• yanlış hatırlamıyorsam bir de şöyle bir dörtlüğü vardı:

    devri istibdatta söz söylemek memnu idi
    söyler isen ağlatırlardı ananı
    şimdi devri hürriyetteyiz
    önce söyletirler, sonra .kerler ananı.

    tabi ne kafiye ne ölçü oldu burada:) hafızai beşer nisyanla malüldür de ondan yani.
  • "bir soğan soyuluyor, yaşarıyor gözler
    bir devlet soyuluyor, aldırmıyor öküzler"

    şair eşref
  • ermenilerin toprak talebiyle fransızların gazıyla ayaklandığı dönemde ermenilere hitaben yaılmış bir beyiti şöyledir:
    nerden buldun tüfek ile martini
    sana beyliği kim verdi s.ktiğimin artin'i
  • ‘‘vergi miktarını ol mertebe arttırmalı kim,
    sahib-i servet olanlar da züğürt kalmalıdır.
    yalnız fahişeler vergisi haksızlık olur,
    evlilerden de yaptıkça rüsum almalıdır’’
  • abdülhamit döneminde yaşamış, taşlamacı, hicivci, muhalif şair. neyzen tevfik'in hocası, üstadıdır. ağzı da neyzen'den beter bozuktur.
  • meşhur hiciv şairirmiz.
    abdülhamit’in tahta çıkışının bilmem kaçıncı yıldönümü kutlamaları sırasında ahali tören alanına biraz fazlaca yaklaşınca pencereden bunu gören vali “durdurun şu eşek milleti” diye görevlilere seslenmiş. bu duyan eşref’te oracıkta şu dörtlüğü söyler:
    erbab-ı mansıptan biri millete eşek demiş
    reddedilmez böyle bir söz amma pek can sıkar
    millet eşek olsa da eşek diyen bilmezmi ki
    sadrazamlarla valilerde milletten çıkar.

    not: bugün ahali gene aynı ahali, vali işi ayakkabı boyacılığına kadar vardırdı. padişah ise değmen gitsin, cihanda emsali yok.
  • neyzen tevfik'in üstadım dediği hiciv şairi. kamil paşa ile aralarında geçen diyalog üstadın nasıl kıvrak bi zekaya sahip olduğunun göstergesi.

    "kâmil paşa bir ara tuvalete girmiş ve tuvalet kapısının iç tarafında kendi resmi asılı olarak görmüş. öfkeyle dışarı çıkmış:

    kamil paşa: ben kî senin amirinim, resmimi hiç utanmadan helaya nasıl asarsın?

    eşref: bu bir alay konusu değil, paşam. müthiş bir korku sonucu resminiz helaya asılmıştır!

    kamil paşa: ne demek istiyorsun?

    eşref: arzedeyim paşam, malumu âlileridir kî bendeniz sizden çok korkarım. son zamanlarda kölenize âriz olan kötü bir hastalıktan muzdaribim.

    paşa büsbütün kızmış.

    eşref: müsaade edin efendim. baktim ki kabızdan şişip çatlayacağım. bunun üzerine resminizi hemen ayakyoluna astım. içeri girip heybetli fotografınızı görünce korkudan bir anda...

    eşref sözünü tamamlamadan kamil paşa ve salonda bulunanlar hep birden kahkahayi basmışlar.
  • ‘‘kabrimi kimse ziyaret etmesin allah için,
    gelmesin reddeylerim billahi öz kardaşımı.
    gözlerim ebna-yi ademden ol rütbe yıldı kim,
    istemem tek fatiha, tek çalmasınlar taşımı’’
  • "ey vatan ver elini sıkayım, elimizden gidiyorsun, adiyö." diyen eşref'in döneminden bugüne değişen ne var? döndük geldik mi gene aynı noktaya!
  • "kişi,kâmîl oldu mu üstad mertebesinde,
    ona madde üstünde bir değer vereceksin...
    baktin ki; hali,tavri değişti meclise gelişte,
    çüüşşş...deyip,sirtina bir semer vereceksin !.. "
hesabın var mı? giriş yap