağlık sisteminin durumu gerçekten de içler acısı. tamam. ama burada bunun nedenlerinden biri de bilinçli olduğunu sanan cahiller olduğunu görüyoruz.

    bak dostum benim de 2 yaşında oğlum var. bana gelen her çocuğa da kendi oğlum gibi tedavi başlarım. ateşi çıkan çocuğa kafadan antibiyotik başlamam mesela. bu dediğini üşengeç doktor yapar. 3 gün ateşi takip edersin, ateşi 6 yaşına kadar olan çocuklarda ortalama 38.5 dereceye kadar kendi halinde bırakırım, ateş düşürücü bile vermem. 38.5 i geçen ateşlerde ise yalnızca parasetamol veririm en fazla 6 saatte bir olmak üzerem arada ateşi hala yüksek seyrediyorsa ılık duş aldırır suyun vücudunda kurumasını bekleyerek soğutma yaparım. 3. günün sonunda hala ateş devam ediyorsa ampirik bir antibiyotik başlar kültür alırım ve 6. günün sonunda çıkacak sonunda kültür sonucuna göre antibiyotik değişimi yapıp yapmayacağıma karar veririm.

    inanın bunu oğlum her ateşlendiğinde yapıyorum. olması gereken de bu kadar. küçücük bedenleri antibiyotik ile zorlamayalım. zaten doktor reçetesi haricinde antibiyotik verilememesinin nedeni de bu.

    küçüğe geçmiş olsun.
  • durun lan durun.
    akp sağlık sisteminde reform yapmadı mı? çağ atlatmadı mı?

    hastaneler de plazma tv yok mu?
    eskiden plazma mı vardı? plazmayı bırak televizyon bile yoktu.

    bak sen bak, şu nankörlere bak! bildiğin çağ atlamamızı kıskanıyorlar!
    çekemiyorlar mirim çekemiyorlar!
hesabın var mı? giriş yap