• gökyüzünden düşen bir gemiyi denizden çıkarma operasyonuna* uzun bir snorkel ve fıçı kombinasyonuyla birlikte, yanında luffy ve zoro ile katılmıştır. kahramanlarımız denizin o engin derinliklerine inerken 13:55 de görülen şey ise sanji-san'ın ağzında hala yanmakta olan bir sigara olduğudur. evet burdan idda ediyorum ki kendisi türktür. *
  • --- spoiler ---

    luffy sırf kadınla dolu bir ada olan amazon lily'e düşerken, sırf travestiyle dolu travestiler krallığına düşerek beni karnım ağrıyana kadar güldürmüş, bahtsız bedevi one piece karakteri.

    --- spoiler ---
  • ---one piece spoiler---

    sanji veya uzun ismiyle vinsmoke sanji hasır şapka korsanlarının aşçısı ve monster trio olarak adlandırılan tayfanının en güçlü üç üyesinden bir tanesidir. oldukça üst düzey bir şef olmasının yanında teknik olarak sadece tekme kullandığı bir dövüş stili ile bu yazının yazıldığı dönemde yonkou yardımcı komutanı seviyesindedir. dövüş stili olarak sadece tekmelerini kullandığı içinse lakabı black leg sanji olarak bilinmektedir. sanji'yi ilk olarak baratie arc da görmekteyiz. bu arcın sonunda da tayfaya katılmıştır.

    sanji'nin geçmişi esas olarak iki ayrı parçadan oluşmaktadır. ilki gerçek kan bağının olduğu ailesi ile geçirdiği zamanlar ki bu dönem sanji'nin hayatı bir kâbustan farksızdır. ikincisi ise aslında gerçek ailesi olarak gördüğü baratie'de geçirdiği zamanlardır. baratie ise patronu zeff olan okyanus üzerindeki bir yüzen lokantadır.

    sanji vinsmoke ailesinin dördüncü ve üçüncü erkek çocuğu olarak doğmuştur. kendisinden büyük iki abisi ,bir ablası ve bir küçük erkek kardeşi vardır. ailenin babası vinsmoke judge dir. ailenin annesi ise sanji henüz küçük yaşlardayken hayatını kaybetmiştir. judge geçmişte vegapunk ve queen ile çalışmış bir bilim adamıdır. daha sonra nedenini bilmediğimiz bir sebepten ötürü yolları vegapunk ile ayrılmıştır. judge bundan sonraki hayatında bir gemi şeklinde hareket eden, zamanında tüm north blue'yu fethetmiş olan germa krallığını yönetmiştir. germa krallığı normal bir krallıktan biraz farklıdır. zamanında dünya hükümetine bağlı olan ve siyasi olarak oldukça güçlü olan germa krallığı, big mom ile ittifak kurmaya çalıştığı için dünya hükümeti tarafından krallıklar-imparatoruklar birliğinden atılmıştır. peki germa krallığı neden siyasi olarak oldukça güçlüdür? çünkü germa bildiğimiz bir ülkeden biraz farklıdır. germa, diğer krallıklara ücreti karşılığında özel olarak üretilmiş paralı asker kaynağı sağlamaktadır. bu paralı askerlerin bir ailesi ve yuvası yoktur. hepsi özel laboratuvarlarda üretilen üstün genetiklere sahip klonlardır. judge'ye sorgusuz sualsiz, tereddüt etmeden canlarını verecek kadar bağlı olarak üretilir ve yetiştirilirler. üretim bittikten sonra oldukça sert bir askeri eğitim alırlar. bundan dolayı germa krallığı yeterli ödemeyi almalarını halinde savaşları başlatır ve bititirler. sıradan krallıkların karşı koyamacağı bir güce sahiptir.

    judge çocuk sahibi olacağı zaman işini şansa bırakmak istemez ve doğacak çocuklarının hepsini germa krallığının teknolojik nimetlerini kullanarak doğmasını ister. vinsmoke ailesinin annesine daha çocuklarına hamileyken, doğacak çocukların süper insanlar olması için bir takım cerrahi ve genetik müdahalelerde bulunur. doğan çocuklar sıradan bir insana göre çok daha güçlü, dayanıklı, hızlı ve zekidir. ancak empati ve diğer insani duygulardan mahrum olarak doğarlar. bu bir yan etki değildir çünkü judge, gerçek bir savaşçısının duygulardan arınmış olmasını gerektiğini savunmaktadır. ailenin annesi vinsmoke sora bu durumu engellemek için hamileyken bir çok ilaç içer ancak sanji dışındaki çocuklarda, çocukların duygusuz bir savaş makinesi olarak doğmasını engelleyemez. sadece sanji'de bu hayalini gerçekleştirmiş ancak aldığı ilaçlar onun vücudunun zayıf düşmesine ve erken yaşta ölmesine neden olmuştur. vinsmoke kardeşler doğduklarından itibaren çok sıkı ve sert bir askeri eğitime alınırlar. sonuçlar muazzamdır. sanji dışındaki bütün kardeşler daha çok küçük yaşlardan itibaren yetişkin bir insanı rahatlıkla yenebilecek kapasiteye ulaşmıştır. sanji bu yeteneklerden mahrum olduğu için judge ve kardeşleri tarafından başarısız bir deney ürünü olarak görülür. özellikle abileri vinsmoke niji ve vinsmoke ıchiji sanji'ye sürekli olarak zorbalık yapar ve fiziksel şiddet uygular. abileri gibi adeta çelikten bir iskelete sahip olmayan sanji defalarca kere çok ciddi şekilde yaralanır. sanji askeri eğitimlerde sürekli başarısız olur. aslında kendisinin yapmak istediği tek şey daha çok küçük yaşlardan itibaren yemek yapmaktır. hayali ise bir kitapta okumuş olduğu, içinde bütün deniz canlıların bulunduğu all blue yu bulmaktır. annesine, diğer insanlara hatta farelere bile sürekli yemek pişirmeye çalışır. ancak vinsmoke'lar için ailenin bir üyesinin diğer insanlara hizmet etmesi utanç verici bir durumdur. judge bunun için sanji'yi defalarca kere cezalandırır ancak sanji'nin hayali ve istekleri değişmemektedir. en sonunda judge, sanji'yi ailenin utanç verici bir üyesi olarak gördüğü için kafasına sadece yemek yerken açılacak şekilde kilit sistemi bulunduran bir demir maske yaptırır. amaç onun bir vinsmoke olduğunu gizlemektir. hatta kendisine bir cenaze töreni bile tertip edilmiştir. aslında bu durum alexandre dumas ın demir maskeli adam kitabına bir göndermedir. sanji bu şekilde toplam 6 ay geçirir. kardeşleri yaşadığını öğrendikten sonra sanji’yi ziyarette bulunur. amaç temiz iç çamaşırı getirmek değil, zevk için daha fazla eziyet etmektir. sadece ablası farklı bir amaçla kendisini ziyaret eder. ablası olan vinsmoke reiju ziyarete geldiğinde onun yaraları ile ilgilenir ve ona pansuman yapar. sanji daha sonra hayali olacak all blue'yu bu dönemde okuduğu bir kitaptan öğrenmiştir. reiju'nun bir ziyaretinde sanji ablasına ilerde bir şef olmak istediğini söyler. reiju kardeşine yapabileceği en büyük iyiliği yaparak onu hücresinden ve kafesinden çıkartır. onu güvenli bir şekilde vinsmoke kalesinden çıkardıktan sonra ağlayarak , kaçmasını ve bir daha asla geri dönmemesi gerektiği söyler. kendisine elbet bir gün nazik insanlar ile tanışacağı temennisini iletir. sanji'nin kaçışı aslında o kadar kolay olmaz çünkü maskesinin anahatarı judge'de bulunuyordu. kaçarken judge'ye yakalanırlar ama judge, sanji'nin kaçmasını engellememiştir. kaçacaksan kaç ama hiç kimseye benim baban olduğumu söyleme demiştir. aslında bu durum sanji için şimdiye kadar yapılan eziyetlerden çok daha büyük bir yara bırakmıştır. ne kadar nefret etse judge onun babasıydı. ama judgenin çocuk sanjiye söylediği bu sözler judge'nin onu oğlu olarak görmediği hatta en ufak bir değer vermediğini gösteriyordu. bütün bunlar olurken sanji'nin daha 7-8 yaşlarında bir çocuk olduğunu unutmamak lazım.

    ’13 years ago, vinsmoke sanji who escaped from germa died once at sea. and that’s what you wished for. so admit this. you are not my father, vinsmoke judge.’’

    sanji vinsmoke ailesinden kurtulduktan sonra bir gemide aşçı yamağı olarak hayatına devam etmeye başladı. 2 yılın ardından zeff'in lideri olduğu bir korsan grubu sanji'nin bulunduğu gemiye saldırdı. soygun esnasında bir fırtına çıktı ve hem zeff'in gemisi hem de sanji'nin çalıştığı gemi battı. gemiler batmadan önce sanji, zeff'e hayalinin all blue ' yu bulmak olduğu söylemişti. bundan dolayı zeff o karmaşanın içinde sanji'nin boğularak ölmesine izin vermedi ve onu kurtararak küçük bir kara parçasına çıkarttı. küçük ada parçasında sadece sanji ve zeff vardı ve az miktarda yiyecekleri vardı. zeff, yiyeceği kendi aralarında pay etti ve doğal olarak aslan payını kendisine aldı. sanji'yi adanın bir tarafına gönderdi ve bir gemi görürse haber vermesini söyledi . kendisi de adanın öbür tarafına göz kulak olacaktı. sanji küçük de olsa bir aşçı olduğu için yemeğini günlere göre pay etti. sadece hayatta kalacak kadar yemeyi planlıyordu. kazadan sonra haftalar geçmesine rağmen zeff ve sanji'yi kurtaracak bir gemi gelmedi. sanjinin yemeği biteli çok uzun zaman olmuştu. artık bir deri bir kemik kalan ve ölme noktasına gelen sanji, yemeğin aslan payını kendisine alan zeff'in yemeğini çalmak için onun olduğu tarafa gitti. gerekirse zeff'i öldürecek ve yemeğe kavuşacaktı. zeff'in yanına gittiğinde zeff'in yemek çuvalının ağzına kadar dolu olduğunu gördü. bu durum onu daha da sinirlendirdi. ancak gerçek çok daha farklıydı. zeff kendisinden çok daha kötü durumdaydı ve adeta bir iskelete dönüşmüştü. yemek olduğunu düşündüğü çuval tamamen taşla doluydu. zeff aslında ellerindeki az miktardaki yemeğin tamamını sanji'ye vermiş, haftalardır bir şey yememişti. bir fark daha vardı. ilerde kendisine tekmelerle dövüşmeyi öğretecek olan zeff'in bir bacağı yoktu. burada anime ve manga yol ayrımına giriyor. mangada zeff'in kendi bacağını yediğini çizilirken, animede zeff'in bacağını sanji'yi kurtarmaya çalışırken kaybettiği gösterildi. peki neden zeff tanımadığı bir çocuk için böyle bir fedakarlık yapmıştı. çünkü one piece için çok klişe olan ''ortak hayaller''. esasında kendisi de bir aşçı olan zeff'in de en büyük hayali all blue'yu bulmaktı ve kendisi ile aynı hayali taşıyan bir çocuğu ölüme terk edemezdi. ölmelerine ramak kalmışken bir gemi zeff ve sanji’yi kurtardı. ama artık zeff ve sanji aynı insanlar değildi. uzun süren açlık onları tamamen değiştirmişti. bu olay sonucunda aç kalan herkesin parası olmasa bile karnını doyurabileceği yüzen bir restoran kurdular. bu lokanta hayrına hizmet vermiyordu. aslında oldukça lüks bir lokantaydı. ancak karnı aç olan hiç kimse geri çevrilmiyordu. burada hiç bir yemek çöpe atılmıyor veya hiç bir malzeme ziyan edilmiyordu. çünkü bu restoranın şefleri açlığın ne demek olduğunu çok iyi biliyordu. zeff, sanji'yi her konuda eğitti. yemek yapmayı ve dövüşmeyi de öğretti. aslında zeff, manevi olarak sanji'nin gerçek babası oldu. klasik olarak yine bir hasır şapka üyesi, yine travmalar ile dolu bir geçmiş.

    ‘’you don’t know how valuable food is, or how much work goes into cooking, you stupid prince’’

    sanji'nin seride neler yaptığını yazmak neredeyse imkansız. bundan dolayı sanjinin akılda bıraktılarından bahsetmeye çalışacağım. sanji'yi gördüğümüz ilk sahnelerin birisinde bir korsanın baratie'ye aç bir şekilde geldiğini ve hiç parasını olmadığını görüyoruz. herkes bu insana yardım edilmemesi gerektiği düşünürken tabi ki sanji adamın önüne yemeğini koyuyor. daha sonra bu korsanın oldukça kalabalık ve kötü üne sahip bir korsan grubu olan krieg korsanlarının bir üyesi olduğunu öğreniyoruz. bu adam karnını doyurduktan sonra bütün ekibi ile birlikte geliyor ve yemek bir şeyler istiyorlar. zeff ve sanji dışındaki bütün şefler yemek verilmesine karşı çıkıyor. çünkü bu açlıktan kırılan, kötü üne sahip korsanların karınlarını doyurdukları zaman kendilerine saldıracaklarını biliyorlar. zeff ve sanji de bunu bilmesine rağmen onların karınlarını doyuracak kadar erzak veriyorlar. sonucunda da saldırıya uğruyorlar doğal olarak. ama burada önemli olan nokta sanji'nin karnını doyurduktan sonra kendisini öldüreceğini bilse bile kimseyi aç bırakmamak konusundaki kararlı duruşudur. yine sanjinin diğer şefler ile girdiği diyaloglarda bir balığın kılçığının etrafında kalmış etlerin bile israf edilmemesini istediği diyaloglar görüyoruz. ayrıca bu paragrafta belirtmek istediğim bir nokta var. eiichiro oda, ne kadar dövüş konusunda yetenekli olsa da sanji'nin bize tayfanın aşçısı olduğunu tekrar tekrar belirtmesi. tayfayı beslediği panelleri mangada ve animede sık sık görmekteyiz. hatta başrolünde olduğu whole cake island arkında bize efsane bir dövüş sahnesi çizilmemiş, efsanevi bir pasta yapması gösterilmiştir. özet olarak sanji ile en önemli noktalardan bir tanesi: açlar doyurulacak ve tabaktaki yemek bitirilecek. aksi taktirde kafanıza tekmeyi yersiniz.

    ‘’it doesn’t matter if you spend 10 thousand berries or one million berries, you should never waste food.’’

    serinin en önemli mizah noktalarından bir tanesi de sanji'nin inanılmaz centilmen bir karakter olması. daha doğrusu japon mizahındaki sapık başrol karakter olması. hatta kendisine roronoa zoro tarafından ''sapık aşçı'' lakabı takılmıştır. sanji seride gördüğü bütün güzel kadınlara, tayfa içi-dışı farketmeksizin yürür. amiyane tabirle sarkıntılık yapar. ama çapkın bir karakter gibi düşünmeyin. yani gözüne güzel bir kadın kestirip onu etkilemeye çalışmaz. karşısındaki kadını tavlamaya çalıştığını bile söylemek güçtür. ortamda bulunan bütün kadınlara aynı anda açık bir şekilde yürür. bunun sonucunda her zaman reddedilir. time skip döneminde sanji iki yılını okamalar ( japonca da çift cinsiyetli , travesti olarak çevriliyor) ile dolu bir adada geçirmiştir. okamaların özelliği ise fiziksel olarak çok güçlü olmaları ve sanji'yi de bir okamaya çevirmek istemeleridir. sanji okamalardan kaçabilmek için kendisini aşırı derecede geliştirmiş, haki kullanmaya başlamış ve havada uçmasını sağlayan sky walk tekniğini öğrenmiştir. ödül olarak da insanların karnını doyurmak dışında ek faydalar sağlayan yemek tarifleri öğrenmiştir. iki yıllık aranın ardından ise nami ve nico robin'i gördüğü zaman tansiyonu o kadar yükselmiştir ki kendisini havaya uçuracak kadar şiddetli burun kanamaları geçirmiştir. fish-man island arc ında ise deniz kızlarına yaklaştığı zaman yerden metrelerce uçmasını neden olan burun kanaması atakları geçirmiş, kan kaybından ölme noktasına gelmiştir. deniz kızı prensesi ile karşılaşacağı ilk sahnede arkası dönüktür. tayfanın doktoru chopper arkasını dönerse öleceğini söylemiş ama sanji, sonunda ölüm olsa bile döneceğini söylerek deniz kızı prensesi ile karşılaşmıştır. burnu kanamamış ancak geçirdiği şoktan dolayı taşa dönmüştür. işin espirisi bir yana sanji sapıklığını bir kenara bırakırsak gerçek bir centilmendir. bir kadına, kendisini öldürmek için saldırsa bile karşılık vermez. bir kadına vurmaktansa ölmeyi tercih edeceğini defalarca kere söylemiştir. ilerde bahsedeceğimiz gen uyanışından sonra karakterinin değişeceğinden , kardeşleri gibi duygusuz insanlar olacağından korktuğu için zoro'dan bir ricada bulunmuştur. eğer olayların sonunda hayatta kalır ve karakteri değişmiş olursa zoro'dan kendisini öldürmesini istemiştir. çünkü sanji için en önemli olan şey çok güçlü olmak veya all blue'yu görmek değil, her durumda bir beyefendi olarak kalmaktır. zeff'in ona öğrettiği en önemli şey budur. hatta gen uyanışı esnasında bir kadına zarar verdiğini zannettiği zaman çocukluktan beri hayalini kurduğu görünmezlik yeteneğini ( sapıklık için ) kendisine veren germa suit dönüşüm kapsülünü kırmıştır. ablasının da dediği gibi sanji seride gördüğümüz belki de en nazik ruhlu insandır. kendisini ve ailesini öldürmek için planlar kuran pudding 'in üçüncü gözünü gördüğü zaman ona hayatında gördüğü en güzel gözler olduğunu söyleyerek, ölüme ramak kala bile beyefendiliğini koruduğunu göstermiştir.

    ‘’i heard the sound of a woman’s tears falling.’’

    eğer sanji'den bahsedeceksek en önemli iki nokta yukarıda anlattığımız nazik ruhu ve aşçılığıdır. ancak sanji'nin olayları çözümleme yeteneği ve pratik zekasından bahsetmezsek sanji'yi eksik anlatmış oluruz. sanji'nin sahip olduğu zeka, babası judge veya tayfa arkadaşı franky gibi uzun çalışmalar sonucu elde edilecek bir bilim adamı zekası veya mucit zekası değildir. gelişen olayları doğru okuması ve doğru zamanda doğru yerde olmasıdır. tayfanın hayatını bu şekilde sayısız kere kurtarmıştır. akla ilk gelen mr prince vakasıdır. alabasta arcında luffy ve tayfayı tuzağa düşüren crocodile'ı mr prince lakabını kullanarak kandırmış, crocodile'nin chooper'ın peşine düşmesini sağlayarak tayfayı tutsaklıktan kurtarmıştır. bu olay serideki en zeki karakterlerden birisi olan crocodile'yi ilk kandırması değildi. daha önce whisky peak arcında telefonda mr. 3 gibi konuşarak crocodile'nin tayfanın peşine daha fazla suikastçi takmasını engellemiş ve alabasta krallığını gösteren pusulayı elde etmiştir. ''this is the shitty restaurant'' akıllarda kalan bu konuyla ilgili önemli repliktir. skypiea arcında ise kaşla göz arasında enel'in gemisini sabote etmiş ardından usopp ve nami'yi kurtararak, enel'in bütün öfkesini üzerine çekerek yıldırımların hedefi olmuştur. normal bir insanı rahatlıkla öldürecek yüksek voltajın ardından enel'e sigarasını yaktığı için teşekkür etmiştir. nami ve robin tayfayı tehlikeye atmamak için tayfadan ayrılmaya çalıştığı zaman olayı çok iyi analiz etmiş ve tayfa üyelerinin böyle davranışlar sergilemesinin arkasında başka bir neden olduğunu anlamıştır. water 7arcında robin,franky ve usopp'un kaçırıldığı trene sızarak muazzam işler yapmıştır. burada yaptıklarını anlatmakla bitiremem bundan dolayı tekrar okumanızı veya izlemenizi tavsiye ederim. enies lobby arcında devasa kapılar ile oynayarak girdaplar oluşturması sonucunda denizcilerin gemilerinin savaşamayacak hale gelmesi yine sanji'nin zeka kokan hareketlerinden bir tanesidir. ayrıca trafalgar d. water law'ın asıl amacının kaido'yu devirmek değil , doflamingo'dan intikam almak olduğunu anlayan tayfadaki ilk kişidir.

    ‘’me...i’m mr.prince.’’

    sanji'nin en büyük hayali all blue'yu bulmak, ikinci kendini adadığı dava ise luffy'nin korsanlar kralı olmasıdır. hayalleri ve umutları olmasına rağmen defalarca kere tayfa ve masum insanlar için kendisini ölümün önüne atmıştır. aklıma gelenleri tek tek sayayım. yukarıda bahsettiğimiz nami ve usopp'u kurtarmak için kendisini hiç bir şansının olmadığı enel'in önüne atması. tayfanın kaçmasını sağlamak için kendisini doflamingo'nun önüne atması. luffy'nin hayatını kurtarmak için bartholomew kuma dan kendisini öldürmesini istemesi. denizcileri caesar clown'ın zehirli gazından korumak için zehirli gaza en yakın konumda kalması. hasır şapkaları ve zeff'in tayfasını korumak için pudding ile evlenmeyi kabul ederek bütün hayatını feda etmesi. vinsmoke ailesinin bir aşçı kıza zarar vermesini engellemek için kardeşlerinin geçmişte olduğu gibi kendisine zarar vermesine engel olmaması. bence sanji'yi en efsane kılan ise kendisinin hayatının cehenneme çeviren vinsmoke ailesini kurtarmak için belanın ortasına uçarak iniş yapması. şimdi bunları yazdıktan sonra tekrar fark ediyorum ki sanji fason değil, gerçek bir efsanedir.

    ‘’the marines may not be concerned with me right now, but soon i, black leg sanji, will be the most infamous of all’’

    yukarıda bahsettiğim bir olayı sanji’yi daha iyi anlamak için biraz açmak istiyorum. zou arc ında sanji’ye özel ve gizli bir mesaj gelmiş ardından sanji zou’yu terk etmiştir. ailesi olan vinsmoke’lar sanji’nin yaşadığını öğrendikten sonra onu feda ederek big mom ile bir anlaşma yapmıştır. big mom’ın kızlarından birisi olan pudding ile sanji’yi evlendirerek, charlotte ailesi ile ittifak kurmak istemektedirler. germa krallığı bu siyasi evlilik ile statülerini çok daha güçlü konuma getirecektir. ancak sanji’nin bu evliliği kabul etmesi demek, hasır şapka korsanlarından ayrılıp big mom korsanlarına katılması anlamına gelmektedir. aynı zamanda sanji’nin şimdiye kadar kurduğu bütün hayallerinden vazgeçmesi gerekmektedir. sanji kabul etmeyeceğini belli ettiği anda kendisine aslında bu evlilik olayının oldukça iyi düşünülmüş bir plan olduğu gerçeği gösterilir. big mom korsanları ve vinsmoke ailesi baratie’den haberdardır. sanjinin evliliği kabul etmemesi halinde, hasır şapka korsanlarının ve zeff’in öldürüleceği kendisine iletilir. sanji kaçıp gitmek veya arkadaşlarının hayatını riske edip bir yonkou’ya savaş açmak istemediği için evliliği kabul eder. ancak kendisine şantaj yapıldığını luffy’e söylemez. çünkü luffy bunu öğrenirse sonunda ölüm olsa bile charlotte linlin’in karşında çıkacaktır. sanji bunu engellemek için luffy’e hakaretler eder, hatta tekmeleri ile luffy’e ciddi zarar verir. ancak luffy, sanji’nin gerçekte böyle düşünmediği bildiği için sanji’ye meydan okur. sanji kendisine yemek pişirinceye kadar bir şey yemeyeceğini hatta açlıktan öleceğini söyler. ‘’ sensiz korsanlar kralı olamam’’ repliği ile de tayfasına olan güvenini ve bağlılığını gösterir. sanji, istemese de pudding ile evleneceği için en azından müstakbel eşinden gelecek bir sevginin, mutluluğunun kendisi için bir çıkış kapısı olduğunu düşünür. ancak big mom korsanlarının asıl amacının evlilik merasimi tamamlandıktan sonra vinsmoke ailesini yok etmek ve germa krallığının teknolojisini ele geçirmektir. kendi ölümü ise müstakbel karısının ellerinden olacaktır. sanji buna rağmen pudding’e hiçbir kötü söz söylemez hatta düğün merasimi bitip, pudding ona üçüncü gözünü gösterip öldüreceği bile zaman ona ne kadar güzel bir gözü olduğunu söyler. pudding’in üç gözlü olması küçüklüğünden beri onun bir canavar olarak görülmesine hatta kendi annesi tarafından bile korkunç olduğunun söylenmesine neden olmuştur. sanji’nin nezaketi taş kalpli pudding’in bile yüreğini yumuşatır ve sanji’yi öldürmesine engel olur. sanji’nin aslında luffy’i korumak için bile olsa kaptanına vurması okuyucular tarafında tartışmaları beraberinde getirmiş ve sanji’ye çok ciddi eleştiriler gelmesine neden olmuştur. ama bence olayın özeti luffy’nin sanji’ye söylediklerinde yatmaktadır. ‘’beni ne kadar tekmelersen tekmele, asıl canı yanan sensin.’’ bu arcda izlediğimiz en hüzün dolu an ise sanji’nin gerçekleri öğrendikten sonra yağmurdan dolayı sigarasını yakamadığı sahnedir.

    ‘’a real man is someone who forgives a woman for her lies’’

    sanjinin geçmişinden ve karakterinden bahsetmeye çalıştık şimdi biraz aşçılık dışı yeteneklerinden bahsedelim. sanji gözlem ve silahlanma hakisini kullanabilmektedir. still olarak sürekli tekme kullansa da aslında bıçak kullanma becerisi de oldukça yüksektir. ancak bir aşçının ellerini sadece yemek yapmak için kullanması gerektiğini düşündüğü için, ellerini korumak için, dövüşlerde sadece tekmelerini kullanır. ayrıca tayfada luffy’den sonra en hızlı kişidir. tekmeleri kayaları parçalayabilecek güce sahiptir. enies lobby arcında ilk defa gördüğümüz diable jambe tekniği ile teklemelerini ateşle kaplayabilir. ayrıca time skipte öğrendiği sky walk ile havada uçabilir. yüzücülük konusunda tayfada jimbei'den sonraki en yetenekli kişidir. balık adamlar ile suyun altında savaşabilecek maharete sahiptir. wano arcında kullanmaya başladığı germa suit ile fiziksel özellikleri oldukça artmakta ve görünmezlik yeteneğine sahip olmaktadır. ancak yukarda bahsettiğimiz gibi dönüşüm kapsülünü kırmıştır. en son gördüğümüz ise sanji'nin gen uyanışıdır. normalde annesinin uğruna ilaçlar içerek engellemeye çalıştığı ama en azında sanji'de başarılı olduğunu düşünerek öldüğü gen uyanışı wano arcında sanji'de de gerçekleşmiştir. gen uyanışı olmadan bile kardeşleri kadar güçlü olan sanji, gen uyanışından sonra bütün kemikleri kırılacak şekilde basınç altında kalmış, ardından akordiyon gibi eski haline gelmiştir. mermiler kafasına çarpmış ancak sadece acıttığını söylemiştir. queen üzerine kılıçla vurmuş ama kılıç parçalanmıştır. sanji, kaido'nun en güçlü ikinci komutanını uyanışın ardından rahatça savaş dışı bırakmıştır. gen uyanışı ensasında kıvrık kaşlarının yönü değişmiş ancak dövüş sonunda yine eski haline dönmüştür. sanji'nin bu aldığı insan üstü özellikler kalıcı mı? yoksa sadece belli durumlarda mı ortaya çıkacak şu an için bilmiyoruz. ancak sanji eğer karakter olarak değişecek, ve kardeşleri gibi olacaksa bu insan üstü özelliklere sahip olmaktansa ölmeyi tercih edeceğini çok sert bir sahne ile zoro'ya belirtmiştir. ve son olarak biyografilere her zaman koymayı düşündüğüm karakterin şimdiye kadar ki bana göre en güzel repliği ile yazıyı bitirmek istiyorum.

    ''messing with a cook of the sea is a good way to get yourself killed.remember that well.''

    ------------------------------------------------------------------------------------------

    boş zamanlarımda sevdiğim one piece karakterleri için küçük biyografiler yazıyorum .

    kozuki oden için ----> (bkz: #125715161)

    franky için ----> (bkz: #135934055)

    sanji için ----> (bkz: #136095015)

    portgas d. ace için ---->(bkz: #136295651)
  • nami swaaaan, robin cwaaan şeklinde hitapları ve girdiği tripler sağolsun zoro'dan sonra en sevdiğim one piece karekteri. luffy'nin sanjiiiii!!! meji!!!! şeklindeki hitabı yarar. dövüşlerden önce gayet karizma bir şekilde yürüyüşü ve sigarasını yakışıyla dimağlara kazınır.
  • gangnam style'ın müzik klibinde oynasaydı herhalde kalpten giderdi.

    http://i.imgur.com/dyl3o.jpg
  • --- spoiler ---

    insanlardan 10 kat güçlü olduğu rivayet edilen balık adamlardan 40. seviye karate bileninden yumruk yedikten hemen sonra söylediği "bu yediğim yumruk 40. seviye ise ihtiyarın sürekli attığı tekmeler 400. seviye olmalı." cümlesi kendisinin insandan öte olduğunu göstermektedir.

    --- spoiler ---
  • bu kadar karizmatik bir karakterin bu kadar büyük bir abazan olması gerçekten ilginçtir.özellikle kamabakka krallığından döndüğünde bu durumu zirve yapmıştır*boa hancock'u uzaktan görmesiyle taş kesilmesi ve gördüğü her güzel kızdan sonra hayati tehlikede geçirdiği burun kanamaları bunun en komik örneklerindendir.**
  • "nami swaaaaan" diye diye etrafta fink atışıyla her seferinde istisnasız yüzüme gülümseme getiren harika one piece karakteri , nam-ı diyar mr. prince.

    adam resmen pozitif enerji katıyor bana.

    " mellorine mellorine !! "
  • chopper'la birlikte luffy'den sonra en çok sevdiğim one piece karakteri. bilinçaltımda bir sanji barındırdığım ve mellorine hastası olduğum için olsa gerek.

    ayrıca barney stinson'la pek alakası yoktur. kendisine bir dizi karakteri benzetilecekse bu jeff murdock'tır.
  • one piece evreninde, açlık ne demek bilen ve bunu ömrünün sonuna değin tekrar hissetmek istemediğinden, bu hissi bastırmak için sürekli sigara içen, gurme mugiwara aşçısı.
hesabın var mı? giriş yap