• sovyet birliklerince kullanılan bir tür dövüş yöntemi. uzak doğu sporlarından daha sert ve tümüyle askeri amaçlar için geliştirilmiş bir spor ve yöntemler dizisidir. başarılı bir sporcu olan b. s. oshchepkov tarafından temelleri atılmıştır. oshchepkov, devrimden önce japonyaya gitmiş, burada judoyu kara kuşak seviyesinde öğrenmiştir. ayrıca jigaro kano ile kişisel olarak yakın ilişkilere de sahiptir. devrim sırasında rusya'ya geri dönmüş ve kızılordu'da askeri birliklere ders vermiştir.
    sambo'nun gelişmesi oshchepkov ve öğrencilerinin çalışması ile ortaya çıkmıştır. oshchepkov, kavgada aslında asil ve sportmen davranışların bulunmaması gerektiğini düşünmüş, dövüş yöntemini tümüyle kurallardan ve kısıtlamalardan kurtarmıştır. sadece öğrencilerinin bir birlerini yaralamamaları için bir kaç kısıtlama koymuş, gerçek dövüşte ise bu kısıtlamalar tümüyle kaldırılmıştır. bir süre sonra yeni dövüş tarzı giderek gelişmiş ve kendine özel olan ismiyle anılmaya başlanmıştır. artık askerlerin yaptığı kuralsız judo hareketleri rusça'da "silahsız kendini savunma" anlamına gelen "samooborona bez oruzhiya *" kelimelerinden türetilmiş olan sambo adıyla anılır olmuştur. bu bilgileri veren kaynak ayrıca "savunma" kelimesinin rusça'daki anlamını karıştırmamamız gerektiği yönünde uyarıyor. örneğiyse şöyle: "en iyi savunma düşman tamamen yok olana kadar yapılan hızlı bir saldırıdır. pravda, 14 ağustos 1939"
    sambo kelimesinin "silahsız kendini savunma" kelimelerinden türetilmiş olması sambo'da silah kullanılmadığı anlamına gelmez. herhangi bir eşya silah olarak kullanılabilir ve kullanılmasına izin verilir. çekiç veya kürek yalnızca birer alet değildir.
  • kuzey avrupa ulkelerinde evli olmadiklari halde birlikte yasayan ciftlere verilen isim.. ciftler eger isterlerse sambo antlasmasi yaparak mal bildirimi beyaninda bulunabilirler.devlet diger evli ciftlere tanidigi haklari sambo ciftlerede tanir.
  • samozashchita bez oruzhiya tümcesinin kısaltmasıdır ve "silahsız savunma" anlamına gelmektedir.

    20. yüzyılın başında sovyet ordusu, bir grup genci japonya'ya gönderir. amaç, bu elemanların japonca öğrenip, orduda çevirmenlik görevi üstlenmeleridir. işte, bu çocuklardan biri de vasili oshchepkov'dur. oshchepkov japonya'da judoya merak sarar. büyük usta kano jigoro'nun öğrencisi olur ve japonya'da siyah kuşağa kadar yükselen ilk rus ünvanına sahip olur.

    oshchepkov eğitimini tamamlayıp kızıl ordu'ya hizmet etmeye başladığında, ilk görevi için 1921'de çin'e gönderilir. orada da jiujitsu'ya karşı bir ilgisi oluşur. sonrasında, jiujitsu ve judo'nun çok uzak sporlar olmadığını, bunları bir kefede birleştirebileceğini düşünür. combat sambo böylece ortaya çıkar ve rus ordusunun gizli silahı olarak kulaktan kulağa yayılır.

    lenin tarafından 1918'de kurulan ordu genel eğitimi tesislerinde ( vseobshchee voennoye obuchienie ), sambo yavaş yavaş öğretilmeye başlanır ve bir süre sonra her kızıl ordu askeri, belirli düzeyde sambo bilir hale gelir. böylece combat sambo, 2. dünya savaşı esnasında nam salan, rus askerlerinin yakın dövüş yeteneklerinin yapı taşı olarak değerlendirilirdi.

    combatın babası oshchepkov ise, stalin tarafından gerçekleştiren büyük temizlik esnasında, 1937 yılında tutuklu olduğu hücresinde hayatını kaybeder.
  • judo ve karateyi birleştirin. elinize geçirdiğiniz her şeyi de karşınızdakinin kafasına kaktırın. buyrun size rus asıllı sambo dövüş stili.
  • isveç vatandaşı olmayıp, orada kız/erkek arkadaş bulmuş olanların öğrencilikleri bittikten sonra iş bulamadıklarında genelde yaptıkları şeydir sambo. gidersiniz tıpış tıpış konsolosluğa, çapraz sorguya tutulursunuz. eğer sambo basvurunuz kabul edilirse, belirli bir süre sonra* vatandaşlık hakkınız da olur, bu süre içerisinde devlet her ay hesabiniza belli miktar para yatirir.
  • savaş sambosu ve sportif sambo olarak 2 branşı vardır. (askeri sambo sadece orduda öğretilir bu bağlamda spor branşı sayılmaz.)

    sportif sambo her ne kadar teknik yelpazesi geniş bir branş gibi görünse de kursta öğreneceğiniz şey devirme ve fırlatmadır. kalçadan fırlatma*** yapmaktan ve yapılmaktan imanınız gevrer.

    judo + serbest güreş benzetmesi bu bağlamda isabetlidir.
    yanısıra ben bir benzetme yapacak olsam serbest judo derdim.

    (bkz: şair burada olimpik judoya sesleniyor)
  • on sekizinci yüzyılın yarısında yaygın olarak kullanılmaya başlayan kelime, "amerika ve asya'da yaşayan melez" anlamına gelir ve latince "çarpık bacaklı" anlamına gelen "scambus" kelimesinden ispanyolca'ya geçen "zambo" kelimesinden türemiştir. değişik yörelerde, afrika, avrupa veya hint kökenli kişiler için kullanılır.
  • khabib'in dövüş stili. tarihi rusya da atılmıştir.
  • 31 ekim 2014 istanbul'da türkiye şampiyonası olan dövüş sporu. istanbul'da olsam kaçırmazdım.

    http://www.turkiyesambo.com/…o-sampiyonasi-istanbul
hesabın var mı? giriş yap