• ilahlaştırdığı bu kültürün zamanındaki emolardan bir farklı olmadığını gün gelecek anlayacak. ben bu güruhla küsüştüm. niye?

    çünkü pink floyd dinleyebilmek için tıpkı onlar gibi giyinmek gerektiğini, tıpkı onlar gibi (aykırı) gibi davranmam gerektiğini söylüyorlar.

    kaşe palto da giyerim, pink floyd da dinlerim. benim kulağım, benim kararım!

    her neyse bu güruh kadıköyde her köşe başında bulunurlar. en sevdikleri filmler kaybedenler kulübü ve dövüş kulübüdür. dövüş kulübünün son sahnesini düşünüp mastürbasyon yaparlar. marla singer..

    haydi gidip biraz da ismini bilmenin bize hava katacağı albümlerden konuşalım.
  • bu nesil artık büyüdü deri mont yerine artık kaşe mont giyiyor, sarma sigara yerine kutu sigara içiyor cebinde artık parası da var. belki tüm hayatı değişti belki evinde bekleyen bir çocuğu bir ailesi dahi vardır. fakat o adam kadıköy'ün sokaklarında kulaklığını takıp bir the wall albümünü dinlemeye başladımı kendisini 1970 ler londrasında hisseder.

    pink floyd bir yaşam tarzıdır, kitaptır, şiirdir, en acıklı aşk romanlarıdır. öyle çukur gibi dizileri izleyip mihraban türküsüyle tribe girenlerin adresi değildir bu adamlar.

    en sevdiğim grup: pink floyd
hesabın var mı? giriş yap