• 3 adet sanayi devrimi vardir.

    ilki, 1728'den itibaren, tekstil alaninda geli$melerin ortaya cikmasiyla ba$ladigi kabul edilen, 1765'te thomas newcomen tarafindan icat edilmi$ ama hantal ve madencilik di$inda yararsiz olan buhar makinasinin james watt tarafindan geli$tirilmesi ve kok komurunun kullanilmaya ba$lanmasiyla ba$layip, demiryollarinin icadi, kurulmasi, ve geli$tirilmesiyle 1820lerde zirveye ula$mi$ ve yakla$ik 1850lerde ke$if ve icatlar anlaminda sona erdigi du$unulen 1. sanayi devrimidir. bu devrim sonucunda sanayile$me, daha kalabalik $ehirler, i$ci sinifi gibi birtakim onemli sonuclar ortaya cikmi$, fakir insanlarin da kent ya$aminin surekli bir parcasi olmasinin yaninda birtakim urunlerin standart $ekilde ve yakla$ik fiyatlarla satilabilmesi mumkun olmu$tur. diger yan etkiler, bati dunyasindaki yeni ve sanayiye dayali kentlerin** kurulmalari, amerika'nin kizilderililer'den alinmasi, ve karl marx olarak belirtilebilir.

    ikinci devrim 1920lerde, henry ford'un yuruyen bant montaj teknigini geli$tirmesi sayesinde fabrika uretiminin cag atlamasi ile ortaya cikmi$tir ve transistorun icadi ile de zirve noktasina ula$mi$tir. yuruyen montaj bandi sayesinde bir sanayi urununun uretimi cok daha hizli hale geldigi gibi, i$cilerin de uzmanla$malari ortaya cikmi$tir. bu ikinci sanayi devrimi sonucunda, urunlerin piyasaya surulme hizlari arttigi icin fiyatlarda bir du$u$ ya$andigi gibi, urun ce$itliligi de maliyetteki farklila$malar sonucunda artmi$tir. naylon coraplardan tanklara, ucuz radyolardan otomobillere ce$itli urunlerin ortaya cikabilmesi veya yayginla$masi bu sayede olmu$tur.

    ucuncu sanayi devrimi 1980lerde, mikrocip/microchip teknolojisinin ortaya cikmasi ile belirmi$tir ve "uydu canagi devrimi/satellite dish revolution" olarak da adlandirilir. bu ucuncu sanayi devrimi, kapitalizmin kendini yeniden tanimlamasini saglami$tir. telekomunikasyon endustrisi ve diger elektronik bazli sanayi dallari ana omurgasini olu$tururlar cunku buradaki amac, 2. sanayi devriminin belkemigi olan agir sanayiyi artik daha az endustrile$mi$ ulkelere aktarmak ve birinci dunya ulkelerinde cevreye daha az zarar verecek ve daha az uretim ile cok daha fazla kar elde ettirebilecek $eyler uretmektir. 2. sanayi devriminde teknoloji transferi sozkonusu bile edilmezken, 3. devrim ile, satilacak canalici mallar yuksek teknoloji urunleri olduklarindan, az geli$mi$ ulkelere onemli teknoloji ve know-how transferleri gercekle$mi$tir: ornegin, eger siemens firmasi zimbabwe'ye dijital telefon santrali satmayi amacliyorsa, bu ulkenin elektrik probleminin, telefon teli uretiminin vs. ortaya cikmasi gerekmektedir. ayni $ekilde voltajin oynayip durdugu, telefon te$kilati analogda kalmi$ bir ulkeye internete baglanma amacli bilgisayarlar satmaniz sozkonusu olamaz. o nedenle, bizim turgut ozal ile ozde$le$tirdigimiz ve aslen thatcher ve reagan politikalarinin bir devami olan doviz sati$inin serbest birakilmasi, turk parasinin degerinin ayarlanmasi, liberal ithalat-ihracat politikalari, ve nihayetinde kuresellesme ya da globallesme dedigimiz $eylerin butunu bu 3. devrimin sonucudur. bill gates'e dunyanin en zengin insani sifatini da bu devrim getirmi$tir. biz de cep telefonlari, dijital tv yayinlari, minidisc sistemleri, amd ve intel'ce uretilen mikrociplerle calisan bilgisayarlara, eksi sozluge, microsoft mu linux mu tarti$malarina kavu$mu$uzdur.
  • bugün literatüre ingiliz sanayi devrimi konusunda iki bakış açısı vardır. daha geleneksel olan tanım t. s. ashton ve david s. landes'in görüşleriyle temsil edilmektedir. bu gürüş sanayi devrimini ingiliz ekonomisinde ve toplumunda büyük bir değişiklik olarak görmektedir. ashtonun unutulmaz cümlesi " ingiltereyi bir makineler dalgası süpürüp geçti" diye açıklamaktadır durumu. sanayi devrimininin bu geniş çaplı açıklaması n.f.r. crafts ve c. knick harley tarafından sorgulanmıştır. bu yeni düşünce ekolü sanayi devrimini çok daha dar bir olgu olarak, birkaç endüstrideki teknik değişimin bir sonucu olarak görmektedir. açıkça bellidir ki bu yeni endüstriler pamuk ve demirdir. bütün diğerleri modernizm öncesi gerilikle lekelenmişlerdir.
    bu iki görüş arasındaki seçim bir zevk meselesi gibi algılanabilir, çünkü literatür hemen hemen tek başına sanayi devrimi'nin dar bakış açısıyla ayırt edilip öne sürülmüş bu iki modern sanayi hakkındadır. öyle ki bu durumdan dayanak alıp . n.f.r. crafts ve c. knick harley in görüşlerini aşırıya götürenler bile olmuştur. örneğin rondo cameron bu yazarlar tarafından belirtilen değişmenin bütün ekonomiye kıyasla çok küçük olduğunu öyle ki, artık bunun sanayi devrimi adına yakışmadığını iddaa etmiştir.
  • charlie chaplin'nin yaşadığı ve o zamanlarda halk kahramanı oldgu dönemdir. snayi devriminde yaşanan üretim hatta, işçi kartları, yönetici kavramı, emir komuta zinciri, çalışanlar arası çatışma, fazla sayıda işçi, cok az verilen dnlenme molaları vb. o döneme ait bir çok olayı izleyebileceğiniz charlie chaplin filmleri city lights ve modern times'tır. ama diger filmlerinde de sanayi devrimi ve üretim konusu sık sık işlenir.
  • yonetsel kuramlar, insan kaynaklari, motivasyon, rekreasyon, pazarlama, iletisim, reklam* gibi bir alay kavrami gundemi getirip hayatimizi mahvetmistir.
  • liberalizm ve milliyetçilikle birleşerek, avrupa'yı inanılmaz biçimde değiştirmiştir. bu üç kavram, emparyalizmle birlikte çok büyük bir patlama yaratacak ve dünyada bu patlamadan etkilenmeyen bir yer kalmayacaktır. bu patlamayı yaratan güçler, kendi aralarındaki savaşlara uzunca bir ara verecek ve 1800'lü yıllar boyunca dünyayı yavaş yavaş ele geçirecektir. bu ele geçirme dönemi avrupa devletleri arasındaki gerilimi ve savaşları minimum seviyeye çekmiştir. iki ülke arasında bir sorun olduğunda, taraflar biribirine savaş ilan etmektense, dünyanın bir yerlerindeki henüz tam olarak ele geçirilmemiş bir toprak parçasını biri birine peşkeş çekmeyi tercih etmiş ve gerilimi azaltma yoluna gitmiş, fakat dünyanın çok büyük bir kısmının sömürgeleştirilmesiyle ilişkiler tekrar gerilmeye başlamıştır. sonunuda fazlaca gerilen bu ilişkiler, iki büyük savaşla bir boşalma yaşar ve sanayi devrimini gerçekleştiren avrupanın yerle bir olmasıyla sonuçlanır. bu yıkımdan sonra dünya avrupa dışındaki iki gücün arasında kurulacak, soğuk savaş adlı yeni bir denge dönemine girer.
  • doğu ve batının sosyo-kültürel konumlarının karşılıklı olarak değişmesini sağlamış sürecin temel taşı
  • sanayi inkılabı, sivil toplumun bugünkü manada şekillenmesi adına büyük katkı sağlamıştır. yeni toplumsal ve siyasal arayışlar, fransız devriminden beri süregelen ve sivil toplumun temeli olan katılımcı demokrasiyi destekleyen faktörler olmuştur
  • literatürdeki kullanımını kırarsak,
    stalin'in, çok merkezli-gevşek yapılı sovyet işçi birliklerini (ayrıca nep'i) fesh edip savaş komünizmine geçmesiyle sanayi kuruluşlarını-üretimlerini kat kat artırmasını ve dp hükümetinin aşırı borçlanmaya dayalı tesis kurma hamlelerini (göç hareketiyle ingiltere'ye benzer) içine katabileceğimiz kavram.
    ikincisi tek parti döneminden kalan statükoların bir çoğunu ortadan kaldırmaması nedeniyle (devletçilik,izolasyonizm,demokratikleşme ve adalet sorunları) bir burjuva kesim yaratamamış, toplumsal dönüşümü tetikleyememiştir.
hesabın var mı? giriş yap