• şu başlık yüzünden haberi okumadan konudan konuya atlayan ekşicileri gördükten sonra gerçekten umut yok. haberi okuyunca müdürün değil çocukların çocuklara tecavüz ettiğini anlıyoruz. bu haberin içeriği. ama haberin başlığı şu şekilde:
    şakran çocuk cezaevi müdürünün itirafı: çocuklar tecavüze uğruyor
    konu başlığı da sözlükte an itibariyle şu şekilde:
    şakran çocuk cezaevi müdürünün tecavüz itirafı

    --- spoiler ---

    insanların algısı da okumadan şu şekilde:
    kendisine tecevüz edilmesini dilediğim kişinin itirafıdır.
    (bkz: iskele babası)
    24.02.2015 16:49
    ratapa

    cezaevine düşecek tecavüzcü bir cezaevi müdürü olarak kendisine çok fantastik bir hayatın kapılarını açacak itiraftır.
    24.02.2015 16:52
    sarilarin cuce reyiz
    --- spoiler ---

    gerçekten umut yok.
  • 2 gündür duyduğum fakat bir türlü bakamadığım haberdi.

    2 gündür duyduğum da müdüre edilen hakaretler ve temenniler. lakin habere bakınca görülüyor ki çocukların problemi, cezaevinde yeterli olarak sosyal birimden manevi destek ve tedavi alamamaları.

    şimdi bu çocuklar daha küçük yaşta suç ile tanışmış ve ceza evine girmişler. bu çocukların psikolojik ve sosyal yönden yaklaşıma, rehabilitasyona ihtiyaçları var.

    aranızda kaç taneniz 220 v prizden sigara yakmayı biliyor?

    kaç taneniz sigarasına ateş bulamayınca florasandan sigara yakmayı düşünüp uyguluyor?

    kaç taneniz çay kaşığı yutmak için iddiaya tutuşuyor?

    kaçınız kaç cm hortumu anusune sokabilecek diye iddialaşıyor?

    demek ki bu çocukların bazı psikolojik sorunları var. aileden gelen olabilir, kullandıkları maddeden olabilir. bak çocuğun biri kendisine verilen psikoz ilacını kusup diğer çocuklara satıyormuş. çocuk torbacılıkta çığır açmış.

    burada müdürün günahı ne? adam söylüyor, cezaevi içindeki görevli personel denetlenemiyor ve bu da bu tür istismarların, ihmallerin olmasına yol açıyor.

    müdür, 24 saat cezaevinde bulunup her koğuştan tek başına sayım alması, her koğuşu tek tek derin arama ile araması, her koğuşun rutin kontrolünü kendisinin yapması beklenemez. adam diyor ki ilk önce kendi personelimden başlayarak sorunlar kaynaklanıyor.

    adam üstünü örtmeye çalışmamış, olayı örtbas etmemiş, personelini korumak adına çocukları suçlamamış. açıkça yazarak sorunu açık etmiş. buna rağmen müdür ölsün, tecavüz edilsin, allah belasını versin diye tepkiler yağıyor.

    düşünün, müdür içerde de dışarda da bu kadar yalnız işte.
  • allah belasını versin böyle düzenin. cezaevi demişler ama ceza yok, işkence ve orospu çocukluğu var.
  • iki damla spermin verdiği babalık hakkının ciddi şekilde sorgulanmasını gösteren haberdeki itiraftır.
    anüslerine hortum sokma yarışı düzenleyen çocuklar ağaçta bitmedi. onlar da ana baba evladıydı.

    tüm normalliklerini bu iki damla sperme dayandıran, eşcinselleri sapık/hasta/anormal ilan edenlerin dikkatle okuması gerekir.

    konu eşcinsellerin evlat edinmesi olduğu zaman, "ama çocukların ruhsal sağlığı" diye yaygara koparanlar, işte hetero ailelerde büyümüş, suça karışmış ve cezaevinde birbirlerine tecavüz eden sağlıklı! çocuklar.
  • şahsımı şaşırtmamış olaydır.

    sen suçlu veya suçsuz 8-9 yaşlarında ki çocuğu 16-17 yaştaki diğer çocukların arasına koyarsan neler olmaz neler..

    hepimiz görmüyor musunuz en azından lise çağlarında diğerlerine göre az daha yapılı bebelerin diğer zayıf çocuklara neler çektirdiklerini.ben şahsen eziyet görmedim ama görenleri gördüm lise çağlarımda..veya askerlikte devrecilik olaylarına şahit olmadık mı? şimdi bunların suça bulaşmış olanlarının hapishanede birbirleri ile etkileşimini düşünün. güzel güzel geçiniyorlar deseydi şaşırırdım müdür.

    gariban dediğimiz acıdığımız insanların kendinden zayıfı nasıl horladıklarını görmüyor muyuz sanki en azından suça bulaşmış insanlar için. suça iten sebepler ayrıca tartışılır orası ayrı. güçlü olmak için zalim olmak zorunda değil mi modern çağ insanı? bunun hapishane düzlemini düşün birde.

    günümüzde koğuş sistemimizin alternatifi 1 veya 2 kişilik hücrelerdir. bu çocukların koğuş sisteminde birbirlerine verdikleri zararı ilk elden en aza indirme yöntemi olarak bunu düşünüyorum. ama bu sefer de solcu mahkumlarımız kendilerini yakıyorlar. tek kişilik hücre sistemine karşı çıkan solcu kardeşlerimiz beni bi aydınlatsın çocukların birbirine eziyet etmelerini nasıl önlenir cezaevinde ?

    edit: nmb ye teşekkür ederim uyarıısı için. mesajı: "turkiyede ceza ehliyeti 12 yasini bitirdikten so ra baslar hatta 12-15 yas arasinda olup olmadigina bakilir. 8-9 yasinda cocuk cezaevinde olamaz bu nedenle."
  • herkes müdüre sallamış da, şuradan girmek isterim. bu müdür hata yapmıştır,eksik yapmıştır; ama en azından varolan bir pisliğin ortaya çıkmasına yardımcı olmuştur. midnight express filmini defalarca izlemiş, ülkedeki cezaevlerinin ne durumda olduğunu az çok duyan-bilen biri olarak demeliyim ki; bu müdür hiç bunları yazmayabilirdi. koltuğunda oturup maaşını da alabilirdi.

    edit: koltuktan oldu da galiba...
  • yine hemen ön yargı ile düşüncelerin sıralandığı yanıltıcı başlık.

    burada cik müdürü kurumunda olan olayları bir yazı ile psiko-sosyal servise iletmiş. belli ki bazı şeylerin farkında ve değişmesi için uğraşıyor. amir olarak bu konuda psiko-sosyal servisin düşüncelerine ihtiyacı var. türkiye'deki çoğu cezaevinde özellikle çocuk koğuşlarında otoriteyi sağlamak çok güçtür. bizlere uzaktan davulun sesi her zaman olduğu gibi hoş geliyor. çocuklar yaşlarının verdiği cesaretle çok korkusuz ve vicdansız olabiliyorlar. sizin o gördüğünüz zaman yolunuzu değiştirdiğiz mahallenin bıçkın delikanlısı çocuk yaşlarda bu yerlere girmişse başından neler geçtiğini tahmin bile edemezseniz.

    devlet çocuklar konusunda çok hassas. birçok konuda olduğu gibi yazılı mevzuatta her şey ideale yakın ancak uygulamada hiçbir şey göründüğü gibi değil. personel yetersiz, fiziki ortam yetersiz, sosyal kültürel faaliyet yetersiz... sonuç olarak insanlar birbirlerine sarıyorlar ve kötülükler engellenemiyor.

    (bkz: cehalet)

    (bkz: vicdan)

    (bkz: adalet)
  • cennetlik gazeteci ismail saymaz'ın bu akşam 19.45'de cnntürk'te anlatacağı itiraftır.
  • hayatında hiç cezaevi nizamiye kapısından girmemiş kişilerin hakkında yorum yapmaması gereken olay.

    soruyorum, burada müdür bey'e saldıranlar, tecavüze uğrasın - ölsün diyenler kendisini tanıyorlar mı? (buraya daha sonra tekrar geleceğim)

    cezaevi dedin mi orada duracaksın, manyetik kapıdan geçtiğin anda hislerin bir anda değişiverir. oraya mahkum olarak da girsen, personel olarak da girsen, öğretmen olarak da girsen, ziyaretçi ya da müdür olarak da girsen bambaşka bir insan olursun. kaldı ki çocuk cezaevinden bahsediyoruz...

    şakran cezaevi kampüsünde özellikle de kadın ve çocuk cezaevleri barolar ve sivil toplum kuruluşları tarafından özel bir ilgi ve takip altındadır. nereden biliyorsun demeyin, burayı denetlemeye giden heyetlere üye avukat arkadaşım var. siz de varsa izmir barosuna üye arkadaşlarınızdan ilgili haberdekine benzer, hatta çok daha trajik olaylar dinleyebilirsiniz. bunlar zaten bilinen ve takip edilen şeylerdi.

    evet, bunlar zaten biliniyor ve de takip ediliyordu bazı kurum/kişiler tarafından. burada cezaevi yönetimini suçlamak da kolaycılığa kaçmak olur, çünkü cezaevi müdürünün - haliyle - 24 saat orada bulunması mümkün değil. zaten cezaevlerinde bu gibi durumlar genelde ya geceleri herkes gittikten sonra, ya da haftasonları ortalarda kimse olmadığı zamanlarda yapılır. örnek vereyim, bir cezaevinde iki mahkum birbirlerine oral seks yaparken yakalanmışlardır, gece vardiyası sırasında.

    sürekli yetişkin mahkumlarla haşır neşir olmakta bulunan rabbin aciz bir kulu olarak bu yazışmada verilen olaylar kadar traji-komik olaylara şahsen tanık olmuş bulunmaktayım. yanlış adamı öldürdüğünü ve kendisine çok yazık olduğunu, kendisinin çok iyi bir insan olduğunu ve diğerini öldürse çok daha iyi olacağını söyleyen mahkumlar, mit elemanı olduğunu ve şampuandan bomba yapabildiğini iddia edenler, koğuşta arkadaşının kafasını kesip televizyonun üzerine koyanlar - bu gerçekten başka bir cezaevinde yaşanmış bir olaydır - berberlik kursunda bir diğerinin şah damarına makas saplayanlar...

    bunlar aklı başında ve yetişkin mahkumların yarattığı durumlar, çocuklar ne yapmasın... müdür bey'i aklamak da şu an için tamamen doğru değil ama ben kendisinin yaşanan olaylarda rolünün ve ihmalinin az olduğunu düşünüyorum. psiko-sosyal servise yazılan bu yazı düşünüldüğünde olayın üstünün kapanmak istenmediği, aksine böyle şeylerin artık yaşanmaması için önlem alınmasının istendiği anlaşılıyor. ve emin olabilirsiniz ki kampüs içinde çalışan dürüst ve ahlaklı personelin hepsi bu yaşananlardan rahatsız ve kimin cezası neyse almasını ve çekmesini istiyor.

    (çünkü herkes töhmet altında kalmış durumda.)

    önce bir cezaevine gelin ve ortamı görün, ondan sonra konuşalım..
hesabın var mı? giriş yap